Enflasyon Muhasebesi – Konu Anlatımı

KPSS SON TEKRAR, ÖNERİLER ve TAHMİNLERİM
KPSS SON TEKRAR, ÖNERİLER ve TAHMİNLERİM

İÇİNDEKİLER

 

  1. Enflasyon Muhasebesinin Amacı
  2. Yüksek Enflasyon Dönemi Ne Zaman Başlar?
  3. Yüksek Enflasyon Döneminin Sona Ermesi?
  4. Enflasyon Muhasebesi Uygulaması Kapsamına Giren Şirketler
  5. Enflasyon Muhasebesi Uygulaması
  • Fiyat Endeksinin Belirlenmesi
  • Parasal ve Parasal Olmayan Kalemlerin Ayrımı
  • Parasal Olmayan Kalemlerin Düzeltilmsi
    • Geri Kazanılabilir Tutar veya Maliyetin Düşüğü Kuralı
    • Peşin Ödenmiş Kurallar
    • Satın Alımlar İçin Ödenen Avanslar
    • Stoklar
    • Maddi Duran Varlıklar
    • Maddi Olmayan Duran Varlıklar
    • Satışlar İçin Alınan Avanslar
    • Ertelenmiş Gelirler
    • Özsermaye Kalemlerinin Düzeltilmesi
  • Gelir Tablosunun Enflasyona Göre Düzeltilmesi
  • Net Parasal Pozisyon Kar veya Zararının Hesaplanması
  • Nakit Akım Tablosunun Enflasyona gore Düzeltilmesi
  1. Enflasyona Göre Düzeltme Defteri
  2. Enflasyon Muhasebesi Uygulaması Sonucu Oluşan Muhasebe Politikası Farklılıkları
  3. Örnek enflasyon Muhasebesi Uygulamaları
  4. Enflasyon Myhasebesi Deferi Örneği
  5. Enflasyon Muhasebesinde Kimler Ne Şekilde Etkilenecek
  6. Uluslararası Muhasebe Standardı 29. Hiperenflasyonist Ekonomilerde Finansal Raporlama
  7. Kısaltmalar

 

Sunuş

 

Bilgi ve teknoloji çağında yaşıyor olmamıza rağmen, bugüne kadar güncelliğini yitirmiş, gerçekleri yansıtmayan bilgileri kullanarak şirketimizi yönetmeye ve geleceğe yönelik kararlar almaya çalıştık.Yıllardır süregelen yüksek enflasyonun mali tablolara, dolayısıyla şirket operasyonlarına olan etkilerini elimizden geldiğince yaşadığımız tecrübelere dayanarak azaltmaya, şirketlerimizi enflasyonun etkilerinden olabildiğince korumaya çalıştık. Ağırlıklı olarak tahminlere dayılı bu koruma araçlarından, tahminlerimizin gerçekleşme yüzdelerine bağlı olarak topladığım bilgilerle başarılı oldum yada başarısız.

 

Enflasyon düzeltmesi geçmişte yaşadığımız tüm olumsuzlukları bir anda düzeltilmeyecektir, ancak gerçekleri görme kabiliyetimizi artıracaktır. Aldığımız veya verdiğimiz kararların ne derece doğru olduklarını daha net bir şekilde görmemizi sağlayacaktır. Enflasyon düzeltmesi ile gerçek kar ve ya zararımız ne ise onu görmemiz, olmayan karları dağıtmak yoluyla yaşayacağımız sıkıntılardan kurtulmamızı sağlayacaktır.

 

Uygulamaya yönelik olarak hazırlanmış olduğum bu ödev enflasyon düzeltmesi uygulamak durumunda kalan öğrenci arkadaşlarım için ön bir hazırlık ve bilgi olacağını düşünüyorum.

ÖNSÖZ

 

 

Çağdaş anlamda muhasebe, ekonomik olayları ölçme disiplinidir. Günümüzde gerek dünya gerekse Türkiye ekonomisinin ve iş dünyasının içinde bulunduğu koşullar söz konusu ölçümün önemini yadsınamaz hale getirmiştir. Berlin duvarının 1990 yılında yıkılmasını izleyen yıllar, sosyalist doğu bloku ekonomilerinin liberalleşmesi sonucunda çok uluslu şirketlerin sınırötesi yatırımlarını önemli ölçüde arttırdığı yıllar omuştur. Sermaye piyasalarının liberalleşmesi ve şirket alım-satım ve birleşmeleri bunu izlemiş, ülkelerarası yatırım ve sermeye hareketleri, ülkelerarası finansal raporlama ve muhasebe politikaları farklılıklarının giderilmesi ihtiyacını doğurmuştur.

 

20.yüzyılın sonunda Uzakdoğu Asya, Latin Amerika ve özellikle 2000 yılından itibaren Amerika Birleişk Devletleri ve Avrupa Birliğinde başlayan durgunluk süreci kısa sürede ülkemizin de dahil olduğu gelişmekte olan ekonomilere de yansımış ve finansal ölçüm yani muhasebe alanında karşılaştırabilirlik ve gerçek durumu yansıtabilirliği tüm sermaye piyasalarının ve çok uluslu şirketlerin en önemli ortak gereksinimlerinden biri haline gelmiştir. İşte bu gereksinim Uluslararası Muhasebe Standartları (*UMS*) nin uygulanması ile mümkün olabilir.

 

Türkiyede halen geçerli muhasebe uygulamaları ile UMS arasındaçok önemli farklar bulunmakla birlikte bunların en öenmlileri enflasyon muhasebesi ve mali tabloların konsolidasyonuna yönelik standartlardır. Türkiye Avrupa Birliğinin resmi bir adayıdır. Birçok Türk şirketinin sınırötesi yatırımları bulunmaktadır. Ayrıca, önemli miktarda Türk şirketinin yabancı yatırımlar yada kredi kurumları ile yoğun ilişkileri mevcuttur. Bu bağlamda Türkiye’de geçerli finansal raporlama standartları yabancılar tarafından da anlaşılabilir ve karşılaştırabilir olmalıdır. Bu ayrıca yerli yatırımcı açısından da gerçek tabloyu gösteren bilgi sağlanması yönünden son derece önemlidir.

 

Türkiye’de geçerli muhasebe standartlarının , özellikle Sermaye Piyasası Kurulu (*SPK*) Muhasebe Prensiplerinin UMS ile uyumlu hale gelmesi sürecinde SPK nın 2001 yılında yürürlüğe koyduğu enflasyon muhasebesi ve mali tabloların konsolidasyonu ile ilgili tebliğleri atılmış çok önemli adımlardır. Ancak enflasyon muhasebesi ve mali tabloların konsolidasyonu UMS ye tam geçiş anlamı taşımamaktadır. Daha birçok alanda muhasebe uyguaması ve prensipleri farklılıkları vardır. Leasing muhasebesi, kıdem tazminatı karşılıkları, ertelenmiş vergiler, finansal varlık ve yükümlülüklerin muhasebeleştrirlmesi bu farklılıkların sadece birkaçını teşkil eder.

 

Her alanda kabuki değişim süreci geçirmekte olan Türkiye ‘nin muhasebe alanında da radikal bir değişim geçirmesi kaçınılmazdır. UMS nin adaptasyonu v bu sürecin en önemli bölümlerinden biri olan enflasyon muhasebesi Türkiye’nin yabancı yatırımları teşvik etmesinde, mali tabloların hissedarları doğru bilgilendirmesindei, sermaye piyasalarının derinleşmesinde ve ekonominin saydamlaşmasında kaçınılmazdır.

 

Türkiye ekonomisinin 1976 yılından beri yaşadığı kronik yüksek enflasyon hepimizin yakından bildiği toplumsal etkileri yanında, yöneticiler ve ticari işletme sahipleri açısından getirdiği olumsuz yansımalarla uzun yıllardır tartışılan bir sorun olmuştur. Yüksek enflasyon dönemlerinde mal ve hizmetlerin fiyatları genel olarak artış gösterirken paranın cari satın alma gücü düşmektdir. Dolayısıyla, yüksek enflasyonlu bir ekonomide paranın cari satın alma gücü ile mal ve hizmeterin genel fiyat düzeyi doğrusallık göstermemektedir. Yüksek enflasyonun işletmeler açısından yarattığı olumsuzluklar;

 

  • Uzun vadeli planlarda belirsizlik
  • Mali analizler için çok fazla değişken ve belirsizlik
  • Uluslarası sektörel kıyaslamalarda güçlükler
  • Gerçek karlılığın belirlenememesi ve
  • Yatırım kararlarının zamanlamasında belirsizlikler

 

Şeklinde özetlenebilir. Söz konusu olumsuzluklar yöneticilerin kritik kararların alınması sırasında faydalanmak durumunda oldukları temel bilgilerde ortaya çıkan tahribata verebilecek örneklerden sadece bazılarısır.

 

UMS bu duruma 29 numaralı standartlar yoluyla çözüm getirmiş ve yüksek enflasyon yaşanan ülkelerdeki şirketlerin enflasyon muhasebesi uygulamasını zorunlu kılmıştır. Uzun yıllardır Türkiye’de yabancı ortaklığa sahip veya yurtdışındaki şirketlerle ilişkileri olan birçok şirket bu standardı uygulamakta ve enflasyona gore yeniden düzenlenmiş mali tablolarını kullanmaktadır.

 

SPK da yayımladığı seri XI. No:20 “Yüksek Enflasyon Dönemlerinde Mali Tabloların Düzenlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ” uyarınca, ortaklıklar, aracı kurumlar ve yatırım ortaklıkları ile bunların bağlı ortaklıkları ve iştiraklerinin yüksek enflasyon dönemlerinde mali tablolarını paranın bilanço günündeki cari satın alma gücünü esas alarak düzenlemelerini 2003 yılından başlamak üzere zorunlu kılmıştır.

  1. ENFLASYON MUHSEBESİNİN AMACI

 

SPK nın ilgili tebliğinde de belirtildiği üzere enflasyon muhasebesinin amacı, yüksek enflasyon dönemlerinde mali tabloların hazırlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Bu nedenle, mali tablolara yansıtılmış tüm kalemler, geçmiş dönem mali tablolarında yer alan kalemler de arşılaştırma amacıyla düzeltilerek, bilanço günündeki Türk Lirasınn cari satın alma gücü üzerinden ifade edilmelidir. Bu amaçla yapılacak düzeltmelerin toplam etkisi dönem içerisinde gerçekleşen oranı ile işletme bünyesinde parasal ve parasal olmayan varlık ve yükümlülüklerin dağılımı doğrultusunda olacaktır.

 

Mali tabloların enflasyona gore düzeltilmesi aşamasında tebliğde öngörülen uygulamaların yanısıra muhakeme gerektiren enflasyon muhasebesi yöntemleri de, mali tabloların gerçeği doğru bir şekilde yansıtmasını engellemeyecek şekilde seçilmek ve takip eden dönemlerde tutarlı bir şekilde uygulanmak kaydıyla, kullanılabilir.

 

  1. YÜKSEK ENFLASYON DÖNEMİ NE ZAMAN BAŞLAR?

 

SPK Tebliğinin 6.maddesinde de belirtildiği üzere yıllık bilanço tarihindeki fiyat endeksi rakamının, ilgili hesap dönemi dahil önceki üçüncü hesap döneminin başındaki fiyat endeksi rakamının iki katnı aşması ve ilgili dönemin bilanço tarihindeki fyat endeksi rakamının, hesap döneminin başına gore %10 veya daha fazla bir oranda artması halinde, içinde bulunulan yıllık hesap döneminden itibaren yüksek enflasyon dönemi başlar. Diğer bir ifadeyle , bilanço tarihi itibariyle son üç senelik toplam enflasyon oranının %100 ü aşması durumunda yüksek enflasyon dönemi başlamaktadır.

 

  1. YÜKSEK ENFLASYON DÖNEMİNİN SONA ERMESİ

 

Yüksek enflasyon döneminin sona ermesi nedeniyle daha once enflasyon muhasebesi uygulayan işlemler mali tablolarını enflasyona gore düzeltmeye son verirler. Ancak, enflasyona gore düzeltilmiş son mali tablolarda yer alan rakamlar takip eden ve yüksek enflasyonun sona erdiği dönemin açılış bakiyelerini oluşturaaktır. Bu sebepten dolayı enflasyon muhasebesi sonucunda düzeltilmiş parasal olamayan bilanço kalemleri mali tablolarda bulunduğu sürece enflasyon muhasebesinin etkileri mali tablolarda görülecektir.

 

  1. ENFLASYON MUHASEBESİ UYGULAMASI KAPSAMINA GİREN ŞİRKETLER

 

Ilgili tebliğin 2.maddesinde de belirtildiği üzere ortaklıklar, aracı kurumlar ve yatırım ortaklıkları ile bunların bağlı ortaklıkları ve işirakleri kapsam içerisine gimektedir. Kapsama dahil olan söz konusu işletmeler yüksek enflasyon dönemlerinde mali tablolarını tebliğde belirtilen usul ve esaslara uygun olarak hazırlamakla yükümlüdürler.

 

Tebliğin 4.maddeisnde belirtildiği üzere kapsam içerisine giren ortaklıklar sermaye piyasası araçlarını halka arz etmiş veya arz etmiş sayılan anonim ortaklıkları, aracı kurumlar Kanunun 30.maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde sayılan faaliyetlerden en az birinde bulunmak üzere Kuruldan yetki belgesi almış aracı kurumları, yatırım ortaklıkları ise Kanunun 35.maddesinde belirtilen yatırım ortaklıklarını temsil etmektedir.

 

 

 

  1. ENFLASYON MUHASEBESİ UYGULAMASI

 

Tebliğin uygulamaya ilişkin usul ve esasları, Madde 30 da da belirtildiği üzere nakit akım tablosu ve satılan malın maliyet tablosu dahil olmak üzere tüm mali tabloların bilanço günündeki paranın cari satın alma gücü üzerinden düzeltilmesini gerektirir. Takip edilmesi gereken matematiksel yöntemlerin yanısıra esasları ile ilgili muhakeme gerektiren uygulamalar da enflasyon muhasebesinin doğru ve etkin tatbiki açısından son derece önemlidir.

 

Mali tabloların enflasyona gore düzeltilmesinde uygulanması gerekli temel yöntem ve esaslar aşağıdaki şekilde özetlenebilir.

 

  • Fiyat endeksinin belirlenmesi
  • Parasal ve parasal olmayan kalemlerin ayırımı
  • Parasal olmayan kalemlerin enflasyona gore düzeltilmesi
  • Gelir tablosunun enflasyona gore düzeltilmesi
  • Net parasal pozisyon karı ve zararının hesaplanması ve doğrulanması
  • Nakit akım tablosunun enflasyona gore düzeltilmesi
  • Geçmiş dönem mali tablolarının enflasyona gore düzeltilmesi

 

Enflasyon muhasebesiuygulanmış mali tablolar, UMS ye uygun olarak hazırlanmış mali tablolar anlamına mı gelir?

 

Enflasyon muhasebesi içeren yüksek enflasyonlu ekonomilerde Finansal Raporlama (UMS29) standardı şu anda yürürlükte olan 34 UMS den sadece bir tanesidir. Bu nedenle enflasyon muhasebesi uygulanmış ancak Ums nin tüm standartları uygulanmış mali tablolar UMS ye uygun mali tablo anlamına gelmemektedir.

 

 

 

 

  • Fiyat Endeksinin Belirlenmesi

 

Tebliğ, mali tablo kalemlerinin enflasyona gore düzeltilmeleri aşamasında DİE tarafından Türkiye için hesaplanan TEFE nin kullanılmasını öngörmektedir. 1976 ve sonraki yıllarda gerçekleşen işlemlerin enflasyona gore düzeltilmesinde bir örneği Seri XI, No:20 Ek/3 de yer alan fiyat endekslerinden hesaplanacak düzeltme katsayıları kullanılır.

 

 

Düzeltme katsayısının hesaplanması le ilgili örnek

 

Aralık 2000 tarihinde 10,000 milyon TL ye satın alınan bir arsanın 31 Aralık 2001 tarihindeki paranın satın alma gücü esasına gore düzeltilmiş değeri nedir?

 

Fiyat endeksi           Düzeltme Katsayısı

31 Aralık 2000       2.626,0                   1,886                           (=4.951,7/2.616,0)

31 Aralık 2001       4.961,7                   1,000                           (=4.951,7/4.951,7)

 

söz konusu arsanın 31 Aralık 2001 tarihindeki paranın satın alma gücü esasına gore düzenlenmiş değeri 18.860 milyon TL dir. (10.000X1.886)

 

– Karşılaştırmalı mali tablolar verilirken önceki dönem mali tabloları paranın hangi satın alma gücü ile ifade edilmeli?

 

Önceki dönem mali tabloları, karşılaştırmanın sağlıklı olması açısından cari satın alma gücü cinsinden ifade edilmelidir. Önceki dönem mali tablolarının karşılaştırma amacıyla düzeltilmesi, mali tabloların parasal kalemler de dahil olmak üzere tüm kalemlerinin dönemin düzeltme katsayısı ile çarpılması yoluyla yapılır.

 

 

2003 Yılı Enflasyon Düzeltmesine İlişkin Esaslar

 

2003 Yılı Mali Tabloları Söz konusu uygulamadan önceki esaslara göre düzeltilecek, vergi matrahı da bu tablolar üzerinden hesaplanacaktır.

 

Daha sonra 2003 Yılı Mali Tablolarından Sadece Bilanço 5024 sayılı Kanuna eklenen geçici 25. madde uyarınca düzeltilecektir.

 

Enflasyon Düzeltmesi yapabilmek için iki koşul vardır

 

1 – Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmak

 

2 – Bilanço esasına göre defter tutmak

 

Bu iki şart aynı anda gerçekleşmelidir.

 

Ayrıca Enflasyon Düzeltmesinin Söz konusu olması için

 

– İçerisinde bulunulan dönem dahil olmak üzere son üç dönemde fiyat endekslerindeki artış toplamının % 100 ün üzerinde olması, içerisinde bulunulan hesap döneminde de % 10 dan fazla olması gereklidir.

 

Bakanlar Kurulu % 100 oranını % 35 e kadar indirmeye, % 10 oranını ise % 25 e kadar çıkartmaya yetkilidir.

 

– Geçici vergi dönemlerinde ise üçer aylık dönemlerin son ayı dahil önceki otuzaltı ay içerisinde bulunulan hesap dönemi yerine ise oniki ay alınmaktadır.

 

Enflasyon Düzeltmesi Yaparken;

 

Parasal Kıymetlerin enflasyon düzeltmesi yapılmasına gerek yoktur.

 

Örneğin Kasada bulunan para bir parasal kıymettir. Enflasyon muhasebesinin amacı, iktisadi kıymetleri paranın satın alma cinsine göre ifade etmektir.

 

31.12……. Tarihinde, Tarihi Maliyetler Muhasebesine göre düzenlenmiş bilançoda Kasa Hesabında bulunan paranın 31.12…… tarihi itibariyle satın alma gücüde aynıdır.

 

Dolayısıyla enflasyon düzeltmesine tabi tutulmasına gerek yoktur.

 

Stoklar Parasal olmayan kıymetlerdendir.

 

Söz konusu tarihli bilançoda bulunan stokların bilançoya kayıtlı değeri ile bilançonun düzenlendiği tarihteki değeri enflasyonist koşullarda (satın alma gücü) aynı değildir ve enflasyon düzeltmesine tabi tutulması gerekir.

 

Parasal Olmayan Kıymetler ise enflasyon düzeltmesine tabi tutulacaktır.

 

Parasal Olmayan Kıymetlerin Enflasyon Düzeltmesinde Dikkate Alınacak Tutarları

 

Düzeltme işleminde Vergi Usul Kanununda Yer Alan Değerleme Hükümlerine Göre Tespit Edilen Tutarlar esas Alınır.

 

Maddi duran varlıklar maliyet bedelleri – mali duran varlıklar ise alış bedelleri üzerinden düzeltmeye tabi tutulur.

 

Reel Olmayan Finansman Maliyetleri ;

 

Maddi duran varlıklar, mali duran varlıklar ve özel tükenmeye tabi varlıklar ile stokların maliyet ve alış bedelleri içinde yer alan ve tevsik edilebilen reel olmayan finansman maliyeti, ilgili varlığın maliyet veya alış bedellerinden düşülür. (Geçici Md . 25/C)

 

Reel Olmayan Finansman maliyetleri; Her türlü borçlanmada, borcun kullanıldığı döneme ait TEFE artış oranının uygulanması suretiyle bulunan tutarı ifade eder. (VUK 328. GT 6.2.1)

 

ROFM = BORÇ TUTARI * (Borcun Kapatıldığı Dön. TEFE – Borcun Alındığı Dön. TEFE ) / Borcun Alındığı Ayki TEFE

 

31.12.2003 Tarihli bilançolarda enflasyon düzeltmesi yapılırken; tevsik edilmek şartıyla bazı parasal olmayan varlıkların içerisinde yar alan reel olmayan finansman maliyetleri varlığın maliyet veya alış bedellerinden düşülür. Bunun sonucunda ortaya çıkan tutar üzerinden düzeltme işlemi yapılır.

 

Stoklar, Maddi duran Varlıklar, Mali Duran Varlıklar, Özel Tükenmeye Tabi Varlıklar reel olmayan finansman maliyeti ihtiva edebilen iktisadi kıymetlerdir. (Reel olmayan finanman maliyeti ihtiva edebilecek kıymetler VUK 328 sıra numaralı tebliğin ekinde (EK-3) verilmiştir.

 

Reel Olmayan Finansman Maliyetlerinin Tevsik Edilememesi Hali

 

Mükellefler VUK 328 sıra numaralı tebliğ EK 3 de sıralanmış olan kıymetlerin içerisinde yer alan reel olmayan finansman maliyetlerini tevsik edemiyorlarsa; reel olmayan finansman maliyetleri aşağdaki şekilde hesaplanacaktır.

 

1 – Son Beş Hesap Dönemi İçinde Aktife Giren Kıymetler

 

Toplam Finansman Maliyetleri * (İlgili Hesap Dönemine Ait TEFE Artış oranı * İlgili Hesap

Dönemine Ait Ortalama Ticari Kredi Faiz oranı )

 

İlgili Hesap Dönemine İlişkin TEFE Artış Oranı İse;

 

Finansman Maliyetinin Oluştuğu Yılki TEFE – Finansman Maliyetinin Oluştuğu Yıldan Bir

Önceki Yılki TEFE

 

Formül sonucu Çıkan Oran bir den büyük ise reel olmayan finansman maliyeti yok kabul edilecek ve oran bir olarak uygulanacaktır.

 

2 – Son Beş Hesap Döneminden Önce Aktife Giren Kıymetler

 

Beş hesap döneminden önce aktife giren iktisadi kıymetlerin maliyet ve alış bedellerine dahil edilen finansman giderleri, enflasyon düzeltmesi yapılırken iktisadi kıymetlerinin bedelinden düşülmez.

 

Birikmiş Amortismanların Düzeltilmesi

 

Bilindiği üzere enflasyon muhasebesi uygulaması gelene dek, enflasyon karşısında uygulamada Yeniden Değerleme, Maliyet artışı gibi uygulamalar bulunmaktaydı.

 

Enflasyon muhasebesi yürürlüğe girince bu tip lokal uygulamalar son bulmakla birlikte enflasyon düzeltmesi yaparken, eski uygulamalara tabi tutulan kalemler için özel yöntemler belirlenmiştir.

 

Yeniden Değerlemeye Tabi Tutulan Bir İktisadi Kıymetin Enflasyon Düzeltmesi Aşağıdaki şekilde yapılacaktır:

 

1 – Düzeltme katsayısı bulunur

 

(Dönem Sonu Endeksi / Kıymetin Aktife Girdiği Tarihteki Endeks)

Kıymet Aktife 1990 Ocak Ayında girdi, Düzeltme işlemi 2003 yılında yapılıyorsa

2003 ARALIK TEFE / 1990 OCAK TEFE (VUK 328 G.T. EK-5)

 

2 – Düzeltmeye Esas Tutar Bulunur

 

Düzeltmeye Esas Tutar Kıymetin Aktife Giriş Tutarıdır3 – Düzeltme İşlemi Yapılır ( 1 * 2 )

 

4 – Kıymetin Düzeltilmiş Değerinden, En son kayıtlı değeri ( Yeniden Değerleme Sonrası ) çıkartılır. Aradaki fark en son kayıtlı değerine (YD sonrası ) bölünmek suretiyle artış oranı bulunur.

 

5 – Düzeltilmiş Birikmiş amortisman tutarını bulmak için de, bir önceki madde de bulunan artış oranıyla, son bilançoda görülen amortisman tutarı çarpılır.

 

 

 

 

 

ÖRNEK :

 

İktisadi Kıymet: Taşıt
Aktife Giriş Tutarı: 2.000.000.-
Aktife Giriş Tarihi: OCAK – 2000
Yeniden Değerleme Sonrası Değeri: 6.000.000.- (31.12.2003 Tarihinde)
Bugüne Dek Ayrılan B.Amortisman: 900.000 (31.12.2003 İtibariyle)

 

(Not : Amortisman ve Yeniden Değerleme Hesaplaması, oranlar dikkate alınmadan verilmiştir.)

 

Söz konusu Taşıta İlişkin Birikmiş Amortismana Enflasyon Düzeltilmesi Yapılma Aşamaları

 

ADIM 1 : Düzeltme Katsayısı bulunur:

 

ARALIK 2003 TEFE / OCAK 2000 TEFE = 7.382,10000 / 2.094,00000 = 3.5254

 

ADIM 2  :Düzeltmeye esas tutar bulunur:

 

Aktife Giriş tutarıdır = 2.000.000.-

 

ADIM 3 : Taşıtın Düzeltilmiş Değeri Bulunur:

 

3.5254 * 2.000.000 = 7.050.800.-

 

ADIM 4 : Artış tutarı ve Oranı bulunur:

 

Artış Tutarı; 7.050.800 – 6.000.000 = 1.050.800

 

Artış Oranı; 1.050.800 / 6.000.000 = % 17,51

 

ADIM 5 : Düzeltilmiş Birikmiş Amortisman Tutarı bulunur:

 

900.000 * 1,751 = 1.575.900

 

 

 

 

 

Toplulaştırılmış Yöntemler

 

Enflasyon düzeltmesinde ana mantık olarak iktisadi kıymetin Aktife Giriş Tarihindeki Endeks in Cari Dönem Endeksine bölünmesi sonucu çıkan düzeltme katsayısıyla, aktife giriş tutarının çarpılması sonucu düzeltme işlemi yapılır.

 

Ancak tüm kıymetlerin tek tek aktife giriş tarihlerini , tutarlarını bulmam mümkün olmayabilir. Maliye bakanlığı da bunu göz önüne alıp sadece stoklarla sınırlı olmak üzere toplulaştırılmış yöntemlerin kullanılmasına izin vermiştir.

 

***Ayrıca Toplulaştırılmış yöntemlerle düzeltmeye tabi tutulan kıymetlerin alış ve maliyet bedellerine intikal ettirilen reel olmayan finansman maliyetlerin düşülmesi ihtiyaridir. (Mük. Md 298)

 

(*** Yukarıda bahsedildiği gibi Geçici 25. madde 31.12.2003 tarihli finansal tabloların , Mükerrer 298. madde ise genel olarak finansal tabloların düzeltilme esaslarını belirler.

 

Geçici 25. maddeye göre toplulaştırılmış yöntemler kullanılsa dahi reel olmayan finansman maliyetlerinin iktisadi kıymetlerin alış bedellerinden düşülmesi zorunludur. Mükerrer 298. maddeye göre ise ihtiyaridir. Yani 31.12.2003 finansal tabloları düzeltilirken stokların düzeltilmesinde toplulaştırılmış yöntemler seçilmiş olsa bile reel olmayan finansman maliyetleri stokların maliyetlerinden düşülecektir. )

 

Stoklarımızın düzeltilmesi işleminde toplulaştırılmış yöntemleri seçmemiz halinde , seçilmiş olan hesap dönemi dahil üç hesap dönemi bu yöntem değiştirilemez.

 

Maliye Bakanlığı iki tür toplulaştırılmış yöntem belirlemiştir

 

1 -Basit ortalama yöntemi

2- Stok devir hızı yöntemi

 

1- Basit Ortalama Yöntemi

 

Bu Yönteme Göre Düzeltme Katsayısı Hesaplanması

 

( Mali tablonun ait olduğu ayki endeks )

DK = —————————————————————————————————–

Mali Tablonun Ait Olduğu Aya ait End. + Bir önceki Geçici V. Dönem Sonu End. ) / 2

 

 

2- Stok Devir Hızı Yöntemi

 

Önce stok devir hızı ,sonra ise stokların ortalama kalma süresi hesaplanır.

 

Örneğin stok devir hızı 5 , stokta kalma süresi de ( 365 / 5 ) 73 gün olsun.

 

Stoklarımızın 73 gün öncesinden yani Ekim ayından kaldığı düşünülür.

 

Düzeltme katsayısı da Ekim Endeksi / Aralık Endeksi formülü ile bulunur.

 

Düzletilmiş Yıl sonu stokları da = Düzeltmeye esas tutar * DK

 

Dönem İçi Satılan Toplam Mal Maliyeti

SDH = —————————————————————-

( Dönem Başı Stok + Dönem Sonu Stok ) / 2

 

 

Dönem Gün Sayısı

Ortalama Stokta Kalma Süresi = ——————————

Stok Devir Hızı

 

Öz sermaye Kalemlerinin Düzeltilmesi

 

01.01.2004 Tarihinden önce ayrılmış olan ve sermayeye ilave edilen yeniden değerleme değer artış fonu gibi fonlar öz sermayeden düşülür. Bu tip fonların sermayeye ilavesiyle oluşan artışlar sermaye artışı olarak dikkate alınmaz. Dolayısıyla bu fonlar enflasyon düzeltmesine tabi tutulmaz.

Kalan tutarlar düzeltme işlemine tabi tutulur. Burada dikkat etmemiz gereken en önemli hususlardan bir tanesi Sermaye ye ilişkin enflasyon fakının ayrı olarak gösterilmesidir. Sermayede meydana gelen değişiklikler, tescile tabi işlemlerdir. Sermayede enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşacak farklılıklar tescil gerektirmemesi için ayrı olarak gösterilmelidir.

 

Geçmiş Yıl Kar ve Zararlarının Düzeltilmesi

 

31.12.2003 tarihli bilançoda yer alan ve indirilemeyen geçmiş yıl zararları ile cari yıl zararı matrahın tespitinde mukayyet değerleri ile dikkate alınacaktır.

 

İletmelerde Kar iki şekilde tespit edilir. Birincisi gelir tablosu esasına göre, ikincisi ise bilanço esasına göre.

 

31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmiş sermaye, düzeltilmiş hisse senetleri ihraç primleri, düzeltilmiş hisse sentleri iptal kararları ile borç toplamının çıkarılması suretiyle bulunan fark geçmiş yıl kar/zararları hesabına kaydedilecektir.

 

Şayet işlemler sonucu ortaya çıkan farklar sonucu oluşan geçmiş yıl karları vergiye tabi değildir , aynı şekilde geçmiş yıl zararlarını da vergi matrahından düşmek gibi bir şansımız yoktur.

 

Pasif kalemlere ait enflasyon fark hesapları herhangi suretle başka bir hesaba nakledildiği, veya işletmeden çekildiği taktirde, bu işlemin yapıldığı dönemin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tabi tutulacaktır.

 

Ancak öz sermayeye kalemlerine ilişkin enflasyon fark hesapları , kurumlar vergisi mükelleflerince sermayeye ilave edilebilecek ve bu işlem kar dağıtımı sayılmayacaktır.

 

Yani enflasyon düzeltmesinden oluşan farkları Kurumlar Vergisi mükelleflerinin sermayeye ilave etmek dışında herhangi hesaba nakletmesi veya işletmeden çekmesi , gelir vergisi mükelleflerinin de, sermayeye ilave etmek dahil, herhangi hesaba nakletmesi, işletmeden çekmesi kar dağıtımı sayılacak, döne kazancı ile ilişkilendirilmeksizin vergiye tabi tutulacaktır. Bu madde işletmelerin Öz sermaye yoğunluklu çalışmasını teşvik etmek amacıyla konulmuş olup, oluşan enflasyon farkların işletme bünyesinde kullanılmasını teşvik etmektedir.

 

31.12.2003 tarihi İtibariyle Öz Kaynak Kalemleri Düzeltilirken

 

Maddi duran Varlık Yeniden Değerleme Artışları

İştirakler Yeniden Değerleme Artışları

Maliyet Artış Fonu

Geçmiş Yıl Zararları

Geçmiş Yıl Karları

 

Kalemleri düzeltilmiş bilançoda yer alamayacak , başka bir ifadeyle sıfırlanacaktır. Zaten bu kalemlerin bir kısmı lokal olarak enflasyonun etkilerini arındırmaya ilişkin önlemlerdi. Gelen köklü uygulamayla bu kalemler ortadan kalkıyor. Geçmiş yıl kar/zararları da düzeltme sonucu tekrar şekil alacağı için sıfırlanmaktadır.

 

SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ

[wp_ad_camp_5]

sonraki sayfadan devam ediniz

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.