UYGUR TÜRKÇESİ
UYGUR YAZI SİSTEMİ
Uygurcada Türkçenin 8 ünlüsü, Arap alfabesindeki ünlülerle söyleyecek olursak elif, vav, ye harfleri ile yazılır. Söz başı /a/ ünlüsü elif + elif (çoğunlukla tek elif); /e/ ünlüsü ise tek elif; /o/, /u/ ünlüleri elif + vav; /ö/, /ü/ ünlüleri elif + vav + ye (çoğu zaman elif + vav) ile ya-zılır. Köktürk alfabesinde kalın ve ince ünlüler yazıdan ayırt edilmezdi, fakat ünlüler ko-nusundaki bu eksiklik, ünsüzler konusunda ince ve kalın ünlülerle ayrı ses işaretleriyle be-lirtilen ünsüzlerle giderilmişti.
Uygur alfabesi her ne kadar Soğd alfabesi kökenli ise de bazı ünlülerin gösterilmesi ba-kımından Soğd yazısı ile Uygur yazısı arasında fark vardır. Soğd yazısında söz içi ünlüleri çoğu kez söz başı ünlüleri gibi elif’li yazıldığı hâlde Uygur yazısında bir tür tasarrufa gidil-miş ve yuvarlak ünlüler (/o/, /ö/, /u/, /ü/) bir vav ile, /ı/, /i/ ünlüleri de sadece ye ile göste-rilmiştir. Yalnız, Uygur yazısında et’öz “vücut” (et + öz) birleşik sözcüğünde, ikinci sözde-ki söz başı yuvarlak ünlüsü (/ö/), elif + vav + ye ile yazılmıştır. Uygur alfabesi aslen 14 harften ibarettir, fakat okunaklı ancak dört-beş harfi ta-nımlayabiliyoruz. Diğerleri hep bu dört-beş harften oluşmuştur. Bazı tek harfler o kadar çok sesi ifade eder ki bunlara müstakil harf denemez. Örneğin, tek bir harfin a, z, n, bazen r okunması gibi. /b/ ile /p/, /ç/ ile /c/, /j/ ile /z/ ve /k/ ile /g/ sesleri için sadece bi-rer harf vardır. Kalın (art) /k/ ünsüzü, bazı yazmalarda kalın /g/ için kullanılan harfin üze-rine iki nokta konulmak suretiyle ayırt edilse de buna her zaman uyulmaz, bu iki ses aynı şekilde yazılır. Yine hırıltılı /ħ/ ile kalın /g/ ve kalın /k/ seslerinin çoğu zaman ayırt edi-ci şekilde yazılmadıkları görülür. /s/ ve /ş/ de aynı şekilde yazılan seslerdir. Kısacası, Uy-gur alfabesindeki ünsüz işaretleri Türkçe için son derece yetersizdir. Harflerin bu kadar güç okunmasına rağmen bu yazının bunca uzun zaman yaşayabilmesi, taşıdığı kültü-rün yüksekliğini ispat eder.
Uygur Alfabesinin Çözümü: F. W. K. Müller, kazılarda bulunan metin lerdeki Uygur alfa besini ve diğer alfabeleri çözerek 1898-1914 yılları arası Doğu Türkistan’da yapılan kazılardan elde edi len yazmaların çoğunun Türkçe, yani -o dönemin Türkçe-si- Uygur Türkçesi oldu ğunu meydana çıkarır. Müller, Uygur harfli yazmaları Moğol yazısının yardımıy la çöz-müştür, çünkü Moğollar, Uygur yazısını tâ Cengiz za-manında benimsemiş bulunuyorlardı. Prof. Müller, bir Sanskritist, Sinolog, aynı zaman-da İndo germanist ve arkeologtur. Taharca ile de meş-gul olmuştur. Turfan hafriyatlarının tasnifinde onun da büyük hizmetleri vardır. Turfan ve çevresindeki kazı-lar Tohar, Soğd, Çin ve Sanskrit dillerine ait belgeleri de kapsı yordu. İşte, Müller bun ların hepsinden yararlanmıştır. Kısacası, Müller diğer Budist metinlerle ve bilhassa Türkçeden daha fazla işlenmiş olan Çin Budist metinle-rini de bir uzman eliyle kullan mış ve Uygur alfabesiyle yazılmış Uygurca metinleri çöz-mede çok başarılı olmuştur.
İlk Uygurca Çalışmalar Uygurca metinlerin ele alındığı ilk yayın, Uigurica’dır. Bu yayını gerçekleştiren kişi de Müller’dir. 1908’de Müller’in yayına hazırladığı Uigurica I ve 1911’de yayımladığı Uigurica II’de Uygurca metinlerin kenarında Çinceleri de yer almaktadır. Bunlar dil ince-lemeleri bakımından çok önemli eserlerdir. Bu yayınlar başlangıç döneminin araştır-ması olduğu için bazı transkripsiyon hataları içerse de, bugüne kadar hiçbir bakımdan önemini kaybetmemiş olan çalışmalardır. Bunların ardından 1919’da Uigurica III’ü de çıkarmış Müller’in ölümünden sonra 1931’de onun bıraktığı materyallerden A. v. Gabain Uigurica IV’ü yayımlamıştır.
Müller ile aynı yıllarda A. von Le Coq, Mani yazmaları üzerinde çalışmıştır. Le Coq, Manichaica I’i, 1911’de; Manichaica II’yi, 1919’da; Manichaica III’ü, 1922’de Prusya Akademisi yayınları arasında yayımlamıştır. V. Bang ve öğrencisi A. von Gabain’in birlikte çıkardıkları bir başka süreli yayın daha vardır: Türkische Turfan-Texte (TTT). Bu yayının ilk altı sayısı Bang ve Gabain’e ait olup bu yayınlarda beş ayrı metin araştırması ve bir indeks bulunmaktadır (TTT I, 1929; TTT II, 1929; TTT III 1930;.TTT IV, 1930; TTT V, 1931; TTT VI, 1934). 1959’da son sayısı yani 10. sayısı çıkan bu dergi Berliner Turfantexte (BTT) adı ile devam etmiştir. Günümüzde hâla çıkan BTT’nin ilk sayısını 1971’de G. Hazai ve P. Zieme yayımlamışlardır (O. F. Sertkaya, “Turfan Metinleri ve Yapılan Yayımları”, Türkiyat Mecmuası XIX, İstanbul 1980).
UYGURCADA y VE n AĞZI
Orhun ve Uygur Türkçelerini, Eski Türkçe (Alttürkische) adı altında değerlendiren Gaba-in, yazmış olduğu gramerinde (Alttürkische Grammatik, Leipzig, 1941), “Uygurca” kavramını açıklarken bu yazı dili içerisinde, başta Uygurlar olmak üzere beş boyun ağız özel-liklerinin görüldüğünü söyler, fakat bu boyların hangileri olduğunu belirtmez. Bu konuda sadece “Ağız Ayrılık ları” konusunda, n ve y ağzından bahseder. Buradaki n ve y sesleri, Orhun Türkçesinde /ń/ (n͡y, palatal n) birleşik sesidir. koń “koyun” KT D12, BK D11; ańıg “kötü, fena” T 34 sözcükleri Orhun yazıtlarında bu sesin bulunduğu örnek sözlerdir. Uygurca n ağzında Orhun Türkçesindeki bu birleşik ses /ń/, y ağzında /y/’ye gelişmiştir, yani Uygurcada, Orhun Türkçesindeki koń ve ańıg sözleri, n ağzında kon ve anıg, y ağzında ise koy ve ayıg olmuştur. Budist ve Mani metinlerinin büyük kısmı y ağzı ile yazılmıştır. Mani metinlerinin çoğunluğu ise n ağzı konuşurları tarafından yazılmıştır. Uygurca yazmalar arasında Mani metinlerinin az sayıda olduğu göz önünde bulundurulursa y ağzı konuşurlarının üstün-lüğü ortaya çıkar. İki ağız arasındaki farklılık bu seslerden ibaret değildir. n ağzında yazılmış bir Mani metninde karşımıza çıkacak en önemli farklılık, bağlama ünlüsü olarak ve bazı sözlerin tabanlarında birinci hecenin dışında /ı/ ve /i/ seslerinin yerine /a/ ve /e/’nin gelmesidir. Örneğin, Orhun Türkçesinde ve y ağzı olan Uygurca da araç durum eki +(X)n’dır. Burada /ı/, /i/, /u/, /ü/ olacağını belirtmek için “X” ile gösterilen bağlama ünlüsü n ağzında +An, yani +an, +en’dir. Buna göre n ağzında aşağıdaki eklerde değiş me olmuştur: Belirtme durumu eki: +ag İyelik 1. ve 2. çoğul kişi eki: +amaz, +aŋaz Belirli geçmiş zaman 1. tekil kişi: -t+am 1. ve 2. çoğul kişi emir eki: -alam, -aŋ Addan sıfat yapım eki: +lag Zarf-fiil eki: -ap Ayrıca Mani metinlerinde tapıġ “hürmet, hizmet, huzur” tapaġ; sarsıġ “kaba” sarsaġ; yalıŋ “yalın, çıplak” yalaŋ; tarıġ “ekin, darı” taraġ; balıḳ “balık; şehir” balaḳ olmuştur.
UYGURCA YAZILI METİNLER Koço Uygur Kağanlığı zamanında İpek Yolu üzerindeki Hami, Koço ve Beşbalık’a yerleşen, kervan yollarından alınan vergilerle refah düzeylerini artıran Uygurlar, inandıkları Budizme, Maniheizme, Hıristiyanlığa ait eserleri kendi dillerine çevirmişlerdir. Çoğunluğunu Budist ve Maniheist Uygurların verdiği bu eserler Soğdça, Çince, Toharca, Sanskritçe ve Tibetçeden çevrilmiştir.
Uygurca Yazmaların Keşfi 19. yüzyılın sonlarında Orhun ve Yenisey vadisinde Orhun yazıtları bulunup 1893’te V. Thomsen tarafından okunduktan sonra Batı bilim dünyasında Türkoloji araştırmalarına ilgi birdenbire artmış, Türklerden kalan daha başka yazılı belgeleri ele geçirmek için bilim kuruluşları Doğu Türkistan’a seferler düzenlemeye başlamıştır. 1889’den Birinci Dünya Savaşı’na kadar süren bu araştırma gezilerine Fin, Rus, İngiliz, Alman, Fransız, Japon, İsveçli ve Çinli bilim adamları katılmışlardır. Doğu Türkistan’a yapılan araştırma gezilerinin ilki Ruslar tarafından gerçekleştirilmiştir. İlk Rus heyeti, G. E. Grumm-Grjimaylo ve M. V. Pevtsov başkanlığında 1889-1890 yıllarında düzenlenmiştir. 1898 yılında Rus arkeologlarından Klementz Turfan yöresinde araştırmalar yapmıştır. Daha sonraki (1909-1910 ve 1914-1915) Rus araştırma heyetlerinin başkanlığında S. S. Oldenburg bulunmuştur. S. E. Malov da 1909-1910 ve 1913-1914 yılları arasında bu bölgede yaptığı araştırmalarda önemli yazmalar elde etmiştir.
UYGUR EDEBİYATI
Budist Uygur Edebiyatı Budist Uygur yazılı belgelerinin büyük bölümü Çinçe, Tibetçe, Toharca, Soğdça ve Sanskritçeden yapılmış çevirilerdir. Bu nedenle bugün Türkologlar arasında, Uygur yazılı ürünlerinin özgün nitelikli olmadığını düşünenler de vardır. Ancak çeviri olan bu eserlerde çoğu kez genişletme ve eklemelere gidilmiş, böylelikle metnin daha iyi anlaşılır duruma getirilmesine çalışılmıştır. Çeviri eserlerin yanında az sayıda özgün (telif) eser de vardır. Eldeki çeviri eserlerin büyük kısmı Çince’den yapılmış olanlardır. Hangi dilden çevrildiği bilinmeyen metinler de vardır.
Budist Uygurlardan kalan Buda ve Boddhisavattların başından geçen olayları anla-tan avadana ve jataka öyküleri daha çok, rahip olmamakla birlikte Budizmi kabul eden halk topluluklarına dinsel çoşku vermek için yazılmıştır. Cemaat toplantılarında rahiplerin halka okuduğu bu öyküler, çoğu zaman sutralar (Buda’nın vaazları) içine yerleştiril-miştir. Özellikle Budist Uygur edebiyatı, hem manzum hem de düzyazı şeklinde düzenlenmiş zengin sayılabilecek bir jataka külliyatına sahiptir. Öykülerde anlatım son derece açık ve canlıdır.
Toharcadan genişletmelerle Uygurcaya çevrilen Maitrisimit, bu şekilde körünç “görülecek şey, sahne eseri” olarak yazılmıştır. Maitrisimit’in bir kısmı Buda’nın hayatını an-lattığından, konu bakımından avadana’ların arasına girdiği gibi, bir kısmı da onun va-azlarını içine alır, yani sutra’lara aittir. Budanın dinî temsil kademelerini, dinini yükselt-mek ve tanıtmak için yaptığı hareketleri anlatır. Sonunda günahkârlar, cehennem azabı çekerler, Maitreya (ileride gelecek olan Buda) vasıtası ile kurtulurlar. Karşılıklı konuşma hâlinde yazılan bu kitap yukarıda sözü edilen körünç başlıkları ile ilk temsilî eserlerden biri olduğu kanaatini vermektedir. Eser, 27 bölümden (ülüş), bir giriş (yükünç) ve 28 fasıldan ibarettir. Berlin Akademisinde A. von Gabain tarafından 1959’da bulunmuş olan Maitrisimit parçaları toplanarak Wiesbaden’da R. Hartmann’ın kısa bir girişi ve A. von Gabain’in açıklamalarıyla yayımlanmıştır. Sonraki yayını ise Ş. Tekin’e aittir (Uygurca Metinler II. Maitrisimit, Ankara 1976). Ayrıca başka Uygur metinlerinde körünçlük ‘üzerinde gösteri yapılan yüksek yer, sahne’, körünççi ‘seyirci’, körünçlemek ‘seyretmek’ gibi sözcüklerin geçmesi Uygurlarda tiyatro sanatının varlığını doğrular niteliktedir. Maitrisimit gibi sahneye konulmak üzere yazılmış önemli bir eser de Kalyanamkara et Papamkara (İyi Dü-şünceli Prensle Kötü Düşünceli Prens) öyküsüdür. Bu eser üzerinde Fransa’da yapılan ilk iki çalışma 1914 yılına aittir. 1940’ta Hüseyin Namık Orkun, Prens Kalyanamkara et Papamkara Hikâyesinin Uygurcası (TDK Yayınları, İstan-bul 1940) adı ile çalışmasını yayımladı. J. R. Hamilton’un 1971’deki yayınından sonra bu yayının iki defa Türkiye Türkçesine çevirisi yapılmıştır. (James Russell Hamilton (Çeviren: Ece Korkut, İsmet Birkan), Budacı İyi ve Kötü Kalpli Prens Masalının Uygurcası, Türk Dil-leri Araştırmaları Dizisi, Simurg, Ankara 1998; James Russell Hamilton (Çeviren: Vedat Köken) Buddhacılığa İlişkin Uygurca El Yazması. İyi ve Kötü Prens Öyküsü, TDK Yayınla-rı, Ankara 1998). Budist Uygur sahasında Buda vaazlarını konu alan sutralar (Uygurca sudur) da yazılmıştır. Sutraların büyük çoğunluğu Uygurcaya çevrilmiştir: Nirvanasutra, Maytrisu-dur, Saddharma-pundarika sutra, Suvarnaprabhasa sutra, Amitabhasutra gibi. Bu sutralar içinde en önemlisi S. E. Malov’un 1910’da bir kısmını Sarı Uygurların ibadethanelerinde bulduğu bir kısmını da özel şahısların ellerinden aldığı Suvarnaprabhasa sutra, Uygurca adı ile Altun Yaruk’tur. Çinceden 11. yy başlarında yaşadığı sanılan, -Hsüan Tsang biyografisini de çeviren- Beş balıklı Şıngko Seli Tutung adlı bir Uygur bilgini tarafından Uygurcaya tercüme edilmiştir. Berlin koleksiyo nunda hiçbiri tam olmayan 6 yazma nın kalıntıları vardır. Leningrad’ta hiç eksiksiz bir yazması bulunmaktadır. Eser 10 kitap, 31 bölüm-den ibarettir. Bu yazma 1687 yılında kopya edilmiş olma-sına rağmen dili klâsik Uygurcadır. Bu nüsha üzerinde ilk çalışan W. Radloff olmuştur. Radloff, Malov ile birlikte, 675 sayfa tutan bu eseri, Uygur harfleri ile dizdirerek Almanca çevirisi ile yayımlamıştır (Suvarnaprabhāsa, Bibliotheca Buddhica 17 (metin), 27 (Alman ca çeviri), Petersburg 1913, 1930). Eser üzerinde çalışmış olanlar ve bugün halen çalışmalarına devam edenler sırasıyla S. E. Malov, S. Çağatay, Ş. Tekin, C. Kaya, M. Ölmez, P. Zieme ve K. Röhrborn’dur. Sutra’lar arasında geçen bir eserin adı Kuan-şi-im Pusar’dır. Aslında bu yazma büyük bir eserin Sanskrit adıyla Saddharmapundarika-Sutra’nın Uygurcası Vap hua ki atlıg nom çeçeki sudur’un 25. bölümüdür. Elimizde olan Uygurca metin Mahayana mezhebine ait bir eserin Bodhisattva Avalokitesvara başlıklı 25. bölümünün Çince’den tercümesidir ve Uygurca Metinler I (Erzurum 1960) başlığıyla Ş. Tekin tarafından işlenip yayımlanmıştır. Berlin Akademisinde 4 nüshası vardır, dördü de Turfan çevresinde bulunmuştur. Çinceden ne zaman, nerede ve kimin tarafından çevrildiği bilinmemektedir. Bir nüshası Leningrad’ta bulunmaktadır, ilk yayımı W. Radloff tarafından Rus Akademisince Uygur harfleri ile ve Almanca çevirisiyle 1911’de St. Petersburg’da yapılmıştır. Bundan başka F. W. K. Müller, Uigurica II içinde 1912’de Akademide bulunan 60 satırlık bir nüshayı yayımlamıştır. Metnin konusu put namzedinin (Boddhisatva) zor ve sıkıntılı durumda olan insanlara her yerde görünüp yardım etmesidir. Budist Türk edebiyatında Çince’den çevrilmiş uydurma (=apocryphal) sutra’lar da vardır. Sekiz Yükmek “Sekiz Yığın” adlı sutra, bu türe girmektedir. Berlin, Londra, Tokyo ve Leningrad’ta birçok yazma nüshası vardır. Bu eserin birkaç nüshası karşılaştırılarak 1934’te V. Bang, öğrencileri A. von Gabain ve G. R. Rachmati (Gabdu’r-Reşid Rahmeti)’nin hazırladıkları Türkische Turfantexte VI’da yayımlanmıştır. S. Çağatay, Türk Lehçeleri Örnekleri I (Ankara 1963)’de eserin bir kısmını ve içerdiği sözcüklerin günümüz Türkçesindeki karşılık larını vermiştir. Sekiz Yükmek üzerine 1971 yılında L. Ligeti’nin (Autour du Säkiz Yükmäk yaruk, Studia Turcia, Budapest 1971, s. 291-319) ve 1979-2000 yılları arasında J. Oda’nın (“New Fragments of the Buddhist Uighur Text Säkiz yükmäk yaruq”, Altorienta-lische Forschungen, 10, 1983, 125-142) çalışmaları olmuştur.
Budist Uygurlardan kalan en önemli ve en kapsamlı sutralar, yukarıda verdiklerimizdir. Bunların dışında daha birçok sutra ve bunlar üzerinde yapılmış pek çok çalışma vardır. Bu kitapta adı, I. Köktürk Kağanlığı anlatılırken geçen Çinli Budist rahip Hsüan Tsang (600-664)’ın biyografisini ölümünden sonra rahibin öğrencileri yazmış, 10. yy’da Altun Yaruk’un mütercimi Şıngko Seli Tutung bu biyografiyi Uygurcaya çevirmiştir. Bu biyog-rafide Hsüang Tsang’ın Doğu ve Batı Türkistan üzerinden Hindistan’a yaptığı seyahat ve Çin’e döndükten sonraki çalışmaları büyük bir yer tutmaktadır. Tek nüshası olan bu çevi-rinin parçaları Pekin, Paris ve Leningrad’ta bulunmaktadır. Türk siyaset ve kültür tarihi araştırmaları için de önemli olan bu çeviri üzerine 1935’te Gabain’den başlayarak pek çok bilim adamı tarafından bugüne dek devam eden çalışmalar yapılmıştır. (N. Togan, “Pey-gamber Zamanında Şarki ve Garbi Türkistanı Ziyaret Eden Çinli Budist Rahibi Hüen- Çang’ın Bu Ülkelerin Dini ve Siyasi Vaziyetlerine Ait …”, İslâm Tetkikleri Enstitüsü Dergi-si, C. IV, Cüz: 1-2, İstanbul Üniversitesi Yayınları, İstanbul 1964. K. Röhrborn, M. Ölmez, Xuanzangs Leben und Werk, Harrassowitz Verlag, Wiesbaden 2001). Budist Uygur edebiyatı içinde tövbe duaları da vardır. Bunlar, Budizme inanan halkın işlediği günahlardan arınması için hazırlanmış metinlerdir. Budist Uygurlara ait yazılı ürünler arasında dharani (Uyg. darnı) adı verilen büyü formüllerinin yazıldığı metinler de vardır. Uigurica II’de Çince’den çevrilmiş böyle bir metin konu edilmiştir. darnı’lar ayrıca bir öykünün içine yerleştirilmiş de olabilir.
Maniheist Uygur Edebiyatı 762’de Maniheizmin devlet dini olarak kabul edilişinden 840 yılında Uygurların Doğu Türkistan’a göç etmesine kadarki 80 yıl boyunca Maniheist Uygur edebiyatının ilk ürünlerini vermeye başladığı söylenebilir. Bozkır Uygur Kağanlığı döneminde Maniheizmin ka-bul edilişini anlatan metin Türkische Turfantexte II’de yayımlanmıştır. Maniheist Uygurlardan kalan metinler küçük boyutlu yazmalardır. Kimi kez de yazma parçası üzerine ancak birkaç sözcük yazılmıştır. Yazıların dikkatli ve titiz ellerden çıktığı gözlenir. Noktalama işaretlerinin kullanımı bakımından da Budist çevreye ait metin-lerden kolaylıkla ayırt edilebilir.
Uygurca adı İki Yıltız Nom (İki Kök Kitabı) olan metnin Mani’nin yazdığı yedi kitaptan birinin Uygurca çevirisi olduğu sanılmaktadır. Manichaica I ve III’te bu metnin parçaları yayımlanmıştır. Günah çıkartarak tövbe etmek için hazırlanmış metinler arasın da en önemlisi Huastvanift’tir. Koço ve Dunhuang çevresinde bulunan Huastvanift yazmaları, Mani ve Uygur alfabesi ile yazılmış olup bunların Soğdcadan çevrilmiş olabileceği sanılmaktadır. Eser üzerinde 1904 yılında F. W. K. Müller’in başlattığı pek çok çalışma vardır. Berlin Brandenburg Akademisi Turfan Koleksiyonunda saklanan Eski Türkçe metinlerin dijital ortama aktarılması projesi kapsamında yürütülen “Vorislamische Altturkische Texte: Elektronisches Corpus” (VATEC) projesinin 2001 yılında yapılan örnek CD’si içinde de Huastvanift metninin Uygur ve Mani harfli nüshalarından parçalar (Londra nüshasının tamamı, Berlin ve Leningrad nüshalarından parçalar ile tamamlanmış bir metin olarak) ile 51 adet Mani ve Uygur harfli fragman dijital ortama aktarılmıştır. Maniheist metinler üzerinde başlangıçta en fazla çalışma yapan, Manichaica süreli ya-yınını 1911’de başlatan A. von Le Coq olmuştur. Onun bir dizi hâlinde çıkan Manichaica (I-III) adlı süreli yayını bugün de Türkoloji tarihinde değerini korumaktadır. Daha sonra Berlin Koleksiyonunda bulunan Maniheist çevreden kalmış bütün metin parçaları P. Zie-me tarafından işlenmiştir. (Manichäisch-türkischä Texte (Texte, Übersetzung, Anmerkun-gen), Berliner Turfantexte V, Berlin 1976).
ORHUN VE UYGUR TÜRKÇELERİ ARASINDAKİ FARKLAR
Orhun ve Uygur Turkceleri arasındaki farklara gelince:
Uygurcada y ve n ağızlarının oluşmasına neden olan Orhun Turkcesindeki /ń/ (n͡y)
birleşik sesinin Uygurcada /y/ ve /n/’ye donuşmesi.
ańıġ “kotu, fena” KT G5, BK K4 > ayıġ, ayaġ “kotu; pek cok” Kalyanam. II.1
ķoń “koyun” KT D12, BK D11 > ḳoy Kalyanam. III.1
azķıńa “azıcık” KT D34 > azḳıya Orhun Turkcesi b- ~ (soz ici /n/, /ŋ/ olması durumunda) m- > Uygurca m-.
ben “ben” T 47, men KT G11 > men Kalyanam. V.1
buŋ T 57 > muŋ Kalyanam. XXVI.1
Orhun Turkcesi –b-, -b > Uygurca –w-, -w
sebin- “sevinmek” BK D2 > sew- Kalyanam. VI.4 (krş. sewig, sewin-, sewinc)
sab “soz, haber” KT G7, BK K6 > saw Kalyanam. XV.7
sub “su; ırmak” KT D27, BK D22 > suw Kalyanam. XVII.4
Orhun Turkcesinde gelecek zaman cekimi -DAcI, -cI ve -sIK ekleri ile yapılırken
Uygurcada bu zamanın cekiminde diğer eklerin yanı sıra -GAy ekinin gorulmeye başlaması iki yazı dili arasındaki morfolojik farklardan biridir. -GAy eki, Kokturk harfleriyle yazılmış olan Uygurca Irk Bitig adlı kitapta da gecmektedir.
Ad durum eklerinden, cıkma durumu eki Kokturkcede +DA iken, Uygurcada bulunma durumu ekinin yanı sıra bu ekin işlevini +DIn almıştır.
İlgi hali eki Orhun Turkcesinde +Iŋ / +nIŋ iken Uygurcada unlu veya unsuzle sonlanan sozlerden sonra +nIŋ’dir.
Uygur edebiyatını betimlemek
Budist Uygur Edebiyatı
Budist Uygur yazılı belgelerinin buyuk bolumu Cince, Tibetce, Toharca, Soğdca ve Sanskritceden yapılmış cevirilerdir. Ceviri eserlerin yanında az sayıda ozgun (telif) eser de vardır. Budist Uygurlardan yazma ve basma eserler kalmıştır. Budist Uygurlardan kalan Buda ve Boddhisavattların başından gecen olayları anlatan avadana ve jataka oykuleri daha cok, rahip olmamakla birlikte Budizmi kabul eden halk topluluklarına dinsel coşku vermek icin yazılmıştır. Cemaat toplantılarında rahiplerin halka okuduğu bu oykuler, coğu zaman sutralar (Buda’nın vaazları) icine yerleştirilmiştir. Toharcadan genişletmelerle Uygurcaya cevrilen Maitrisimit, bu şekilde korunc “gorulecek şey, sahne eseri” olarak yazılmıştır. Karşılıklı konuşma halinde yazılan bu kitap, korunc başlıkları ile ilk temsili eserlerden biri olduğu kanaatini vermektedir. Maitrisimit gibi sahneye konulmak uzere yazılmış onemli bir eser de Kalyanamkara et Papamkara (İyi Duşunceli Kardeşle Kotu Duşunceli Kardeş) oykusudur. Budist Uygur sahasında Buda vaazlarını konu alan sutralar (Uygurca sudur) da yazılmıştır. Bu sutralar icinde en onemlisi Suvarnaprabhasa sutra, Uygurca adı ile Altun Yaruk’tur. Sutra’lar arasında bir eserin adı Kuan-şi-im Pusar’dır. Aslında bu yazma buyuk bir eserin Sanskrit adıyla Saddharmapundarika-Sutra’nın Uygurcası Vap hua ki atlıg nom ceceki sudur’un 25. bolumudur. Budist Turk edebiyatında Cince’den cevrilmiş uydurma (=apocryphal) sutra’lar da vardır. Sekiz Yukmek “Sekiz Yığın” adlı sutra, bu ture girmektedir.
Budist Uygur edebiyatı icinde tovbe duaları da vardır. Bunlar, Budizme inanan halkın işlediği gunahlardan arınması icin hazırlanmış metinlerdir. Budist Uygurlara ait yazılı urunler arasında dharani (Uyg. darnı) adı verilen buyu formullerinin yazıldığı metinler de vardır. Budist Uygur edebiyatının coğunluğu ceviri olan eserleri, duzyazı (nesir) urunlerine ornektir. Bir de şiir (manzum) turunde ve genelde ozgun yaratı olan urunler vardır. Bu şiirlerin en onemli ozelliği on uyak (alliterasyon) bulunmasıdır. Bazılarında da on uyaktan başka son uyak ve hece olcusu gorulmektedir.
Maniheist Uygur Edebiyatı
762’de Maniheizmin devlet dini olarak kabul edilişinden 840 yılında Uygurların Doğu Turkistan’a goc etmesine kadarki 80 yıl boyunca Maniheist Uygur edebiyatının ilk urunlerini vermeye başladığı soylenebilir. Maniheist Uygurlardan kalan metinler kucuk boyutlu yazmalardır. Noktalama işaretlerinin kullanımı bakımından Budist cevreye ait metinlerden kolaylıkla ayırt edile bilir. Maniheist Uygur edebiyatının urunleri arasında oykuler, dini metinler yani Maniheistlerin uyacakları kuralları anlatan metinler ve bir Mani manastırı yonetmeliği, tovbe duaları ve ilahiler kalmıştır. Ozellikle hem on uyakla hem de son uyakla yazılmış başarılı şiir ornekleri vardır. Uygurca adı İki Yıltız Nom (İki Kok Kitabı) olan metnin Mani’nin yazdığı yedi kitaptan birinin Uygurca cevirisi olduğu sanılmaktadır. Gunah cıkartarak tovbe etmek icin hazırlanmış metinler arasında en onemlisi Huastvanift’tir. Koco ve Dunhuang cevresinde bulunan Huastvanift yazmaları, Mani ve Uygur alfabesi ile yazılmış olup bunların Soğdcadan cevrilmiş olabileceği sanılmaktadır.
Başka Metinler
Eski Turkler arasında az sayıda olmak koşuluyla Hıristiyanlığın Nesturi mezhebine inanırlar da cıkmıştır. Turfan ve cevresindeki buluntular arasında Hıristiyan Uygurlardan kalan az sayıda metin vardır. Uygurca yazılı metinler arasında hukuk belgeleri de vardı. Gokbilim, takvim, yıldız falı ve sihir ile sağlık bilgisi, fal ve muska kitapları konularında Uygurca yazılı metinler de vardır. Fal kitaplarında ise Maniheist cevrede yazılmış olduğu sanılan, Turk runik harfleriyle yazılı olan Irk Bitig “Fal Kitabı” son derece onemlidir.
Orhun ve Uygur Turkceleri arasındaki farkları acıklamak
1. Uygurcada y ve n ağızlarının oluşmasına neden olan Orhun Turkcesindeki /ń/ (n͡y) birleşik sesinin Uygurcada /y/ ve /n/’ye donuşmesi.
2. Orhun Turkcesi b- ~ (soz ici /n/, /ŋ/ olması durumunda) m- > Uygurcada m-.
3. Orhun Turkcesi -b-, -b > Uygurca -w-, -w.
4. Orhun Turkcesinde gelecek zaman cekimi -DAcI, -cI ve -sIK ekleri ile yapılırken Uygurcada bu zamanın cekiminde diğer eklerin yanı sıra -GAy ekinin gorulmeye başlaması. 5. Ad durum eklerinden, cıkma durumu eki Orhun Turkcesinde +DA iken, Uygurcada bulunma durumu ekinin yanı sıra bu ekin işlevini +DIn ekinin alması.
6. İlgi hali eki Orhun Turkcesinde +Iŋ / +nIŋ iken Uygurcada unlu veya unsuzle sonlanan sozlerden sonra +nIŋ olarak gelmesi.
Uygur Türkçesi
Metin-I
KALYANAMKARA ET PAPAMKARA
1. T’ŞX’RW ’YLYNCWK’ ’’TL’NTWRDY
taşġaru ilincuke atlanturdı
(Prensi) dışarıya gezinti yapmak uzere ata bindirmişler-
2. ’RTY P’LYX T’ŞTYN T’RYXCY L’R’X
erti balıḳ taştın tarıġcı-laraġ
di. Şehir dışında ciftcileri
3. KWYRWR ’RTY QWRWX YYRYK SWV’YW
korur erti ḳuruġ yirig suvayu
gorur idi. Kuru toprağı sulayıp
4. ’WYL YYRYK T’RYYW XWŞ QWZXWN
ol yirig tarıyu ḳuş ḳuzġun
yaş toprağı ekerlerken kuş kuzgun
5. SWQ’R YWLYYWR S’NSYZ TWYM’N
suḳar yulıyur sansız tumen
gaga vurup (canlıları gagalarıyla) cekip cıkarıyorlar, sayısız on binlerce (milyarlarca)
6. ’WYZLWK ’WYLWRWR T’RYX T’RYYW
ozlug olurur tarıġ tarıyu
canlı olduruyorlar. (Onlar bir yandan) tarla surerlerken
7. ’M’RY TYNLX L’RYX XWŞCY K’YYKCY
amarı tınlıġ-larıġ ḳuşcı keyikci
kuş avcısı, yaban avcısı,
8. P’LYXCY ’’VCY TWR CY TWZ’XCY
balıḳcı avcı tor-cı tuzaḳcı
balıkcı, avcı, torcu (ağ ile kuş avlayan), tuzakcı
Sözcük Çözümlemeleri
taş ‘dış, dışarı’ +ġaru [yon gosterme eki]
ilincu ‘gezinti, eğlence’ < il- ‘ilgi duymak’ –(i)n ‘(kendisi) ilgi lenmek’ [fiilden fiil yapım
eki, donuşluluk eki] –cu [fiilden isim yapım eki] +ke [yonelme durumu eki]
atlantur- ‘ata binmek’ < at ‘at’ +la-n ‘ata binmek’ [isimden fiil yapım eki] –tur [ettirgenlik eki] –dı erdi [belirli gecmiş zamanın hikayesi]
taş ‘dış’ +tın [cıkma durumu eki]
tarıġcı ‘ciftci’ < tarı- ‘toprağı ekip bicmek’ –ġ ‘tarım’ [fiilden isim yapım eki] +cı [isimden
isim yapım eki, meslek eki] +lar [cokluk eki] +(a)ġ [belirtme durumu eki]
ḳuruġ ‘kuru’ < kuru- ‘kurumak’ -ġ [fiilden isim yapım eki]
yir ‘yer’ +(i)g [belirtme durumu eki]
suva- ‘sulamak’ < suv ‘su’ +a [isimden fiil yapım eki] –(y)u [zarf-fiil eki]
tarı- ‘toprağı ekip bicmek’ –(y)u [zarf-fiil eki]
suḳ- ‘gagalamak’ –ar [3. tekil kişi geniş zaman eki]
yulı- ‘cekip cıkarmak, karmak’ –(y)ur [3. tekil kişi geniş zaman]
sansız ‘sayısız’ < sa- ‘hesap etmek’ –n ‘sayı’ [fiilden isim yapım eki] +sız [isimden isim
–sıfat- yapım eki, yokluk eki]
ozlug ‘ruhu olan, canlı’ < oz ‘oz, ruh’ +lug [isimden isim –sıfat- yapım eki]
olur- ‘oldurmek’ < ol- ‘olmek’ –ur [ettirgenlik eki] –ur [3. tekil kişi geniş zaman]
tarıġ ‘tarım’ < tarı- ‘ekip bicmek’ –ġ [fiilden isim yapım eki]
tınlıġ ‘nefesi olan, canlı’ < tın ‘nefes’ +lıġ [isimden isim yapım eki] +lar [cokluk eki] +(ı)
ġ [belirtme durumu eki]
keyikci ‘yabani hayvan avcısı’ < keyik ‘yabani hayvan’ +ci [isimden isim yapım eki, meslek eki]
Uygur Türkçesi
Metin-II
KALYANAMKARA ET PAPAMKARA
(İYİ DÜŞÜNCELİ PRENSLE KÖTÜ DÜŞÜNCELİ PRENS)
XII
4. ……. “NT’ ‘WYTRW
……….. anta otru
……… Bundan sonra
5. “TLX YWZLWK K’ ‘YNC’
atlıġ yuzlug-ke ince
unvanlı ve onemli kişilere şoyle
6. TYP “YTY N’CWKYN “XY
tip ayıttı necukin aġı
diyerek sordu: “(İnsan) nasıl, zenginlik
7. P’RYM X’ZX’NS’R ‘WYKWŞ PWLWR
barım ķazġansar ukuş bolur
servet kazan(mayı ister)se (dilediğinden) cok olur?”
8. “TLX L’R ‘YNC’ TYP ‘WYTWN
atlıġ-lar ince tip otun-
Unvanlı kişiler şoyle diyerek arz et-
Sözcük Çözümlemeleri
anta ‘ondan, bundan’< a ‘3. tekil kişi zamirinin cekime girmiş hali’ +n [zamir n’si] + ta
[bulunma-cıkma durumu]
atlıġ ‘tanınmış, meşhur’ < at ‘ad, şohret’ +lıġ [isimden isim yapım eki; isimleri sıfatlaştırır.]
yuzlug ‘tanınmış, onemli kişi’ < yuz ‘yuz, cehre’ +lug [isimden isim yapım eki. İsimleri
sıfatlaştırır] +ke [yonelme durumu eki]
necukin ‘nasıl, nicin’ < ne ‘ne’ + ce [eşitlik durumu eki] + ok [pekiştirme edatı] + (i)n
[arac durumu eki]
ķazġan- ‘kazanmak’ +sar [şart eki]
ukuş ‘cok’ < uk- ‘yığmak, biriktirmek’ -(u)ş [fiilden isim yapım eki]
XIII
1. TY “WYNKY ‘WYNKY X’ZX’NC XYLM’X
ti on͡gi on͡gi ķazġanc ķılmaķ
ti. Turlu turlu kazanma (yollarını)
2. “YW PYRDY L’R PYRY “YWR X’ZX’NC
ayu birdi-ler biri ayur ķazġanc
soyleyiverdiler. Biri (şoyle) der: “Kazanc
3. N’NK T’RYX T’RYM’XD’ ‘DKW YWX KYM
nen͡g tarıġ tarımaķda edgu yoķ kim konusunda tarla ekip bicmekten iyisi yoktur,
4. PYR T’RYS’R MYNK TWYM’N PWLWR
bir tarısar min͡g tumen bolur
bir ekildiğinde, milyonlarca olur.”
5. PYRY “YWR XWY YYLXY ‘YKYDS’R
biri ayur ķoy yılķı igidser
Biri (de şoyle) der ki: “Koyun ve at beslenirse,
6. YYLYNK’ “ŞYLWR P’Y PWLWR PYRY
yılın͡ga aşılur bay bolur biri
yıldan yıla sayıları artar, (kişi) zengin olur”. Bir (diğer)i
7. “YWR ‘WYNKTWN KYDYN S’TYX’
ayur on͡gtun kidin satıġķa
soyler: “Doğuya ve batıya mal satmaya
Sözcük Çözümlemeleri
on͡gi ‘ayrı, başka, farklı’ < on͡g ‘on, dış’ +i [kalıplaşmış 3. tekil kişi iyelik eki]
ay- ‘soylemek’ -ur [geniş zaman eki]
igid- ‘yetiştirmek, beslemek’ < ig- ‘eğmek’-(i)d [fiilden fiil yapım eki: pekiştirme gorevindedir]
-ser [şart eki]
yılın͡ga ‘her yıl’ < yıl ‘yıl’ +ı [3. tekil kişi iyelik eki] +n͡ga [yonelme durumu eki]
kidin ‘batı’ < ki ‘geri, arka’; (krş.: Turkiye Turkcesi geri<Eski Anadolu Turkcesi giru<
Eski Turkce kiru) +din [cıkma durumu eki: bk. 2. Unite Orhun ve Uygur Turkceleri Arasındaki Farklar-6.]
Uygur Türkçesi
Metin-III
KALYANAMKARA ET PAPAMKARA
(İYİ DÜŞÜNCELİ PRENSLE KÖTÜ DÜŞÜNCELİ PRENS)
XXVII
1. ‘ WLWŞ P’RC’ TYKYN ‘WYCWN
uluş barca tigin ucun
ulus, hep birlikte prens icin
2. PWS’NWR YM’ X’N ‘YNC’
busanur yime ķan ince
kederlenir. Yine han şoyle
3. TYP YRLX Q’DY TYDW ‘WM’DYM
tip yarlıġ-ķadı tıdu umadım diyerek buyurdu: ‘‘Engellemeye gucum yetmedi.
4. ‘RKYM TWYK’M’DY ‘RKSYZ ‘YDWR
erkim tukemedi erksiz ıdur
kudretim yetmedi. İstemeksizin yolluyor-
5. MN “MTY SYZ X’T’XL’NYNK
men amtı siz ķataġlanın͡g
um. Şimdi siz zahmete katlanın,
6. PYRL’ P’RYNK P’RYNK YYRCY
birle barın͡g barın͡g yirci
beraber gidin. Gidin, kılavuz
7. PWLWNK TYP YRLQ’DY “VYCX’
bolun͡g tip yarlıġķadı avıcķa
olun’’ diye konuştu. Yaşlı adamı
8. Q’M’X T’PL’MYŞ ‘WYCWN YYRCY
ķamaġ taplamış ucun yirci
herkes uygun gorduğu icin kılavuz
Sözcük Çözümlemeleri
bar ‘var, mevcut’+ca [eşitlik durumu eki]
tıd- ‘engellemek’-u u- ‘muktedir olmak’ [yardımcı fiili zarf-fiil eki ile asıl fiile bağlanmış birleşik fiil cekimi] -ma [olumsuzluk eki] -dım [1. tekil kişi belirli gecmiş zaman eki]
ıd- ‘gondermek’ < ı- ‘gondermek’ -d [fiilden fiil yapım eki; pekiştirme gorevini gorur]
-ur [geniş zaman eki] -men [1. tekil kişi eki]
ķat(a)ġ ‘katı, sert’< ķat- ‘katılaşmak; daralmak’ -(a)ġ [fiilden isim yapım eki] +la-
[isimden fiil yapım eki]-n [donuşluluk eki] -(ı)n͡g [2. coğul kişi emir eki]
Uygur Türkçesi
Metin-IV
UYGURCA HUKUK VESİKALARI’NDAN
Vasiyetname
1. kusku yıl sekiz-inc ay sekiz yigirmike
Sıcan yılı, sekizinci ayın on sekizinde,
2. men tuşimi aġır igke tegmiş-ke
ben Tuşimi ağır hastalığa tutulduğum icin,
3. edgu ayıġ bolġay men tip kişim
iyi (veya) fena olacağım diye, karım
4. sılan͡g-ḳa bitig ḳodtum minte
Sılan͡g’a vasiyetname bıraktım. Benden
5. kin er-ke beg-ke tegmetin evim-
sonra başka bir kimse ile evlenmeden, evimi
6. ni tutup oġlum altmış ḳay-a-nı
idare edip, oğlum Altmış-Kaya’nın
7. asrap yorız-un oġlum ḳosan͡g esen
terbiyesi ile meşgul olsun. Oğullarım Kosang, Esen-
8. ḳay-a olar ogey anamız bizke
Kaya, onlar uvey annemiz bize
9. tegir alır biz tip almaz-un ḳatıl-
aittir, alacağız diye, mudahalede bulun-
10. maz-un-lar apam birok alır biz
masınlar. Eğer alacağız diye,
11. tip camlasar-lar uluġ suu-ke
dava ederlerse, buyuk orduya (?)
12. bir altun yastuḳ oġlan tigit-
bir altın yastık, şehzadelere
13. lerke birer kumuş yastuḳ
birer gumuş yastık,
14. icgeru aġılıḳ-ḳa bir yastuḳ
ic hazineye bir yastık,
15. icgeru aġılıḳ-ḳa bir at birip
ic hazineye bir at verip,
16. aġır ḳıyınḳa tegip soz-leri
ağır cezaya carptırılsın (ve) sozleri
17. yorımaz-un bu bitig-ni sutz-a
gecmesin. Bu vasiyetnameyi Sutz-a
18. ked ḳay-a tutun͡g tukel-e kimtsu
Ked-Kaya Tutung, Tukele ve Kimtsu
19. başlap ḳuvraġ tavġac yeke ikici
başta olmak uzere, cemaat (ile) Tavgac-Yeke (ve) İkici
20. başlap bodun ḳadaşlarım asan-a
başta olmak uzere, halk ve yakınlarımdan Asana,
21. olar uskinde birtim tanuḳ in͡ge
onlar huzurunda verdim. Şahit İnge,
22. tanuḳ ḳara toyın bu tamġa menin͡g ol
şahit Kara Toyın. Bu damga benimdir.
23. men ḳaysın ayıtıp bitidim
Ben Kaysın sorup yazdım.
24. bu tamġa men tavġac yeke-nin͡g ol
Bu damga ben Tavgac-Yeke’nindir.
25. bu tamġa men asan-a-nın͡g ol
Bu damga ben Asana’nındır.
Metinde Geçen Sözcüklerin Çözümlemeleri
sekiz ‘sekiz’ +(i)nc [sıra sayı sıfatı yapım eki]
sekiz yegirmi ‘on sekiz’ +ke [yonelme durum eki]
ig ‘hastalık’ +ke [yonelme durumu eki]
teg- ‘yakalanmak, tutulmak’ –miş [gecmiş zaman sıfat-fiil eki] +ke [yonelme durum eki]
bol- ‘olmak’ –ġay men [1. tekil kişi gelecek zaman]
kişi ‘karı, eş, zevce’ +m [1. tekil kişi iyelik eki]
bitig ‘yazılı kağıt, vasiyetname’ < biti- ‘< Cince. yazmak’ –g [fiilden isim yapım eki]
ḳod- ‘koymak, bırakmak’ < ḳo- ‘koymak’ –d [fiilden fiil yapım eki] –tum [1. tekil kişi
belirli gecmiş zaman]
min ‘ben’ +te [bulunma-cıkma durumu eki]
teg- ‘değmek, paya duşmek’ –metin [olumsuz zarf-fiil]
ev ‘ev’ +(i)m [1.tekil kişi iyelik eki] +ni [belirtme durumu eki]
asra- ‘terbiye etmek’ –p [zarf-fiil eki]
yorı- ‘ilerlemek’ –zun [3. tekil kişi emir eki]
ana ‘anne’ +mız [1. coğul kişi iyelik eki]
teg- ‘değmek; paya duşmek’ –ir [3. tekil kişi geniş zaman eki]
al- ‘almak’ –ır biz [1. coğul kişi geniş zaman]
camla- ‘dava etmek’ –sarlar [3. coğul kişi şart eki]
tigin ‘prens’ +t [cokluk eki: /n/ ile sonlanan isimlerden sonra Mo ğolca +t cokluk eki
ulanırsa sondaki ses duşer ve tigit olur. Ancak bu ek zamanla ilk fonksiyondaki kullanımının
dışına cıka rak bir yapım eki gorevini ustlenmiştir. Boyle olduğuna tanık ola rak, cokluk eki almış şekliyle tigit sozu uzerine cokluk eki gelme si gosterilebilir. Aynı eren ve oğlan
sozcukleri gibi.] +ler [cokluk eki] +ke [yonelme durumu eki]
birer ‘birer’ < bir ‘bir (1)’ +er [uleştirme sayı sıfatı eki]
aġılıḳ ‘hazine’ < aġı ‘hazineye konulan değerli şey’ +lıḳ [isimden isim yapım eki]
ḳıyın ‘~ ḳın: işkence, ceza’ +ḳa [yonelme durumu eki]
başla- ‘başta olmak, baş olmak’ < baş ‘baş’ +la [isimden fiil yapım eki] –p [zarf-fiil eki]
ḳadaş ‘yakın olan kimse’ < *ḳa ‘aile’ +daş [isimden isim yapım eki]
ḳuvraġ ‘cemaat, topluluk’ < *ḳubra- ‘toplanmak’ –ġ [fiilden isim yapım eki]
usk ‘ust’ +i [3.tekil kişi iyelik eki] +n [zamir n’si] +de [bulunma-cıkma durumu eki]
tanuḳ ‘tanık, şahit’ < tanu- ‘tanımak, şahit olmak’ -ḳ [fiilden isim yapım ek
İLK TÜRK LİRİK ŞİİRİ
İlk Turk şairi olarak bilinen Aprın Cor Tigin’in Turk lirik şiirinin ilk ve en eski orneği olarak gosterilen aşk konulu bir şiiri vardır (R. Rahmeti Arat, “Edebiyatımızda İlk Lirik Şiir”,
Turk Yurdu, 50. yıl, S. 284, Mayıs 1960, s. 37-38). Bu şiir Maniheist yazmalar arasındadır
ve Aprın Cor Tigin’in bu şiiriyle aynı yaprakta bulunur. Şairin adı şiirin sonundaki tukedi aprın cor tigin kugi “Bitti Aprın Cor Tigin’in şiiri” ifadesinde belirtilir. Mani icin yazılmış bir ovgudur. Soz konusu fragman uzerinde ilk olarak A. von Le Coq calışmış ve metin 1919 yılında yayımlanmıştır (Turkische Manihaica aus Chotscho, II, APAW, Phil.-hist.
Kl. Nr. 3, 1919, s. 7-8). Ayrıca aşağıya aldığımız lirik şiiri Reşid Rahmeti Arat, Eski Turk Şiiri kitabında da değerlendirmiş ve buradaki değerlendirmenin uzerine Şinasi Tekin de
1966’da bir yazı yazmıştır (Reşid Rahmeti Arat, Eski Turk Şiiri, Turk Tarih Kurumu Yayınlarından, VII. Seri-No. 45, Turk Tarih Kurumu Basımevi-Ankara 1965. XXIII, 506s.; Reşid Rahmeti Arat İcin, Turk Kulturunu Araştırma Enstitusu Yayınları: 19, Ankara 1966).
Metinde Geçen Sözcüklerin Çözümlemeleri
adıncıġ ‘fevkalade, seckin’ < *ad- ‘ayırmak, değişmek’ –(ı)n [fiilden isim yapım eki] –cıġ [<
-sıġ [isimden isim yapım eki, sıfat yapım eki]
amraḳ ‘sevgili’ < amra- ‘sevmek, hoşa gitmek’ -ḳ [fiilden isim yapım eki]
ozkiye ‘cancağız’ < oz ‘kendi’ +kiye [isimden isim yapım eki, kucultme eki] +m [1.te-
kil kişi iyelik eki]
ḳasıncıġ ‘yavuklu’ +(ı)m [1. tekil kişi iyelik eki] +(ı)n [belirtme durumu eki]
o- ‘duşunmek’ –(y)u [zarf-fiil eki]
ḳadġur- ‘kaygılanmak’ –ar men [1. tekil kişi geniş zaman]
ḳadġur- ‘kaygılanmak’ -duḳ [gecmiş zaman sıfat-fiil eki] +ca [eşitlik durumu eki]
ḳaş ‘kaş’ +ı [3. tekil kişi iyelik eki]
kortle ‘guzel’ +m [1.tekil kişi iyelik eki]
kavışıġsa- ‘kavuşmak istemek’ < kavış- ‘kavuşmak’ –(ı)ġ ‘kavuşma’ [fiilden isim yapım
eki] +sa [isimden fiil yapım eki] –(y)ur men [1. tekil kişi geniş zaman]
amraḳ ‘sevgili’ < amra- ‘sevmek’ -ḳ [fiilden isim yapım eki] +(ı)m [1.tekil kişi iyelik eki]
+(ı)n [belirtme durumu eki]
o- ‘duşunmek’ -(y)ur men [1.tekil kişi geniş zaman]
evir- ‘evirmek, cevirmek’ –ur men [1.tekil kişi geniş zaman]
opugse- ‘opmek istemek’ < op- ‘opmek’ –(u)g ‘opme’ [fiilden isim yapım eki] +se [isimden
fiil yapım eki] -(y)ur men [1. tekil kişi geniş zaman]
bar- ‘varmak, gitmek’ –ayın [1.tekil kişi emir eki]
ti- ‘demek’ –ser [3. tekil kişi şart eki]
bar- ‘varmak, gitmek’ –u [‘yapabilmek’ anlamındaki u- yardımcı fiilinin asıl fiile zarf-
fiil ekiyle bağlandığı birleşik fiil] –maz men [1. tekil kişi geniş zamanın olumsuzu]
baġırsaḳ ‘merhametli’ +(ı)m [1.tekil kişi iyelik eki]
kir- ‘girmek’ –eyin [1. tekil kişi emir eki]
kicigkiye ‘kucucuk’ < kicig ‘kucuk’ +kiye [isimden isim yapım eki] +m [1. tekil kişi iyelik eki]
yıdlıġ ‘(guzel) kokulu’ < yıd ‘koku’ +lıġ [isimden sıfat yapım eki] +(ı)m [1.tekil kişi iyelik eki]
yaru- ‘aydınlanmak, parlamak’ -ḳ ‘nurlu’ [fiilden isim yapım eki]
yarlıḳa- ‘buyurmak’ < yar- ‘hukum vermek’ –(ı)l ‘hukum verilmek’ [edilgenlik eki] –(ı)
ġ ‘hukum, karar’ [fiilden isim yapım eki] +ḳa [isimden fiil yapım eki: > yarlıḳa-, yarlıġḳa-]
–zun [3. tekil kişi emir eki]
yaḳış- ‘yaklaşmak’ –(ı)pan [zarf-fiil eki]
adrıl- ‘ayrılmak’ < *ad- ‘ayrı olmak’ -(ı)r ‘ayırmak’ [ettirgenlik eki] –(ı)l [edilgenlik eki:
orta hece duşmesiyle adrıl-] –ma [olumsuzluk eki] –lım [1. coğul kişi emir eki, unluden
sonra –(y) AlIm yerine]
koz ‘goz’ +i [3. tekil iyelik eki]
ḳara ‘kara’ +m [1. tekil kişi iyelik eki]
kuluşug ‘karşılıklı guluş’ < kul- ‘gulmek’ –(u)ş ‘guluşmek’ [işteşlik eki] –(u)g [fiilden
isim yapım eki] +(i)n [arac durumu eki]
olur- ‘oturmak’ –alım [1. coğul kişi emir eki]
[wp_ad_camp_2]
İlk yorum yapan olun