Borçlar Hukuku

BORÇLAR HUKUKU

1. BÖLÜM – TEMEL KAVRAMLAR
2. BÖLÜM – HUKUKİ İŞLEMDEN DOĞAN BORÇLAR
3. BÖLÜM – HAKSIZ FİİLDEN DOĞAN BORÇLAR
4. BÖLÜM – SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMEDEN DOĞAN BORÇLAR
5. BÖLÜM – BORÇ İLİŞKİLERİ ORTAK HÜKÜMLERİ
6. BÖLÜM – ÖZEL DURUMLAR – BORCU SONA ERDİREN NEDENLER2
1. BÖLÜM
TEMEL KAVRAMLAR
• Medeni Hukuk ve Borçlar Hukuku birbirlerini tamamlayan iki hukuk dalıdır.
• Borçlar Hukuku, kişiler arasındaki borç ilişkilerini düzenleyen özel hukuk dalıdır.
• Dar anlamda borç ilişkisi yalnızca “borcu” tanımlar. A’nın B’ye 10 bin TL’yi
vermesi. Yani yalnızca asli edimle ilgilenir.
• Geniş anlamda borç ilişkisi ise “taraflar arasındaki borç ilişkisini” düzenler. Asli
edimin yanında yan edim, yan yüküm, feri borçlar ve tali borçlar gibi konular da borç
ilişkisinin konusu olur.
BORÇLAR HUKUKUNUN KAYNAKLARI
2012 tarihli Borçlar Kanunu borçlar hukukunu düzenleyen temel kanun olmakla birlikte
medeni hukukun kaynaklar aynı şekilde borçlar hukukunun da kaynaklarını oluşturur.
ASLİ KAYNAKLAR
(Yazılı kaynak)
TALİ KAYNAKLAR
(İkincil kaynak)
YARDIMCI
KAYNAKLAR
• Anayasa
• Kanun
• KHK
• Tüzük
• Yönetmelik
• İçtihadı Birleştirme
Kararları
• Örf ve Adet Hukuku
(yazısız kaynak)
• Hakimin yarattığını
hukuk
• Mahkeme kararları
• Doktrin (Bilimsel
Görüş)
BORÇLAR HUKUKUNDA TEMEL İLKELER
1. İrade özerkliği (serbestliği) ilkesi: Borç ilişkisinin tarafları (alacaklı-borçlu) hukuka,
kanuna, ahlaka, kamu düzenine aykırı olmayacak şekilde kendi özgür iradeleri ile eşitlik
ilkesi çerçevesinde borç ilişkisi yaratabilirler. Yani, sözleşme yapabilme, sözleşmenin tarafını
seçme, sözleşme içeriğini düzenleme, sözleşme içeriğini değiştirme, sözleşmeyi feshetme, vb.
(elektrik aboneliği gibi tipik sözleşmeler istisnadır)
2. Nisbilik ilkesi: Kural olarak borç ilişkisi yalnızca sözleşmenin taraflarını bağlar yani
taraflar arasında hak ve sonuç doğurur. Ancak bu kural istisnai olarak 3.kişileri de ilgilendirir.
Ör: 3. Kişi lehine yapılan sözleşme. İki istisnası vardır: Kuvvetlendirilmiş şahsi haklar ve tam
üçüncü kişi lehine sözleşmeler.
3. Sınırlı sayıda olmama ilkesi: Her ne kadar Borçlar Kanununda bazı sözleşme türleri tek
tek sayılsa da sözleşme kanuna, ahlaka vs. aykırı olmadıkça her konuda sözleşme kurulabilir.
4. Geçicilik ilkesi: Borç ilişkileri açısından zamanaşımı süreleri öngörülür.3
5. İvazlılık (karşılıklılık) ilkesi: Kural olarak borç ilişkisinde menfaatler karşılıklıdır. İstisnai
olarak bağış ve kefalet ivazsız nitelik taşırlar.
6. Kusur sorumluluğu ilkesi: Kural olarak borçlar hukukunda kusur varlığı halinde zarardan
sorumluluk doğar. Ancak Kanunda kusursuz sorumluluk halleri de düzenlenmiştir.
7. Üçüncü kişi aleyhine borç yaratamama ilkesi: Borç ilişkisinin yaratılabilmesi için
tarafların iradesi gerekir. Bu nedenle kural olarak üçüncü kişi aleyhine borç yaratılamaz.
**
BORÇ İLİŞKİSİNİN TARAFLARI
1. ALACAKLI-BORÇLU: Borcun ifasını talep eden kişi alacaklıdır. Borçlu ise borcun
konusu olan edimi yerine getirmekle yükümlü olan kişidir. Her borç ilişkisinde mutlaka
alacaklı ve borçlu olmak zorundadır. Alacaklı ve borçlu gerçek ve tüzel kişiler olabilir.
2. BORCUN KONUSU (EDİM):
Alacaklının borçludan talep ettiği, borçlunun yerine getirmek zorunda olduğu borcun
konusuna edim denir. Ör: Kiracının kirasını ödemesi, Mal sahibinin satın alınan malı teslim
etmesi vb.
EDİMİN ÖZELLİKLERİ
1. Verme, yapma, yapmama
biçiminde olabilir
– Kira sözleşmesine göre kiracının kira parasını
ödemesi verme edimine,
– Hizmet sözleşmesine göre öğretmenin ders anlatması
yapma edimine,
– Rekabet yasağı anlaşmasına uygun davranmak
yapmama edimine örnektir.
2. Kanuna, ahlaka, kişilik
haklarına aykırı olmamalı
Organ ticareti, insan kaçakçılığı, hukuki işlemlerin
şekil şartlarına aykırı yapılması vb…
3. Belli ya da belirlenebilir olmalı Hangi model bilgisayarın alınacağı belli veya
belirlenebilirdir.
4. Sözleşme yapıldığı anda
mevcut olmak zorunda değildir
Belli bir süre sonra olgunlaşacak tarım ürünleri borcun
konusu yapılabilir.
5. Borçlunun mülkiyetinde
olmak zorunda değildir
Bir kişi henüz mülkiyetinde olmayan bir şeyi başkasına
satmayı taahhüt edebilir.
6. Ekonomik bir değer taşıması
gerekmez
Ekonomik değer taşıması gerekmez, hukuki menfaat
içermesi yeterlidir. Evde köpek beslememe borcunun
ekonomik değeri yoktur…4
EDİM TÜRLERİ
OLUMLU EDİM: Borçlunun yapma veya verme şeklinde yerine getirdiği edim türü. Ör:
Tamircinin tamir yapması, satın alınan otomobilinin parasının verilmesi.
OLUMSUZ EDİM: Borçlunun yapmama şeklinde yerine getirdiği edim türü. Ör: Tacirin
rekabet yasağı sözleşmesi çerçevesinde rekabet yapmama borcu.
MADDİ EDİM: Borçlunun malvarlığından karşılanan edim. Devri mümkündür.
ŞAHSİ EDİM: Borçlunun şahıs varlığından karşılanan edim. Devri mümkün değildir.
ANİ EDİM: Borçlunun bir kerede ifa ettiği edim. Ör: Para borcunun ödenmesi. Malın
teslimi.
DÖNEMSEL EDİM: Borçlunun bir defada değil de belirli dönemlerde borcunun belirli
edimlerini ifa etmesidir. Ör: İşçiye her ay ödenen ücreti.
SÜREKLİ EDİM: Borçlunun edimini belirli bir zamana yayılarak yerine getirmesi. Ör: Ev
sahibinin kiracıya evi tesis etmesi.
BÖLÜNEBİLİR EDİM: Değeri düşmeden parçalara bölünerek ifa edilebilen edim. Misli
nitelikteki cins borçları (neviyle belli) bölünebilir edime örnek gösterilebilir. Ör: Domates,
pirinç borcu bölünerek ödenebilir.
BÖLÜNEMEYEN EDİM: Bölünmesi durumunda özelliğini yitirecek edim. (Parça borçları,
ferden belli borçlar buna örnektir.) Ör: X isimli ressamın X isimli tablosunun teslimi borcu
bölünerek ifa edilemez.
**
BORÇ İLİŞKİSİNDEN DOĞAN HAKLAR
BİRİNCİ DERECE HAKLAR İKİNCİ DERECE HAKLAR
1. ASLİ HAKLAR
Alacaklının borçluya karşı sahip olduğu
alacak hakkı asli haktır.
TALİ HAKLAR
Alacak üzerinde tasarruf yetkisi veren
haklardır.
– Yenilik doğuran haklar (alım, önalım,
gerialım, istifa, azil, fesih, seçimlik hakların
kullanılması..)
– İtirazlar
– Def’i hakları
– Dava açma hakkı
– İcra Takibinde bulunma hakkı
2. FER’İ HAKLAR
Asli alacak hakkını genişleten veya güvence
altına alan haklardır. Bu nedenle asli haklara
bağlı haklardır. Yani asli hak mevcutsa feri
hak da mevcut olur, asli hak son bulursa feri
hak da son bulur.
– Gecikme faizi,
– Gecikme tazminatı,
– Cezai şart,
– Teminat,
– Dava masrafları,
– İcra takibi masrafları5
YENİLİK DOĞURAN HAKLAR
Sahibinin tek taraflı irade beyanı ile yeni bir
hukuki ilişki yaratma (kurucu), bir hukuki
ilişkiyi değiştirme (değiştirici), bir hukuki
ilişkiyi sona erdirme (bozucu) yetkisi veren
haklardır.
• Kurucu yenilik doğuran haklar
örnek: Alım, gerialım, önalım
hakları.
• Değiştirici yenilik doğuran haklar
örnek:
Seçimlik hakların kullanılması,
defolu malın yenisiyle değiştirilmesi.
• Bozucu yenilik doğuran haklar
örnek: Fesih, istifa, ret, azil, dönme,
iptal, takas def’i hakları.
Yenilik doğuran hakların özellikleri:
1. Tek taraflı irade beyanı ile hukuki sonuç
doğar.
2. Kullanılması şarta bağlanamaz.
3. Kullanıldıktan sonra geri dönülemez. Bir
kez kullanmakla tükenir.
4. Hak düşürücü süreye tabidir,
zamanaşımına tabi değildir.
İTİRAZ
• Bir hakkın hiç var olmadığı, bir hakkın sona erdiği yönünde yapılan savunmadır. Ör:
A’nın 10 bin tl. borcunu öde demesine karşın B’nin böyle bir borcun olmadığını dile
getirmesi.
• Mutlak butlan (kesin hükümsüzlük) sebepleri itiraz sebepleridir:
– Edimin kanuna aykırı olması
– Edimin ahlaka aykırı olması
– Sözleşmenin şekle aykırılığı
– Sözleşme taraflarının ehliyet eksiklikleri
– Edimin başlangıçta imkansız olması
– Muvazaalı işlemler…
• İtirazı taraflar ileri sürebilirler, hakim de kendiliğinden (re’sen) dikkate alır.
• İtiraz maddi bir olay niteliğindedir.
DEF’İ HAKLARI
• Bir hakkın varlığını kabul etmekle beraber, herhangi bir nedenle o hakkın geçici veya
kesin olarak yerine getirilemeyeceği şeklinde yapılan savunmalardır.
• Hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınmaz. Tarafların ileri sürmesi gerekir.
• Def’i türleri:
– Zamanaşımı Def’i: Borcun olduğu ancak zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle
ödenmeyeceği savunası.
– Borcun muaccel olmadığı def’i: Borcun henüz ödeme zamanının gelmediği
yönünde yapılan savunma.
– Takas Def’i: Borcun olduğu ancak aynı zamanda karşı alacağın da olduğu
savunması.6
– Tartışma Def’i: Kefilin, kendisine gelen alacaklıya önce borçluya gitmesi gerektiği
yönündeki savunması
– Ödemezlik def’i: İki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde taraflardan birinin edimini
yerine getirmeden diğer taraftan edimini yerine getirmesini istemesi halinde karşı
tarafın “önce sen edimini yerine getir ki ben de getireyim” şeklinde yaptığı
savunmadır.
– Rehnin paraya çevrilmesi def’i gibi türleri de vardır.
• Kesin ve geçici def’i olmak üzere iki tür def’i vardır denilebilir. Kesin def’iler
(zamanaşımı, takas ve taksim def’ileridir) borcun sona erdiğinin savunması
niteliğindedir denilebilir. Geçici def’iler ise (ödemezlik, borcun muaccel olmadığı,
tartışma vb.) borcun henüz ödenmeyeceğini şartlar gerçekleştiğinde yeniden gelinmesi
gerektiğini dile getirir.
**
BORÇ İLİŞKİSİNDEN DOĞAN YÜKÜMLÜLÜKLER
Birinci derecede yükümlülükler İkinci Derecede (TALİ) yükümlülükler
1. EDİM YÜKÜMÜ
A) Asli Edim Yükümü: Sözleşmenin esaslı
unsurlarının yerine getirilmesidir. ÖR:
Otomobil satım sözleşmesinde paranın
ödenmesi ve malın teslimi.
B) Yan Edim Yükümü: Edimin
hazırlanması, gerçekleştirilmesi ile ilgili olan
yükümlerdir. Ör: Nakliye masrafı, yol
masrafı, kiracının evi boşaltırkenki badana
masrafı vb.
Yan edim yükümleri de asli edim gibi ayrı
talep edilebilir ve ayrı dava edilebilir.
2. YAN YÜKÜMLER
Borç ilişkisinin taraflarının DÜRÜSTLÜK
kurallarına dayanarak gerekli dikkat ve özeni
göstermeleri ile ilgili yükümlerdir.
İfaya yardımcı (bilgilendirme yükümü) ve
koruyucu (Nakliye esnasında mala zarar
vermeden teslimi) niteliktedirler.
Bu yüküme aykırılık tazminat borcu doğurur.
Fer’i haklar ikinci derece (tali)
yükümlülüklerdir.
Tekrar etmek gerekirse:
FER’İ HAKLAR
Asli alacak hakkını genişleten veya güvence
altına alan haklardır. Bu nedenle asli haklara
bağlı haklardır. Yani asli hak mevcutsa feri
hak da mevcut olur, asli hak son bulursa feri
hak da son bulur.
– Gecikme faizi,
– Gecikme tazminatı,
– Cezai şart,
– Teminat,
– Dava masrafları,
– İcra takibi masrafları7
**
SORUMLULUK
• Borcun kaynaklarına göre sorumluluk (-den sorumluluk)
1. Hukuki işlemden sorumluluk
2. Haksız fiilden sorumluluk
3. Sebepsiz zenginleşmeden sorumluluk
4. Kanundan doğan sorumluluk
• Borcun kapsamına göre sorumluluk (-ile sorumluluk)
1. Kişi ile sorumluluk (yasaktır)
2. Mal ile sorumluluk
Mal ile sorumluluk da iki şekilde kendisini gösterir:
à Sınırsız Sorumluluk: Borçlunun borcundan dolayı tüm mal varlığı ile sorumlu
tutulması halidir. Ör: Şahıs şirketlerinde bazı ortakların şirket borçlarından
sorumluluğu sınırsızdır.
à Sınırlı Sorumluluk: Bir kişinin borcun belirli bir miktarından sorumlu
tutulmasıdır. (Ör: Kefilin borçlunun borcunun bir kısmından sorumlu tutulması gibi).
Diğer bir sınırlı sorumluluk hali ise belirli bir mal ile sorumluluktur. (Ör: Devletin,
bütün mirasçılar mirası reddettiğinde tereke borçlarından dolayı sadece tereke değeri
ile sorumlu olması)
EKSİK BORÇLAR (TABİİ BORÇLAR)
• Dava ve takip konusu yapılamayan borçlardır. Yani ortada bir borç olmasına rağmen
dava edilemeyen, cebri icraya konu edilemeyen borçlardır. Ancak bu durum, borcun
ifa edilebilir olmasına da engel değildir. Zira ifa edildikten sonra geri talep edilmesi
de(sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre) mümkün değildir.
• Kefalet ve teminat altına alınabilir, alacak hakkı devredilebilir, borcun nakline konu
olabilir.
EKSİK BORÇLARIN TÜRLERİ: (KANUNDA SINIRLI SAYIDA
BELİRTİLMİŞTİR)
à ZAMANAŞIMINA UĞRAMIŞ BORÇLAR: Alacaklının borcunu zamanında
kabul etmemesi nedeniyle zamanaşımına uğraması durumunda borç sona ermiş olmaz
ancak artık dava ve takip edilemez hale gelir. Yani mahkeme ve icra organlarına
başvurulamaz.
à KUMAR VE BAHİS BORÇLARI: Devlet kontrolündeki bahisler hariç olmak
üzere kişiler arası kumar ve bahis borçları eksik borçtur, dava ve takip yapılamaz.
à EVLENME SİMSARLIĞINDAN (TELLALLIK) DOĞAN BORÇLAR
à AHLAKİ ÖDEVDEN DOĞAN BORÇLAR8
BORÇLAR HUKUNDA YAPTIRIM TÜRLERİ
1. TAZMİNAT
Detayları ilerleyen konularda görülecektir.
2. YOKLUK
Hukuki işlemin KURUCU UNSURLARINDA eksiklik varsa yokluk yaptırımı vardır.
Ör: Satım sözleşmesinin kurucu unsurları satılan mal ve bedelin belli olmasıdır. Bu
unsurlardan birisi eksik ise sözleşme yok hükmündedir.
Yok kabul edilen bir işlem hukuk dünyasında doğmamış kabul edilir. Bunun bir sonucu
olarak da işlemin geçersizliğine ilişkin mahkeme hükmüne gerek yoktur. Nihayetinde işlemin
yok olduğu taraflar tarafından da ileri sürülebilir, hakim tarafından da re’sen (kendiliğinden￾talebe bağlı olmaksızın) dikkate alınır.
B. MUTLAK BUTLAN (KESİN HÜKÜMSÜZLÜK-KESİN GEÇERSİZLİK)
Hukuki işlemin kurucu unsurları var olmakla birlikte, ZORUNLU UNSURLARINDA
(kanunun aradığı emredici geçerlilik şartlarında) eksiklik veya aykırılık varsa mutlak butlan
söz konusu olur. Bu durumda işlem baştan itibaren geçersizdir ve sonradan geçerli hale de
gelmesi mümkün olmayacaktır. Yoklukta işlem hiç doğmamıştır ve doğmayacaktır da oysa
mutlak butlanda işlem doğmuştur ancak ölü doğmuştur yani baştan itibaren geçersizdir ve
geçerli hale gelmeyecektir.
Bir hukuki işlemin Mutlak Butlanla geçersizlik sebepleri:
• Emredici kurallara aykırılık
• Kamu düzenine aykırılık
• Ahlaka aykırılık
• Kişilik haklarına aykırılık
• Başlangıçta imkansızlık (objektif imkansızlık)
• Muvazaa (danışıklı işlem)
Ör: Tam ehliyetsiz (örneğin akıl hastası) bir kişinin satım sözleşmesine taraf olması emredici
kurallara aykırılık teşkil eder. Bu nedenle bu sözleşme mutlak butlanla geçersizdir. Dikkat
edilirse yokluk değildir.
à Mutlak butlan işlemle ilgili kişiler tarafından HER ZAMAN ileri sürülebilir. Ancak
unutulmamalıdır ki ileri sürülmesine (dava açılmasına, iptalinin talep edilmesine) gerek de
yoktur. (evlilik sözleşmesi bu kurala istisna oluşturan örneklerden birisidir. Mutlak butlanla 9
geçersiz bir evlilik sözleşmesinin iptali gerekir, iptal edilene kadar ise geçerli bir evliliğin
sonuçlarını doğuracağı varsayılır.)
à Hakim de bu durumu her zaman re’sen (herhangi bir talebe bağlı olmaksızın,
kendiliğinden) dikkate alır.
à Zamanaşımı yoktur.
KULAĞINA KÜPE OLSUN: Yokluk ve mutlak butlan sıkça birbirine karıştırılmaktadır. Bu
nedenle sorularda bu ikisi arasındaki ayrım mutlaka kavranmalıdır. Yoklukta bir işlem hiç
hayat bulmamıştır, kurucu unsurlarda eksiklik vardır. Mutlak butlanda ise hukuki işlem hayat
bulmuş ancak tamamen ölü bir şekildedir ve canlanmaz. Kurucu değil, kanunun aradığı
zorunlu (emredici) başkaca unsurlarda eksiklik vardır. Örneğin evlilik sözleşmesi için iki
farklı cins, resmi evlendirme memuru ve sözlü beyan kurucu unsurlardır, bunlardan birinin
eksikliği yokluktur. Oysa bunların var olduğunu ancak taraflardan birinin ayırt etme gücünün
olmadığını varsayarsak işlem hayat bulmuş ancak ölü doğmuştur dememiz gerekir. Zira
kanunen tam ehliyetsiz bir kişinin hukuki işlem yapması batıldır. Başka bir örnek vermek
gerekirse satım sözleşmesinin kurucu unsuları, satılan mal ve bedel hususunda tarafların irade
ve beyanlarının uyuşmasıdır. Bunlardan birinin eksikliği işlemi yok haline getirecektir. Oysa
satılan malın kanuna aykırı bir mal olması halinde işlem var ancak kanunen geçersiz
sayılacaktır.
C. NİSPİ BUTLAN (İPTAL EDİLEBİLİRLİK)
Özellikle irade sakatlığı hallerinde söz konusu olur. İrade sakatlıkları ise HATA
(YANILMA), HİLE (ALDATMA), TEHDİT (İKRAH) durumlarıdır. Bu durumda hataya
düştüğünü, hileye uğradığını öğrenen taraf, tehditte ise tehdit ortadan kalktığı andan itibaren
tehdit edilen taraf 1 YIL içerisinde işlemin iptalini talep edebilir, etmez ise işleme razı gelmiş
demektir ve işlem baştan itibaren geçerli hale gelir.
• Nispi butlan, taraflar tarafından ileri sürülmelidir, ancak 1 yıllık süreye tabidir.
• Nispi butlan hakim tarafından re’sen dikkate alınmaz.
• Süre kaçırılırsa veya taraflar anlaşırsa işlem baştan itibaren geçerli hale gelir.
DİKKAT: İrade sakatlığı hallerinin dışında eşlerden birinin ayırt etme gücünden geçici
yoksunluğu ve sınırlı ehliyetsizin yasal temsilcisinden izin almadan evlenmesi durumlarında
da nispi butlan vardır.
D. TEK TARAFLI BAĞLAMAZLIK (ASKIDA HÜKÜMSÜZLÜK)
Sınırlı ehliyetsizlerin (ayırt etme gücüne sahip küçük ve ayırt etme gücüne sahip kısıtlılar)
yasal temsilcilerinin iznine tabi işlemlerini izinsiz yapmaları durumunda sınırlı ehliyetsiz için
işlem askıda hükümsüzdür. Yasal temsilcinin onayı (icazeti) işlemi geçerli hale getirir. Onay
vermemesi ise işlemin baştan itibaren geçersiz olması sonucunu doğurur.10
2. BÖLÜM
HUKUKİ İŞLEMDEN DOĞAN BORÇLAR
HUKUKİ OLAY: İnsan iradesi dışında gerçekleşen ve hukuksal sonuç doğuran olaylardır.
Ör: Doğum, ölüm ve mücbir sebeplerin (sel, deprem gibi) ortaya çıkarttığı hukuki sonuçlar.
HUKUKİ FİİL: İnsan iradesinin ürünü olan ve hukuki sonuçlar doğuran fiillerdir. Hukuka
uygun fiiller ve hukuka aykırı fiiller (haksız fiiller) şeklinde bir ayrımı vardır. Hukuka uygun
fiilleri ise aşağıdaki şekilde ayırmak mümkündür:
1. İrade Açıklamaları:
• Hukuksal işlemler: Belirli bir hukuksal sonuca yönelik irade açıklamalarıdır.
• Hukuksal işlem benzeri fiiller: İrade açıklayan kişiden bağımsız olarak kanunun
sonuç bağladığı fiiller. Ör: Temerrüt ihtarı.
• Maddi fiiller: İrade açıklamasının dış dünyada yarattığı maddi değişikliği sonuç
bağlanması. Ör: Yazarın eseri üzerinde fikri hak kazanması.
2. Görüş Açıklamaları:
Bir kişinin belirli bir konuda düşünce ve bilgi açıklaması. Ör: İhbarlar. Gerçekleşmiş bir
olgu hakkında bilgi vermeler.
3. His Açıklamaları:
Belli bir duygunun ifade edilmesidir. Sadece af halinde hukuksal sonucu vardır. Ör: Miras
bırakanın mirastan yoksun olan mirasçısını affetmesi.
à HUKUKSAL BİR İŞLEM İÇİN AŞAĞIDAKİ UNSURLAR ARANIR:
1. İrade açıklaması
2. İrade açıklayan kişinin ehliyetli olması
3. İrade açıklamasının hukuki sonuç doğurma amacını taşıması
HUKUKSAL İŞLEM ÇEŞİTLERİ
TEK TARAFLI HUKUKSAL
İŞLEMLER
ÇOK TARAFLI HUKUKSAL
İŞLEMLER
Tek bir tarafın iradesini açıklaması ile
hukuksal sonuç doğurmaya yeterli
işlemlerdir. Karşı tarafın kabulü önemli
değildir.
Ör: Vasiyetname, Reddi miras, takas def’i,
vakıf kurma, Soybağının reddi, feragat,
yenilik doğuran hakların kullanılması,
tanıma, temsil yetkisi verme, aleni ödül
vaadi, fesih, dönme, iptal, rücu vb.
1. Sözleşmeler: Hukuki sonuç için iki tarafın
karşılıklı ve birbirine uygun irade
açıklamaları ile oluşturulur. Ör: Sözleşme
türleri…
2. Kararlar: Ortak amaç için kişilerin aynı
yönde irade açıklayarak hukuki sonuç
doğurmaları durumu. Ör: Dernek genel
kurulunun aldığı kararlar.11
à BORÇ DOĞURMA BİÇİMİNE GÖRE ÇOK TARAFLI HUKUKSAL İŞLEMLER:
TEK TARAFA BORÇ
YÜKLEYEN
SÖZLEŞMELER
İKİ TARAFA BORÇ YÜKLEYEN SÖZLEŞMELER
• Bağışlama sözleşmesi
• Kefalet sözleşmesi
• Ücretsiz vekalet
sözleşmeleri
• Genel olarak ivazsız
sözleşmeler
Tam iki tarafa borç
yükleyen
Eksik iki tarafa borç
yükleyen
Edimlerin değiş-tokuş
edildiği sözleşmelerdir:
• Satım sözleşmesi
• Kira sözleşmesi
• Hizmet sözleşmesi
• Trampa sözleşmesi
• Eser sözleşmesi vb.
à Ödemezlik def’i ileri
sürülebilir.
Edimlerin değiş tokuş
edilmediği sözleşmelerdir:
• Kullanım ödüncü
sözleşmesi (Ariyet)
• Tüketim ödüncü
sözleşmesi (Karz)
• Saklama ödüncü
sözleşmesi (Vedia)
• Vekalet sözleşmesi
Karşı tarafa varması gereken tek taraflı
hukuksal işlemler
Karşı tarafa varması gerekmeyen tek
taraflı hukuksal işlemler
Öneri (icap), kabul, takas, fesih, iptal,
dönme, cayma vb.
Vakıf kurma, vasiyetname düzenleme vb.
MALVARLIĞINA ETKİSİ BAKIMINDAN HUKUKSAL İŞLEMLERİN AYRIMI
TAAHHÜT İŞLEMLERİ TASARRUF İŞLEMLERİ
• Borçlandırıcı işlemlerdir.
Malvarlığını borç altına sokan
işlemlerdir. Malvarlığının pasifini
artıran işlemlerdir.
Ör:
• Taşınmaz satış vaadi
• Taşınmaz satış sözleşmesi
• Mal değişim sözleşmesi vb.
• Malvarlığındaki hakları sona erdiren,
değiştiren, sınırlayan, malvarlığının
aktifini azaltan işlemlerdir.
Ör:
• Taşınmazın tapu kütüğüne tescili
• A’nın B’ye borcunu ödemesi vb.
à Bir hukuki işlemin geçerliliği bir sebebe bağlı ise SEBEBE BAĞLI HUKUKİ İŞLEM
(Borçlar hukukunda işlemler genellikle sebebe bağlıdır), değil ise, SEBEBE BAĞLI
OLMAYAN (SOYUT) HUKUKİ İŞLEM (Ticaret Hukukundaki işlemler genellikle sebebe
bağlı değildir) denilir. (Borçlunun borcunu kabul etmesinin herhangi bir sebebi
olmayabilir)Yani her hukuki işlem sebebe bağlı olmak zorunda değildir. Ayrıca hukuki
işlemlerin sağlar arasında gerçekleşmesi veya ölüme bağlı tasarruf şeklinde yapılması da
mümkündür.12
SÖZLEŞMENİN KURULMASI
1- En az iki taraf irade açıklamalı 2- İradeler karşılıklı ve
birbirine uyumlu olmalı
3- İradeler
hukuki sonuç
doğurmaya
dönük olmalı
• İrade açıklamaları duruma göre
açık veya örtülü olabilir. Örtülü
irade açıklaması kişinin
davranışlarından anlaşılır.
• SUSMAK kural olarak RED
anlamındadır! Kapalı-örtük bir
irade beyanıdır. (Ancak belli
konularda örneğin onaylanması
beklenen bir belgeye itiraz
edilmemesi kabul anlamı
taşıyacaktır veya dürüstlük kuralı,
yapılan işin niteliği, tarafların
anlaşması, kanun gereği hallerde
susma kabul yerine geçer.)
Taraflar sözleşmenin esaslı
unsurlarında anlaşmışlarsa
sözleşme kurulmuş sayılır.
İkincil noktalar ayrıca
belirtilmedikçe sözleşmenin
kurulması için aranan bir
şart olmaz.
Örneğin satım
sözleşmesinin
amacı malın
teslim edilmesi,
parasının
ödenmesidir. Yani
iradeler dış
dünyada anlamlı
bir değişim
amaçlamalıdır.
à KURUCU UNSURLAR (ÖNERİ VE KABUL) ile GEÇERLİLİK UNSURLARI (ehliyet,
hukuka-ahlaka aykırı olmama, edimin objektif imkansız olmaması, şekil şartları, irade-beyan
uyumu) varsa sözleşme kurulabilir!
ÖNERİ (icap) KABUL
• Zaman bakımından kabulden önce açıklanan irade
açıklamasıdır.
• Tek taraflı irade açıklamasıdır.
• Varması gereken irade açıklamasıdır.
• Karşı tarafa (kişi ya da kamuya) yönelmelidir.
• Esaslı unsurları içermelidir.
• Bağlayıcı (ciddi) nitelik taşımalıdır.
• Zaman bakımından
öneriden sonra gelir.
• Tek taraflıdır.
• Varması gereklidir
• Kurucu yenilik doğuran
niteliktedir.
• Önerene, önerinin
bağlayıcı olduğu süre
içinde yöneltilmelidir.
• Tamamen öneriye uygun
olmalıdır, aksi yeni bir
öneri olur.
• Kabul açıklamasının
aracı çeşitli olabilir.
• Kabul açıklaması açık
veya örtülü olabilir.
à ESASLI UNURLARI
• OBJEKTİF ESASLI UNSURLAR
– Sözleşmenin zorunlu unsurlarıdır.
– Sözleşmeye kanuni tanımdaki özelliğini kazandıran
unsurlardır.
– İsimli sözleşmelerde kanuni tanımdan, isimsiz
sözleşmelerde nitelikten anlaşılır.
• SUBJEKTİF ESASLI UNSURLAR
– Tarafların anlaşması ile zorunlu hale getirilen
unsurlardır.
ESASLI NOKTALARDA ANLAŞILMIŞSA
SÖZLEŞME KURULUR, İKİNCİ DERECEDEN
NOKTALAR SÖZLEŞMENİN KURULMASI
BAKIMINDAN ÖNEMLİ DEĞİLDİR.13
ÖNERİYE DAVET
Önerinin esaslı unsurlarından en az biri eksikse öneri değil öneriye davet vardır. Yani karşı
tarafın öneride bulunmasını sağlamak amacı taşıyan, bağlanma iradesi olmayan beyan öneriye
davettir. Ör:
• Satılacak mal belli ancak fiyat belli değilse öneriye davettir!
• Seçme hakkı saklı tutulan duyurular öneriye davettir! (Ev kiralarken ilan)
• Bir şirketten mal ve fiyat listesi talep etmek öneriye davettir!
• İşçi arama ilanları öneriye davettir!
• TARİFE, FİYAT LİSTESİ VB. ÖNERİDİR!
• Vitrindeki malın fiyatının etiketinin olması onu ÖNERİ, etiketinin olmaması
ÖNERİYE DAVET yapar.
à ISMARLANMAYAN ŞEYİN GÖNDERİLMESİ durumunda, bu bir öneri değildir. Yani
ısmarlanmayan şeyi alan kişi bunu saklamak, geri göndermek zorunda değildir!
ÖNERİNİN BAĞLAYICILIĞI
1. SÜRELİ ÖNERİLERDE
• Kabul için süre belirleyen öneren bu süre sona erene kadar önerisi ile bağlı olur.
• Kabul, belirlenen süre içerisinde kendisine ulaşmayan öneren önerisi ile bağlı
olmaktan kurtulur.
• Süre dolduktan sonra gelen kabul beyanı, yeni bir öneri hükmündedir.
2. SÜRESİZ ÖNERİLERDE
HAZIRLAR ARASINDA
• Öneri HEMEN KABUL EDİLİRSE sözleşme kurulur!
• Doğrudan iletişim esnasında yapılan öneri hazırlar arasındadır. Yüz
yüze, telefon, internette online…
HAZIR OLMAYANLAR ARASINDA
• Önerinin kabulcüye varması için geçen süre, kabulcünün düşünme
süresi ve kabulün önerene varması için gereken süre toplamda hesap
edilir.
• Kabulün gecikmesi önerinin geç varmasından kaynaklanıyorsa ve
öneren önerinin geç vardığını biliyorsa gecikme süresi önerinin
bağlayıcılık süresine eklenir. Kabulün gecikmesi önerinin geç
varmasından kaynaklanıyor ve öneren önerinin geç vardığını
bilmiyorsa sözleşme kurulamış sayılır.14
• Öneri zamanında varmış ama kabul geç varmışsa iki ihtimal söz
konusu olur. Kabul geç gönderilmişse öneri bağlayıcı olmaz,
sözleşme kurulmaz. Kabul zamanında gönderilmiş ama önerene geç
ulaşmışsa öneren serbesttir, DERHAL onayladığını bildirirse
sözleşme kurulur, DERHAL onayladığını bildirmezse sözleşme
kurulmaz.
SÖZLEŞMENİN KURULMA ANI – HÜKÜM VE SONUÇLARINI DOĞURMA ANI
Hazırlar arasında Hazır olmayanlar arasında
Sözleşmenin kurulma anı Kabulün açıklandığı an
Kabul cevabının önerene varma
anı
Sözleşmenin hüküm ve
sonuçlarını doğurma anı
Kabulün açıklandığı an à Açık kabul gerekiyorsa
kabulün önerene gönderilme anı
à Açık kabul şart değilse
önerinin kabulcüye varma anı
DİKKAT: Hazırlar arasında ve hazır olmayanlar arasında sözleşmenin kurulma anı ve
sözleşmenin hüküm ve sonuç doğruma anı ayrımlarının iyi kavranmasında fayda vardır.
Dikkat edilirse esas mesele hazır olmayanlar arasında söz konusudur.
ÖNERİ VE KABULÜN GERİ ALINMASI
Öneri için geri alma açıklaması karşı tarafa
• Önerinin öneriden cayma beyanından önce varması veya
• Aynı anda ulaşması veya
• Aynı anda ulaşıp önerinin geri alınmasının öneriden önce öğrenilmesi halinde öneri
yapılmamış sayılır.
• Aynı durum kabul için de geçerlidir.
ÖLÜM VEYA EHLİYETSİZLİK HALİ
Şahsi edim gerektiren bir öneri-kabul bağlayıcı olmaz. Maddi edim geretiren öneri-kabul ise
bağlayıcı olur, sözleşme kurulur ama mirasçıların iradesine bakılır.
İLAN YOLUYLA ÖDÜL SÖZÜ VERME
Bir işin yapılması karşılığında ödül sözü verileceğinin kamuya bildirilmesidir. ALENİ ÖDÜL
VAADİ veya ÖDÜLLÜ YARIŞMA VAADİ şeklinde olabilir. Tek taraflı hukuki işlemle borç
ilişkisi kurulmasına örnek teşkil eder. Bu sözü veren kişinin elbette hukuki işlem ehliyeti
olmalıdır.
Temel unsurları
• Bir sonucun gerçekleşmesi karşılığında olmalı
• Kamuya yöneltilmeli15
• İlan yoluyla yapılmalı
• Sonucun gerçekleşmesi karşılığında ödül verilmeli.
à Ödül sözü veren kişi sonucun gerçekleşmesinden önce ödül sözünden cayarsa veya
sonucun gerçekleşmesini engellerse DÜRÜSTLÜK KURALLARINA uygun olarak
GİDERLERİ ödemek zorundadır. Ancak giderler toplamı ödülün toplam değerinden fazla
olamaz! Ödül sözü veren, giderlerin ödenmesini isteyenlerin sonucu gerçekleştiremeyecek
olduklarını İSPATLARSA giderleri ödemekten kurtulur.
**
SÖZLEŞMENİN GEÇERLİLİK ŞARTLARI
1. EHLİYET
• Tam fiil ehliyeti gerekir.
• Sözleşme kurulduğu ANDA ayırtım gücü, erginlik, kısıtlı olmama şartları gerekir.
• Tüzel kişiler bu hakkı zorunlu organları ile kullanabilir.
• Yaptırımı butlandır.
2. KARŞILIKLI VE BİRBİRİNE UYUMLU İRADE AÇIKLAMASI
• Öneri ve kabulde bahsi geçen koşullar.
3. HUKUKA VE AHLAKA AYKIRI OLMAMALIDIR
• Sözleşmenin konusu emredici hukuk kurallarına, genel ahlaka, kişilik haklarına ve
kamu düzenine aykırı olmamalıdır. Ayrıca muvazaalı da olmamalıdır.
• Yaptırımı butlandır.
4. OBJEKTİF İMKANSIZLIK OLMAMALI
• Sözleşme yapıldığı anda yani başlangıçta sözleşmenin konusu imkansız olmamalıdır.
• Sonraki imkansızlık (sübjektif imkansızlık) ileride görülecektir.
5. ŞEKLE AYKIRI OLMAMALIDIR
• Kural Borçlar Hukukunda şekilsizliktir, yani sözleşmeler kural olarak şekle tabi
değildir.16
SÖZLEŞMELERDE ŞEKİL ÇEŞİTLERİ
• KAYNAĞINA GÖRE
1. Yasal şekil:
§ Kanunun aradığı şekil. (Alacağın devri, taşınmaz satışı, motorlu taşıt
satışı, miras sözleşmesi vb.)
2. İradi şekil:
§ Tarafların belirlediği şekil. (Kira sözleşmesi gibi)
• FONKSİYONUNA GÖRE
1. Geçerlilik şekli:
§ Hukuksal işlemin geçerli bir şekilde doğması için aranan şekil.
§ İşlemde sonradan yapılacak esaslı değişikliklerde aynı şekle tabi olur.
Esaslı olmayan değişiklikler farklı şekillerde yapılabilir.
2. İspat şekli:
§ Bir hukuki işlemin sadece ispat için belirli bir şekilde yapılması.
§ Kural belge ile ispattır. Belge düzenlenmiş olmasa bile her türlü delille
ispat edilebilir.

 

SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ

[wp_ad_camp_5]

sonraki sayfadan devam ediniz

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.