Kpss Tarih Defterim Konu Özetleri

KURTULUŞ SAVAŞI HAZIRLIK DÖNEMİ
Mustafa Kemal, Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandığı gün Yıldırım Orduları Grup Komutanı olarak Adana’da idi. İmzalanınca Harbiye Nazırlığı bünyesinde İstanbul’a gitti. İstanbul’da, Ahmet Tevfik Paşa Hükümetine karşı, Ali Fethi Bey’in Hürriyetperver Avam Fırkasına üye oldu ardından beraber Minber Gazetesi’ni çıkartmaya başladılar. Mustafa Kemal kurtuluşun, Türk halkının bölgesel olarak başlattığı direniş hareketinin tek elden yönetilerek millet ile topyekûn mücadeleye girilerek gerçekleşeceğini düşünüyordu. Bu yüzden İstanbul’da Meclis-i Mebusan üyeleriyle görüşmeler yaptı, Erkan-ı Harbiye’de etkili olmaya çalıştı, Savaş bakanı olmaya çalıştı ancak destek görmeyince Ya İstiklal Ya Ölüm parolasını gerçekleştirmek için Anadolu’ya gitmeye karar verdi.
1) Mustafa Kemal’in Samsun’a Çıkışı
Mustafa Kemal, Anadolu’ya gitmek için bir yol aradığı sırada, Karadeniz’de Pontus Rum çetelerinin Türk-Müslüman halka saldırıları artmıştı. İtilaflar ise bölgede asayiş sağlanmazsa Mondros gereği bölgeyi işgal edeceklerini bildirip hükümete baskı yaptılar. Mustafa Kemal ise iktidara yeni gelen Damat Ferit Paşa ve padişah Vahdettin ile görüşmeler yaparak 9. Ordu Müfettişi olarak atandı. Bu görevin Mustafa Kemal’e verilmesinde: – İttihat ve Terakki’ye karşı olması – Türk ordusunun Alman denetimine verilmesine karşı olması ile vatanseverliğini ortaya koyması – Padişahın Almanya gezisinde yanında, tanıdığı biri olması ve savaşmanın sakıncalarından bahsetmesi – 1. Dünya Savaşı’nda verilen görevlerin tamamını layıkıyla yerine getirmesi – İstanbul’dan uzaklaştırılmak istenmesi
9. Ordu Müfettişliğinin yetki alanı: Kastamonu, Samsun, Trabzon, Sivas, Erzurum, Van, Bitlis, Diyarbakır ve Ankara. Merkezi ise: Erzurum
Mustafa Kemal’in 9. Ordu Müfettişi olarak görevleri: – Bölgede güvenliği sağlamak – Bölgedeki orduları terhis etmek – Halkın elindeki silah ve cephaneleri toplamak – Halka silah ve cephane dağıtan ve işgallere direnen kuruluşları kapatmak – Bölgede karışıklık çıkaranları cezalandırmak
Mustafa Kemal 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan Bandırma Vapuru ile ayrılmış 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmıştır. Böylece; – Mustafa Kemal Milli Mücadele’yi başlatmıştır. – Ya İstiklal Ya Ölüm parolasını benimsemiştir.
Mustafa Kemal Samsun’a çıktığında: İngiliz mandasını isteyenler, Amerikan mandasını isteyenler, Bölgesel kurtuluş mücadelesini savunanlar olarak 3 farklı görüşle karşılaşmıştır. Mustafa Kemal ‘Milli egemenliğe dayalı tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak’ amacını taşıyordu.
2) Samsun Raporu (22 Mayıs 1919)
Mustafa Kemal’in 22 Mayıs 1919’da İstanbul’a gönderdiği rapordur. – Bölgedeki karışıklıklara Türklerin sebep olmamıştır, olayların gerçek sorumlusu Rumlar’ dır. – Yunanlıların İzmir’i işgal etmesi haksızlıktır, İşgal kabul edilemez, İşgal protesto edilmelidir. – Türk Milleti, Milli bağımsızlık düşüncesini ve Türk Milliyetçiliğini kabul etmiştir, Gerçekleştirmek için çalışacaktır.
Samsun Raporu’nun Önemi
– Milli Mücadele’nin İlk Yazılı Belgesidir.
– Mustafa Kemal ile İstanbul Hükümetinin ilk görüş ayrılığıdır.
Mustafa Kemal Erzurum’daki 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir ve Ankara’daki 20. Ordu Komutanı Ali Fuat Cebesoy ile bağlantı kurup daha güvenli bir ortamda çalışmak için 25 Mayıs 1919’da Havza’ya hareket etmiştir.
Not: Milli Mücadele Dönemi boyunca ulusal, bölgesel, yöresel toplam 29 kongre düzenlendi. İlki Kars İslam Şurası Cemiyetinin aynı adla düzenlediği, sonuncusu ise Kilikyalılar Cemiyeti’nin düzenlediği Pozantı Kongresi’dir.
3) Havza Genelgesi (28 Mayıs 1919)
Mustafa Kemal Havza ‘ya geldiğinde amacı, Milleti içinde bulunduğu durumdan haberdar edip milli bilinci uyandırarak Milli Birlik oluşturmaktır.
Maddeleri
– İzmir’in işgali ve onu takip eden işgaller haksızdır. – İşgaller mitinglerle protesto edilmelidir. – Büyük devletlerin temsilcilerine ve İstanbul Hükümeti’ne protesto telgrafları çekilmelidir. – Hristiyan halka saldırı ve düşmanlık yapılmamasına önem verilmelidir. – Görevliler görevlerini ve silahlarını bırakmamalıdır.
Havza Genelgesi’nin Önemi ve Sonuçları
– Milli Mücadele Dönemi’nin ilk Ulusal Genelgesidir.
– Milli Bilincin uyandırılmasının ilk adımıdır.
– İşgallere ve Mondros’a ilk kez açıkça karşı çıkan kişi Mustafa Kemal oldu.
– Genelge etkisini hemen göstermiş, Anadolu’nun birçok yerinde mitingler yapılmıştır.
– Genelge yayınlandıktan sonra Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti tarafından İstanbul’a çağrılmıştır ancak çağrıya uymayıp Amasya’ya geçmiştir.
4) Amasya Genelgesi (22 Haziran 1919)
Amasya’ya gelen Mustafa Kemal tüm askeri ve sivil makamlara iletilmek üzere, Bölgesel çalışan milli teşkilatları birleştirmek, Milli birliğin kurulmasını sağlayarak Ülkenin Bağımsızlığını gerçekleştirmek amacıyla bir genelge hazırladı.
Not: Mustafa Kemal, böylece Milli Mücadeleyi bireysellikten çıkarmayı amaçlamıştır.
Genelge: Kazım Karabekir, Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Cemal Paşa tarafından onaylandı
Amasya Genelgesi Maddeleri
– Vatanın bütünlüğü, milletin istikbali tehlikededir. Not: Kurtuluş Savaşı’nın gerekçelerindendir. Bölgesel kurtuluşun çare olamayacağını belirtir. Türk Milleti ulusal bağımsızlık ve egemenlik mücadelesine çağrılmıştır.
– İstanbul Hükümeti görev ve sorumluluklarını yerine getirememektedir. Not: Kurtuluş Savaşı’nın gerekçelerindendir. İstanbul Hükümeti ilk kez açıkça eleştirilmiştir.
– Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Not: Kurtuluş Savaşı’nın amaç ve yöntemidir. İlk defa milli (ulusal) egemenlikten bahsedildi. Kurtarıcı güç olarak millet ve milliyetçilik duygusu görüldü. Türk inkılabının evrenselliğini ortaya koyar.
– Ulusun sesini dünyaya duyuracak her türlü tesir (etki) ve denetimden uzak milli bir heyetin kurulması gerekmektedir. Not: Temsil Heyetine işaret edilmiştir. Otorite boşluğu doldurulmak istenmiştir. Milli Mücadele kişisellikten çıkarılarak kurumsallaştırılmak istenmiştir.
– Anadolu’nun en güvenli yerlerinden olan Sivas’ta milli bir kongre düzenlenmesi kararlaştırılmıştır. Not: Milli birlik ve beraberlik sağlanmak istenmiştir. Ulusal cemiyetlerin birleştirilmesi düşünülmüştür İstanbul Hükümetine karşı milli bir hükümetin kurulmasına ortam hazırlanmıştır.
– Bütün illerden halkın güvenini kazanmış 3 delegenin hızlı bir şekilde Sivas’a doğru yola çıkması gerekmektedir. Not: Ulusal Mücadeleyi halka mal etmek amaçlanmıştır. Birlik ve beraberliğe verilen önemi gösterir.
– Sivas Kongresi’ne katılacak delegeler Müdafaa-i Hukuk, Redd-i İlhak cemiyetleri ve belediyeler tarafından seçilecektir. Not: Milli cemiyetler ve yerel idareler etkin duruma getirilmiştir. Kongreye milletçe güvenilir, Milli Mücadele taraftarı kişilerin seçilmesine çalışılmıştır.
– Askeri ve milli örgütler hiçbir şekilde dağıtılmayacak, silahlar teslim edilmeyecek, komuta bırakılmayıp başkalarına verilmeyecek. Not: Mondros’a karşı çıkılmıştır. Askeri mücadelenin yapılacağını gösterir.
– Doğu illeri adına 10 Temmuz’da Erzurum’da bir kongre toplanacaktır.
– Genelge sır olarak tutulmalı, yolculuklar gizli yapılmalıdır.
Amasya Genelgesi’nin Önemi ve Sonuçları
– Anadolu’da Milli Mücadele Dönemini başlattı.
– Kurtuluş Savaşı’nın gerekçe, amaç ve yöntemi belirlendi.
– Türk inkılabının ihtilal safhası başladı.
– İlk kez Milli egemenlik kavramından ve Milli egemenliğe dayalı yönetimden bahsedildi
– İlk kez devlet kurma bilinci uyanmıştır.
– İlk kez İstanbul Hükümeti açıkça eleştirilmiş ve görevini yerine getirmediği belirtilmiştir.
– Erzurum ve Sivas Kongrelerinin toplanma kararı alındı.
– Türk Milleti, hem İstanbul’a hem de işgalci güçlere karşı mücadeleye çağrıldı.
Not: Mustafa Kemal, İstanbul Hükümetine çektiği telgrafla ‘Artık İstanbul Anadolu’ya egemen değil bağlı olmak zorundadır’ diyerek milletin yönetilmeyecek yöneteceğini vurgulamıştır. Hem genelge hem de bu telgraf üzerine Mustafa Kemal İstanbul Hükümeti tarafından 9. Ordu Müfettişi görevinden alındı. Bunun üzerine Mustafa Kemal 7-8 Temmuz gecesi askerlik mesleğinden istifa etti. Ali Fuat Cebesoy, Amasya Genelgesi’ni ‘Mukaddes İttifak’ olarak değerlendirmiştir.
5) Erzurum Kongresi (23 Temmuz-7 Ağustos 1919)
Mondros’un 24. Maddesi gereği Doğu’da 6 vilayette (Vilayet-i Sitte’de (Erzurum, Van, Bitlis, Sivas, Diyarbakır, Elazığ) karışıklık çıkarsa bölge işgal edilecek ve nihai hedef olarak burada bir Ermeni Devleti kurulacaktı. Bunu engellemek için kurulan Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, Trabzon Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin de yardımıyla doğu illeri delegelerinden oluşan bir kongre düzenledi.
Erzurum Kongresi’nin toplanma amaçları: – Doğu Anadolu’nun Ermenilere verilme olasılığı – İstanbul Hükümetinin doğudaki Ermeni ve Pontus Rum tehdidine karşı teslimiyetçi politikası. – Doğu’daki Ermeni ve Pontus Rum tehlikesine karşı önlem almak – İtilafların Anadolu’yu işgale başlaması, doğunun da Mondros 24. Maddesi ile tehdit altında olması – Doğudaki Milli güçleri birleştirmek ve birlikte hareket etmeyi sağlamak.
Kongre için Erzurum’un seçilmesinde; – Doğu Anadolu’nun henüz işgale uğramaması ve Erzurum’un güvenli bir yer olması – Kazım Karabekir komutasındaki 15. Kolordunun terhis edilmemiş olması ve işgalcilere karşı bölgeyi koruyor olması
Erzurum Kongresi Maddeleri
– Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz. Not: İlk kez Milli sınırlardan bahsedilmiştir. Bu madde Sivas Kongresi ve Misakımillide’ de yer almıştır. Bütün Türk ulusunu ve memleketlerini ilgilendiren ulusal bir karardır.
– Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine, İstanbul Hükümetinin sessiz kalması halinde millet topyekûn karşı koyacaktır. Not: İşgallere karşı doğu illerindeki milli cemiyetler Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti altında toplandı.
– İstanbul Hükümeti vatanın bütünlüğünü koruyamadığı takdirde Anadolu’da geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hükümet Milli Kongre tarafından seçilecek, kongre toplanmamışsa seçimi Temsil Heyeti yapacaktır. Not: İlk kez geçici hükümetten bahsedilmiştir. Geçici hükümet devlet işlerini sürdürmek ve Anadolu’yu işgale karşı korumak amacıyla kurulacak tüm makamlar ve memurlar kendisine bağlı olacaktır. Kararların yürütülmesi için bölgesel bir Temsil Heyeti kurulmuştur. Böylece milli bir hükümet kurmak için niyet ve inanç ortaya kondu.
– Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hakim kılmak esastır. (Milli güçleri etkin, milli iradeyi hakim kılmak esastır. Not: Millet (ulus) egemenliğine dayalı yönetimin kurulması amaçlandı. Saltanatın kaldırılıp, Cumhuriyet yönetimine geçileceği anlamı vardır.
– Hristiyan azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilemez. Not: Azınlıkların Osmanlı’nın son dönemlerinde aldığı ayrıcalıklara ve bağımsız devlet kurmalarına karşı çıkılmıştır.
– Manda ve Himaye kabul edilemez Not: Manda ve Himaye fikri ilk kez reddedildi. Koşulsuz, Şartsız, Tam Bağımsızlık amaçlanmıştır.

– Mebusan Meclisi’nin derhal toplanmasına ve hükümet işlerinin bu meclisin denetimi altında yürütülmesini sağlamak için çalışılacaktır. Not: Millet (ulus) egemenliğine önem verildiğini gösterir. Mebusan Meclisi’nin açılması ile İstanbul Hükümetinin çalışmaları kontrol altına alınmak istenmiştir.
– Ulusal irade ve toplanan ulusal güçler padişahlığı ve halifelik makamını kurtaracaktır. Not: Ulusal egemenliğe ters düşse de ortamın böyle bir değişikliğe hazır olmaması nedeniyle böyle bir madde yer almıştır.
– Sömürge amacı taşımayan dış yardımlar alınabilir.
Erzurum Kongresi’nin Önemi ve Sonuçları
– Toplanış biçimi açısından bölgesel, alınan kararlar açısından ulusal bir kongredir.
– İlk kez Milli (ulusal) sınırlarımızdan bahsedilmiştir.
– Doğu cemiyetleri tek çatı altında toplanmıştır.
– Doğu illeri adına 9 kişiden oluşan Temsil Heyeti kurulmuştur.
– İlk kez hükümet ve Yeni Türk Devletinin kurulması fikri ortaya çıktı.
– İlk kez Milli egemenliğin, Milli hakimiyetin Koşulsuz, Şartsız gerçekleştirilmesine karar verildi.
– Azınlıklara imtiyaz verilmeyeceği belirtilerek Tanzimat ve Islahat Fermanlarına karşı çıkıldı.
– Milli Mücadele hareketi teşkilatlanmaya başlandı.
– Amasya Genelgesi ile ortaya konan program, halkı temsil eden delegelerin onayıyla karara dönüştü. Kurtuluş Savaşı’nın temel programı ortaya çıktı.
– Hem iç hem dış politika ilkeleri ilan edilmiştir. Bu da kongrenin meclis gibi hareket ettiğini gösterir.
Not: Mustafa Kemal Milli Mücadele Döneminde: Erzurum Kongresi (başkan), Sivas Kongresi (başkan), Afyon ve Pozantı Kongrelerine katılmıştır. Kendisi doğrudan sadece Sivas Kongresi’ni topladı. Mustafa Kemal, Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Erzurum, 1. TBMM’de Ankara Milletvekili’ dir. Mustafa Kemal’in ilk sivil faaliyeti Erzurum Kongresi’ne katılmaktır. Kongre öncesi ‘Ya Ölüm ya Başarı ve Zafer sözünü söylemiştir.
Not: Mustafa Kemal ve Rauf Orbay, istifa eden Kazım Yurdalan ve Cevat Dursunoğlu’nun yerine katıldı Erzurum Kongresi’nin geçici başkanı Hoca Raif Efendi’dir. Yapılan seçimle Mustafa Kemal başkan oldu. Elâzığ, Mardin ve Diyarbakır delegeleri valilik baskısıyla katılamayınca 56 delegeyle toplandı.
6) Balıkesir Kongresi (27 Haziran-30 Temmuz 1919)
Yunanlıların İzmir’i işgal etmesi ve Ege Bölgesi’nin tamamında yayılma isteği buna karşın İstanbul Hükümetinin sessiz kalması sonucunda Batı Anadolu’da kongreler düzenlenmiştir. Bunlardan biridir. Amaçlananlar; Yunan saldırılarına karşı savunma ve direnme örgütlerini birleştirmek, Kuvayımilliyecilerin ihtiyaçlarını karşılamak ve birlikleri düzenli hale getirmektir.
Alınan Kararlar; – Yunan işgali sürdükçe seferberlik devam edecektir. – Herkes askerlik görevi ile yükümlüdür, Askerden kaçanlar sürgüne veya Yunan tarafına sürülecektir – Hareketi bir elden idare etmek için Merkez Heyeti kurulacaktır
Balıkesir Kongresi’nin Özellikleri
– Toplanmasında etkili olan aynı zamanda başkanı olan kişi Hacım Muhittin Bey’dir.
– Bölgesel bir kongredir. Batı Anadolu’yla ilgili kararlar alınmıştır.
– Amasya Genelgesi’ni benimsemişler ancak padişaha da bağlılığını bildirmişlerdir. Bu yüzden ulusal egemenlik ilkesinden yoksundur. – Batı Anadolu’daki direniş hareketlerinin örgütlenmesi ve Batı Cephesi’nin kurulmasında etkilidir.
– Sivas Kongresi’ne delege göndermekte çekingen davranmışlardır.
7) Alaşehir Kongresi (16-25 Ağustos 1919)
Erzurum ve Balıkesir Kongrelerinde alınan kararları gözden geçirmek, bölgedeki direnişi genişletmek ve güçlendirmek, düzenli askeri teşkilatı geliştirmek amacıyla toplanmıştır.
Alınan kararlar; – İşgaller sona erene kadar Yunanlılara direnilecek – Silahlanma ve askere alma işlemleri hızlandırılacak – Gerekirse Yunanlılara karşı İtilaflardan yardım istenecek
Alaşehir Kongresi’nin Özellikleri
– Hacım Muhittin Bey başkanlığında toplanmıştır, Doğu Anadolu’da kurulan milli teşkilatla bütünleşmeye çalıştılar
– Batı Cephesi’nin teşkilatlanmasında etkilidir.
– İtilafların yardımına sıcak bakılmasının nedeni Yunanlıların halka yaptığı zulüm ve işkencelerdir. Bu maddeden ve padişaha bağlılığını bildirmelerinden dolayı ulusal egemenlik ilkesinden yoksundur.
Not: Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri Batı Anadolu’da düzenlenmiş, bölgesel kongrelerdir. Mustafa Kemal katılmamıştır. Batı Cephesi’nin oluşturulmasında teşkilatlanmasında etkili olmuşlardır. Padişah ve saltanata bağlılıklarını bildirmişlerdir. Sivas Kongresi’nde örgütlenmeyi kolaylaştırdılar.
Edirne Kongresi
Trakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından düzenlenmiş, Bölgesel bir cumhuriyetin kurulması tartışılmıştır.
Lüleburgaz Kongresi
Trakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Şakir Kesebir önderliğinde düzenlenmiştir.

8) Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919)
Sivas Kongresi’nin toplanması ve toplanma amacı Amasya Genelgesi’nde belirtilmişti. İstanbul Hükümeti çeşitli yollarla kongreyi engellemeye çalışmıştır.
Kongre Öncesi Gelişmeler; – İstanbul Hükümeti (Damat Ferit) Elazığ Valisi Ali Galip ve Ankara Valisi Muhittin Paşa’ya kongreyi dağıtmak görevi vermesi – Fransızların kongrenin toplanması halinde Sivas’ı işgal etme tehdidinde bulunması. – Mustafa Kemal’in kongre başkanlığına karşı çıkanlar olması, yine de büyük çoğunlukla başkan olması – Manda ve himaye fikrinin gündeme getirilmesi, büyük tartışmalardan sonra kesin olarak reddedildi – Herhangi bir partiye üye olmama yemini ettirilmesi konusu.
Sivas Kongresi’nin amaçları; – Vatanın bağımsızlığına ve bütünlüğüne yapılan saldırılara karşı önlem almak – Bütün cemiyetleri birleştirerek milli bütünlüğü sağlamak ve mücadeleyi tek merkezde toplamak – Milli Mücadele’nin milli kongrenin seçeceği temsil heyeti ile yönetilmesini sağlamak – Erzurum Kongresi kararlarını tüm ulusa mal etmek
Sonuç olarak; – Fransızlar Sivas’ı işgal edememiş, Valiler engelleyememiş, 38 delege ile kongre toplanmıştır. – Mustafa Kemal kongre başkanlığına seçilmiş, Rauf Orbay ve Bekir Sami yardımcıları olmuştur – Delegelere siyasi herhangi bir partiye üye olmama yemini ettirilmiştir.
Erzurum Kongresi kararları kabul edilmekle beraber bazı değişiklikler ve eklemeler yapıldı. Böylece alınan kararlar tüm ulusa mal edilmiş ve bölgesellikten çıkarılmıştır.
Sivas Kongresi Kararları
– Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin tüzüğü, ülkeyi ve milleti kapsayacak şekilde ismi de değiştirilerek kabul edildi. Böylece bütün cemiyetler Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adı altında birleştirildi. Not: Ulusal güçler bir çatı altında birleştirilmiş oldu.
– ‘Temsil Heyeti, Doğu illerinin tamamını temsil eder’ ifadesi ‘Tüm yurdu temsil eder’ şekline getirildi. Not: Temsil Heyeti 6 yeni üye ilave edilerek sayısı 15’e çıkarılmış ve yetkileri vatanı tamamen kapsayacak şekilde artırılmış oldu. Temsil Heyeti, Millî Mücadele’nin Yürütme yetkisine sahip oldu.
– ‘Vatanın herhangi bir parçası hükümet tarafından terk edilip ihmal edildiği takdirde, bir geçici hükümet kurularak idarenin millet adına ele alınacağı’ kararı alındı.
– Manda ve Himaye kesin olarak reddedildi. Not: Manda ve Himaye ilk kez Erzurum Kongresi’nde, Kesin olarak ise Sivas Kongresi’nde reddedildi.
– Misakımilli’nin esasları ortaya çıktı.
– Mebusan Meclisi’nin derhal toplanması ve İstanbul Hükümeti üzerinde meclis denetiminin sağlanması istendi.
– Milli sınırlar içinde vatanın bütün ve parçalanamaz olduğu ve Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hâkim kılmak esası kabul edildi.
– Hristiyan azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilemez.
– Sömürge amacı taşımayan dış yardımlar alınabilir.
Sivas Kongresi’nin Önemi ve Sonuçları
– Her yönüyle ulusal ilk kongredir, Hareket halka mal edilmiştir.
– Milli birlik ve beraberlik sağlandı.
– Millî Mücadele’nin liderinin Mustafa Kemal olduğu kesinleşmiştir.
– Millî Mücadele ile ilgili halkı doğru bilgilendirmek için İrade-i Milliye Gazetesi çıkarılmaya başlandı.
– Temsil Heyeti, TBMM açılana kadar hükümet gibi görev yapmaya başladı.
– Ali Fuat Cebesoy, Batı Anadolu Milli Kuvvetler (Kuvayımilliye) Komutanlığına atandı. Not: Temsil Heyeti Yürütme yetkisini ilk kez kullandı.
– İstanbul Hükümeti ile tüm ilişkiler kesildi. Damat Ferit Paşa istifa etmek zorunda kaldı. Not: Temsil Heyeti’nin ilk başarısıdır.
– 14 Eylül’de ‘Devlet işleri, padişah adına yürürlükteki yasalara göre eskisi gibi yürütülecektir’ denildi – Ulusal meclise yönelik çalışmalar hızlandırıldı.

Not: Milli Mücadele Döneminde, Ali Rıza Paşa Hükümeti Mustafa Kemal’e karşı uzlaşmacı olmuştur. Tevfik Paşa Hükümeti ise bazen yakın bazen karşısında, Damat Ferit ise her zaman düşman olmuştur. Not: İrade-i Milliye, Milli Mücadele’nin ilk yarı resmi gazetesidir. Türkçe, Arapça, Fransızca yayınlandı. Temsil Heyeti Ankara’ya gelince Hakimiyet-i Milliye adını alarak TBMM’nin Yarı resmi gazetesi oldu. Daha sonra Ceride-i Resmi adıyla TBMM’nin ilk resmi gazetesi oldu. Cumhuriyet’in ilanının ardından Ulus Gazetesi, 40. sayıdan itibaren Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazetesi adını aldı.
Afyon Kongresi
– Mustafa Kemal, Fevzi Çakmak ve İsmet Paşa katılmıştır. Kongrede 1. TBMM’ye bağlılık kararı alındı.
Pozantı Kongresi
– Kilikyalılar Cemiyeti tarafından düzenlendi. Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak katılmıştır. – Milli güçlerin birleşmesini tamamlamıştır. – Milli Mücadele’nin son kongresidir.
9) Amasya Görüşmeleri (Protokolü) (20-22 Ekim 1919)
Damat Ferit Paşa Hükümetinin istifasıyla, Ali Rıza Paşa Hükümeti kurulmuştur. Bunun üzerine Mustafa Kemal, haberleşme yasağını kaldırdı ve hükümetle iletişime geçti. Ali Rıza Paşa Hükümet adına Bahriye Nazırı Salih Paşa’yı Amasya’ya gönderdi. Temsil Heyeti ise Sivas Kongresi kararlarını İstanbul Hükümetine kabul ettirmek amacıyla, Mustafa Kemal, Rauf Orbay ve Bekir Sami Bey’i Amasya’ya gönderdi. Yapılan görüşmelerde 3’ü açık ve imzalı, 2’si gizli ve imzasız 5 Protokol imzalanmıştır.
Alınan Kararlar
– Türk vilayetleri düşmana hiçbir şekilde terk edilmeyecek, manda ve himaye kabul edilmeyecek, Türk vatanının bütünlüğü ve bağımsızlığı korunacaktır.
– İstanbul Hükümeti, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni hukuki olarak tanıyacak.
– Gayrimüslim azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilmeyecek.
– İtilaflar-Osmanlı Hükümeti arasındaki barış konferansına, Temsil Heyeti de temsilciler gönderecek.
– Mebusan Meclisi’nin derhal toplanması ve seçimlerin adil ve serbest yapılması kararı alındı. Not: Temsil Heyeti, Mebusan Meclisi’nin güvenlik nedeniyle Ankara veya Eskişehir’de toplanmasını önermiş. Ancak Kanuniesasi’ ye ters olacağı düşüncesiyle İstanbul Hükümeti kabul etmemiştir.
– Temsil Heyeti, İstanbul Hükümeti’nin işlerine karışmayacak ve aleyhte faaliyetlerde bulunmayacak
Not: Gizli Protokollerde; Bazı komutanların görevden alınması ve ordunun siyasetle uğraşmaması, Malta’ya sürgün edilenlerin getirilip yargılanması, İzmir’in işgalden kurtarılması için çalışılması, Zararlı cemiyet ve yayın organlarının engellenmesi, Kuvayımilliye’ ye mali destek yapılması, Milli Mücadele taraftarı memurlara dokunulmaması görevden alınanların görevlerine iade edilmesi maddeleri vardır.
Amasya Görüşmeleri’ nin Önemi ve Sonuçları
– İstanbul Hükümeti, Temsil Heyeti’ni ve Anadolu Hareketini resmen tanımıştır. Not: Temsil Heyeti’nin 2. başarısıdır.
– İstanbul Hükümeti tavrını Anadolu’ya göre düzenlemeye başlamıştır.
– İstanbul Hükümeti sadece seçimlerin yapılarak Mebusan Meclisi’nin açılması kararına uydu.
– Protokolü kabul ettiremezse istifa edeceğini söyleyen Salih Paşa istifa etmedi. Not: Salih Paşa, protokol sonrası kararların resmi nitelikte olmadığını söylemiştir. Bunun nedeni kararları hükümetin kabul etmemesinden endişe duymasıdır.
Not: Amasya Görüşmeleri öncesi, Şeyh Recep Mustafa Kemal’i zor durumda bırakmak için Milli Mücadele’ye karşı Sivas Postanesi’ni basmıştır.
10) Komutanlar Toplantısı (16-28 Kasım 1919)
Mustafa Kemal, Mebusan Meclisi açılmadan önce önemli konuları görüşmek, alınan kararları milletvekilleri ve meclise yansıtmak için Sivas’ta Komutanlar Toplantısı’nı düzenlemiştir.
Toplantıda görüşülen konular: Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Temsil Heyeti’nin geleceği, Mebusan Meclisi’nin toplanma yeri, Paris Barış Konferansı Kararı, Temsil Heyeti’nin Ankara’ya taşınması
11) Temsil Heyeti’nin Ankara’ya Gelişi (27 Aralık 1919)
Komutanlar Toplantısı sonucunda Ankara Milli Mücadele’nin merkezi seçildi.
Ankara’nın Seçilme Nedenleri
– Ankara’nın Ali Fuat Cebesoy Paşa’nın kontrolünde olması – Ulaşım ve haberleşme açısından elverişli olması – İşgal edilmemiş ve güvende olması – Anadolu’nun merkezinde ve bütün Anadolu’yu kontrol edebilecek bir konumda olması – Asıl mücadelenin gerçekleşeceği Batı Cephesi’ne yakın olması – İstanbul’daki gelişmeleri daha yakından takip etme düşüncesine uygun bir konumda olması
Sonuçları
– Erzurum ve Sivas’tan sonra Milli Mücadele’nin yeni merkezi Ankara oldu – Hakimiyet-i Milliye yayınlanmaya başlayarak TBMM’nin Yarı resmi gazetesi oldu.
12) Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin Açılması (12 Ocak 1920)
21 Aralık 1918’de kapatılan meclis, Amasya Görüşmeleri’nde alınan karar doğrultusunda tekrar açıldı. Yapılan seçimleri Anadolu Hareketi kazandı. Mustafa Kemal Erzurum Milletvekili seçildi. Padişah Vahdettin bu sonuçla kendi iradesinin etkisiz kalacağını düşünerek seçimleri İttihatçıların kazandığını iddia ederek meclisin toplanmasını geciktirmiştir. Mustafa Kemal ısrarla meclisin İstanbul’da değil Anadolu’da toplanmasını dile getirmiş ancak değişmemiştir. Bunun üzerine, Mustafa Kemal meclise katılmamış katılacak arkadaşlarından şu isteklerde bulunmuştur. – Mecliste Müdafaa-i Hukuk grubunun kurulması Not: Kuvayımilliye ruhunu sürdürmek, milletin isteklerini cesaretle dile getirerek savunmak, mecliste milli kararların alınmasını sağlamak amaçlanmıştır.
– Kendisinin Meclis Başkanı seçilmesi Not: Vatanın bütünlüğünü koruyacak kararların alınmasıyla Mebusan Meclisi’ni Milli Mücadele’ye katmayı amaçlamıştır.
– Misakımilli’nin Meclis’te kabulünü sağlamak – Ali Rıza Paşa Hükümeti’nin güven oyu almasını engellemek
Mustafa Kemal’in isteklerinden sadece biri kabul edildi. Meclis Başkanı seçilmedi, Mecliste Müdafaa-i Hukuk grubu kurulmadı yerine Felah-ı Vatan Grubu (Vatanın kurtuluşu) kuruldu. Tek kabul edilen isteği Misakımilli’nin Meclis’te kabul edilmesi olmuştur. Not: Mustafa Kemal’in isteklerinin kabul edilmemesi milletvekillerinin saltanat makamının etkisinde kaldıklarını, Padişah ve İtilafların baskılarından çekindiklerini gösterir. Bu yüzden Misakımilli kararlarında Milli Egemenlik düşüncesi yoktur. Not: Mustafa Kemal güvenlik sorunları nedeniyle gitmedi. Meclis başkanı Reşat Hikmet oldu.
13) Misakımilli Kararları (Milli Yemin) (28 Ocak 1920)
Felah-ı Vatan Grubu’nun çalışmaları sonucu Mebusan Meclisi’nde Misakımilli Kararları kabul edildi.
Maddeler
-Osmanlı’nın Mondros’u imzaladığı tarihte (30 Ekim 1918) işgal altında bulunan Arap memleketlerinin durumu bölge halkının serbestçe vereceği oyla belirlenecek. Bunun dışında kalan o gün işgal edilmemiş Türk ve Müslüman çoğunluğundaki bölgelerin tamamı bir bütündür parçalanamaz Not: Erzurum ve Sivas Kongrelerine dayanarak Türk devletinin milli sınırları belirlenmiştir. Vatanın bölünmez bütünlüğü Erzurum ve Sivas Kongrelerinden sonra Misakımilli’de de belirtilmiştir. Toprakları işgal eden devletlerle mücadele edileceği ortaya konmuştur.
– Halkın oyu ile anavatana katılan Elviye-i Selase (Kars, Ardahan, Batum) gerekirse halk oyuna başvurulacak Not: Bu maddenin dayanağı bu şehirlerde Türk nüfusunun çoğunlukta olmasıdır.
– Batı Trakya’nın durumu da halkın özgür bir şekilde vereceği oylarla belirlenmelidir. Not: Bu maddenin dayanağı Batı Trakya’da Türk nüfusunun çoğunlukta olmasıdır.
– İstanbul ve Marmara’nın güvenliği sağlanırsa Boğazların dünya ticaret ve ulaşımına açılması biz ve ilgili devletlerin birlikte alacağı kararla geçerlidir. Not: Boğazlarda Türk denetimi olması gerektiği vurgulandı.
– Azınlık hakları komşu ülkelerdeki Müslümanlara verilen haklar kadar olacaktır. Not: Devlet ve milletlerin eşitliği vurgulandı. Azınlıklara verilebilecek hakların ölçüsü belirtilirken komşu ülkelerdeki Müslümanların hakları korunmaya çalışıldı.
– Siyasi, adli ve mali gelişmemize engel olan sınırlandırılmalar kaldırılmalı. Hissemize düşecek dış borçların ödenmesi de bu esasa uygun olacaktır. Not: Kapitülasyonlara ilk kez karşı çıkılmıştır. Egemenlik haklarımızın korunması amaçlanmıştır.
Misakımilli Kararları’ nın Önemi ve Sonuçları
– Misakımilli Kararları: Boğazlar, Azınlıklar, Kapitülasyonlar, Borçlar, Sınırlar, Referandum başlıklarından oluşur. Genellikle ulusal bağımsızlıkla ilgili kararlar yer alır.
– Türk Milletinin kabul edebileceği barış şartları belirtilmiştir.
– Türk Milleti bağımsızlık şuuruna ulaşmıştır.
– Bölünmez Türk vatanının sınırları çizilmiştir.
– Milli Mücadele’nin siyasi programı olmuştur. Milli Mücadelenin hedefi de açıklanmıştır.
– Erzurum ve Sivas Kongreleri kararları ve Anadolu hareketinin haklılığı Osmanlı Mebusan Meclisi’nde kabul edilmiştir.
– Boğazlar ve Dış Borçlardan ilk kez bahsedilmiş, Kapitülasyonlar ilk kez reddedilmiştir.
– Kars, Ardahan, Batum, Batı Trakya ve Arap memleketlerinde halk oylaması ile siyasi ve barışçıl çözüm istenmiştir.
– Mebusan Meclisi’nin aldığı son karardır.

14) İstanbul’un Resmen İşgali (16 Mart 1920)
İtilaflar İstanbul Hükümeti’ne baskı yaparak alınan kararlardan vazgeçmelerini istemiştir. Ali Rıza Paşa Hükümeti baskılara dayanamayıp istifa etti ve Salih Paşa Hükümeti kurulmuştur. Ali Rıza Paşa Hükümeti Misakımilli Kararları’ nın iptal edilmesi baskısına boyun eğmemiştir. İtilaflar ise 16 Mart 1920’de İstanbul’un resmen İşgal ederek Mebusan Meclisi’ni dağıttılar. Ali Rıza Paşa Hükümeti düşürüldü tekrar Damat Ferit Paşa Hükümeti kuruldu. Milletvekilleri ve aydınların bir kısmı Malta’ya sürgün edildi. Not: İstanbul’un Resmen İşgali Mustafa Kemal’in haklılığını ve ön görüşlülüğünü ortaya koydu.
İstanbul’un Resmen İşgalinin Sonuçları ve Gelişmeler
– İşgal Mustafa Kemal’e Milli Mücadele’yi padişah adına yürüttüğünü söyleme imkanı verdi.
– İstanbul’dan kaçan aydın, asker ve milletvekilleri Milli Mücadele’ye ve TBMM’ye katıldılar.
– İstanbul’un İşgali Anadolu Hareketine katılımı artırdı.
– İşgalin ve Mebusan Meclisi’nin dağıtılmasının amacı Milli Mücadele’yi yok etmektir.
– İstanbul’un Resmen İşgali üzerine padişah ve Damat Ferit Paşa Hükümeti İtilafların denetimine girdi.
– Damat Ferit Paşa Hükümeti bir beyanname hazırlamış ve Kuvayımilliye aleyhine şeyhülislamdan fetva almış bunları Anadolu’nun her tarafına dağıtmıştır.
– Halka; doğru bilgi vermek için Anadolu Ajansı (6 Nisan 1920), Kuvayımilliye haberlerini iletmek için Matbuat ve İstihbarat-ı Umumiye kurulmuştur.
– Bu gelişmeler TBMM’nin açılmasına zemin hazırlamıştır.
İstanbul’un Resmen İşgalinin Ardından İtilaflar
– İşgalin geçici olduğunu tek amaçlarının saltanat makamını korumak olduğunu – Herkesin saltanat makamının emirlere uyması gerektiğini – Taşrada isyan veya katliam halinde İstanbul’un Türklerden tamamen alınacağını yazan genelge hazırladılar.
Not: İtilaflar bu genelge ile işgale karşı oluşacak tepkiyi azaltmayı, işgalin sorumlusu olarak Anadolu Hareketini göstermeyi böylece Türk halkını birbirine düşürmeyi amaçladılar.
İstanbul’un İşgali Üzerine Temsil Heyetinin Aldığı Önlemler
– İstanbul ile iletişim ve haberleşme kesilecek.
– İstanbul’da tutuklanan subay ve vekillere karşılık Anadolu’daki İtilaf subayları tutuklanacak
– İngilizlerin Anadolu’ya askeri sevkiyatını önlemek için Geyve (Sakarya) ve Ulukışla (Niğde) civarındaki demir yolları tahrip edilecek.
– Anadolu’daki resmi ve özel bütün kuruluşların İstanbul’a para ve kıymetli eşyalarını göndermesi yasaklandı.
– İtilafların Anadolu’daki silah ve cephanelerine el konulacak
– İstanbul’un İşgali protesto bildirisiyle dünya kamuoyuna duyurulacak Not: İstanbul’un İşgalini Mustafa Kemal’e Manastırlı Hamdi Bey telgrafla bildirmiştir. İşgal sırasında İtilaflar Şehzadebaşı Karakolu’nu basmıştır.
1. TBMM DÖNEMİ (23 NİSAN 1920-11 AĞUSTOS 1923)
1. TBMM’nin Kuruluş Amaçları
– Ulusal Birliği gerçekleştirmek
– Düzenli bir ordu kurmak
– Vatanı düşman işgalinden kurtarmak
– Ulusal (milli) iradeyi hakim kılmak
19 Mart 1920’de Mustafa Kemal, Temsil Heyeti (Kurulu) Başkanı sıfatıyla valiliklere ve komutanlıklara Olağanüstü Yetkilere sahip bir meclis açılması gerektiğine dair bildiri gönderdi. Sonra seçimler yapıldı.
Mustafa Kemal’in Ankara Milletvekili olduğu, Mebusan Meclisi’nden 14 milletvekilinin de katıldığı 120 milletvekilinden oluşan 1. TBMM 23 Nisan 1920’de açıldı. Yeni Türk Devletinin temelleri atıldı.
Not: 1. TBMM, Meclis Hükümeti sistemine sahiptir. Meclisin başkanı hükümetin de başıdır. Bakanlar meclisin salt oyu ile belirlenir ve meclisin kesin denetimi altındadır.
Not: 1. TBMM en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey’in geçici başkanlığında açıldı. Yapılan Meclis Başkanı seçimini kazanan Mustafa Kemal, 1. TBMM’nin ilk resmi başkanıdır.
Not: Atatürk Dönemi Meclis Başkanları: 1920-1923 Mustafa Kemal, 1923-1924 Ali Fethi Okyar 1924-1935 Kazım Özalp, 1935-1946 M. Abdülhalık Renda
Mustafa Kemal, meclisin çalışma programını belirlemek için meclise bir Önerge vermiştir
Önerge (24 Nisan 1920) Maddeleri
– Hükümet kurmak gereklidir. Not: Anadolu’daki yönetim ve otorite boşluğuna son verecek, milli egemenlik esasına dayanan halk hükümetinin kurulması istenmiştir.
– Geçici bir hükümet başkanı tanımak ya da padişah vekili tanımak doğru değildir. Not: Meclisin devamlılığının ve bağımsız hareket edeceğinin göstergesidir.
– TBMM’nin üstünde bir güç yoktur. Not: Osmanlı yönetimi bütünüyle yok sayılmıştır.
– TBMM yasama ve yürütme yetkilerini elinde toplamıştır. Not: Güçler birliği ilkesi benimsenmiştir. Hükümet işlerine (yürütme) meclis içinden seçilen İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar kurulu) bakar. Güçler birliğinin sebebi Milli Mücadele’nin olağanüstü şartları
– Padişah ve halifenin durumu, bulundukları baskıdan kurtulduktan sonra Meclis tarafından belirlenecektir. Not: Ulusal (milli) iradenin bu iki kurumun üzerinde kabul edildiğinin kanıtıdır. Ayrıca ilerde bu iki kurumun kaldırılacağının sinyalleri verilmiştir.
– Mecliste toplanmış olan milli iradeyi vatanın kaderine hakim kılmak temel ilkedir. Not: Millet iradesinin gerçekleştirilmesinin amaçlandığını gösterir.
Not: TBMM’nin açılmasıyla Temsil Heyeti’nin görevi sona ermiştir.
Not: 23 Nisan, 23 Nisan 1921’de milli bayram olarak kabul edildi. Ancak ilk kez 1929’da milli bayram olarak kutlandı.
1. TBMM’nin Özellikleri
– Kurucu bir meclistir (Yeni devlet, anayasa, hükümet ve ordu kurulmuştur).
– Ulusal bir meclistir (Azınlık milletvekilleri yoktur).
– Çok sesli ve demokratik bir meclistir (Partiler yoktur gruplar vardır. Nedeni öncelikli amacın bağımsızlık olmasıdır).
– İhtilalcidir. (Egemenliği millete vermiştir).
– Olağanüstü dönem ve şartlardan dolayı olağanüstü yetkilere sahiptir yani, Güçler birliği ilkesini benimsemiştir. (Yasama, yürütme ve yargı yetkilerini elinde toplamıştır.)
– Halkçıdır. (Halkın her türlü sorununu çözmeye çalışmıştır.)
– Geçici değil süreklidir.
– Savaş meclisidir. 3 yıl seçimsiz çalışmıştır.
– İnkılapçı bir meclis Değildir (Sadece saltanatı kaldırma inkılabını yaptı)
– Meclis Hükümeti sistemine sahiptir. Kurulan hükümete TBMM Hükümeti denilmiştir.
– Ceride-i Resmi yayınlandı ve TBMM’nin resmi gazetesi oldu.
– Milli egemenlik ilkesi gerçekleştirilmiş oldu.
1. TBMM’nin Faaliyetleri
– Ağnam Kanunu’nu çıkardı (Çıkarılan İlk Kanun/24 Nisan 1920) (Küçükbaş hayvan vergisi artırıldı)
– Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarıldı. (Ayaklanmalara karşı/91 de Terörle Mücadele Kanunu ile kalktı)
– Nisab-ı Müzakere Kanunu çıkarıldı. (Meclis iç tüzüğü)
– Men-i Müskirat Kanunu çıkarıldı. (Mali kaynak için içki ve tütün yasağı kanunu)
– Men-i İsrafat Kanunu çıkarıldı. (Milli kaynakları koruma ve israfı önleme kanunu)
– Firariler Kanunu çıkarıldı. (Asker kaçaklarını önlemek için)
– Dış Gümrük Vergilerini Artırma Kanunu çıkarıldı.
– Yeni Türk Devleti’nin ilk anayasasını (Teşkilat-ı Esasiye/20 Ocak 1921) kabul etti.
– İstiklal Marşı’nı kabul etti (12 Mart 1921).
– Düzenli Ordu Kurulması Kanunu çıkarıldı.
– İstiklal Mahkemeleri kuruldu. (11 Eylül 1920)
– Başkomutanlık Yasası çıkarıldı.
– Kurtuluş Savaşı’nı kazandı.
– Mudanya Mütarekesi’ni imzaladı. (11 Ekim 1922)
– Saltanatı Kaldırdı. (1 Kasım 1922)
– Milli Bağımsızlığı ve Milli Egemenliği gerçekleştirdi.
1. TBMM’de Yer Alan Gruplar

Sevres (Sevr) Antlaşması (10 Ağustos 1920)
– İstanbul başkent olarak kalacak ancak antlaşma şartlarına uyulmazsa İstanbul Türklerden alınacak
– Uluslararası Boğazlar Komisyonu kurulacak ve Boğazları yönetecek. Savaş dönemlerinde bile Boğazlar bütün gemilere açık olacak. Komisyonun Türk üyesi olmayacak ayrı bütçesi ve bayrağı olacak
– Doğu Trakya, Batı Anadolu, Ege Adaları Yunanistan’a. İzmir Türklerde kalacak, Yunanlılar yönetecek.
– Irak (Musul dahil) ve Arabistan İngiltere’ye bırakılacak, İngiliz mandası kurulacak
– Suriye, Güneydoğu Anadolu ve Çukurova Fransa’ya bırakılacak
– Güneybatı Anadolu ve On İki Ada İtalya’ya bırakılacak
– Hicaz bağımsız devlet olacak. Mısır haklarından vazgeçilecek
– Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Ermenistan, Kürdistan kurulacak. Ermeni sınırlarını Wilson çizecek
– Osmanlı’da mecburi askerlik kaldırılacak, Osmanlı ordusu dağıtılacak, sayısı sınırlandırılacak (50.700) ve silahlarına el koyulacak (ağır silahlara), Deniz gücü sınırlı (En fazla 13 küçük gemi) olacak
– Osmanlı maliyesi İtilaf Devletlerinin denetimine bırakılacak, Bütçe İtilaf Komisyonu tarafından hazırlanacak, Osmanlı üyeleri danışmanlık yapacak sadece, savaş tazminatı ödenecek
– Kapitülasyonlar yeniden uygulamaya konulacak, Osmanlı her türlü kazı yapılmasına izin verecek – Azınlıklara her alanda geniş haklar verilecek
Sevr Antlaşması İtalya’da düzenlenen San Remo Konferansında hazırlanmış, Fransa’da imzalanmıştır. Saltanat Şurası onayladı ancak meclis tarafından onaylanmadığı için ölü doğan bir antlaşmadır. TBMM antlaşmayı imzalayan Rıza Tevfik, Hadi Paşa ve Reşat Halis’i vatan haini ilan etmiştir. Damat Ferit Paşa Hükümeti istifa etmek zorunda kaldı yerine Tevfik Paşa Hükümeti kuruldu.
Bilecik Görüşmesi (5 Aralık 1920)
TBMM- İstanbul Hükümeti Görüşmesidir. Görüşmeye Mustafa Kemal ve İsmet Paşa katıldı. İstanbul Hükümeti adına Salih Paşa ve Ahmet İzzet Paşa katıldı. İstanbul Hükümeti, TBMM’nin Kurtuluş Savaşı ile ilgili görüşlerini kabul etmeyince sonuç çıkmadı. Salih Paşa ve Ahmet İzzet Paşa Ankara’ya getirilerek hükümetten istifa edene kadar alıkonuldular. Not: İstanbul Hükümeti Amasya Görüşmeleri ile Temsil Heyetini, Bilecik Görüşmesi ile TBMM’yi resmen tanımıştır. Bu görüşme Anadolu’da tek otoritenin TBMM olduğunu kanıtladı.
1. TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmalar

Ayaklanmaların Nedenleri
– Anadolu halkı üzerindeki otoritesini kaybetmek istemeyen İstanbul Hükümetinin kışkırtmaları
– İstanbul Hükümetinin Milli Mücadele’yi İttihatçı ve Bolşevikçi olarak nitelendirmesi
– İtilafların (Genellikle İngilizler) Milli Mücadele’nin Padişah ve Halifeye karşı yapıldığı propagandası
– İngilizlerin Boğazların her iki tarafında denetim kurmak istemesi
– İşgallerden yararlanmak isteyen azınlıkların kendi başlarına devlet kurmayı amaçlaması
– Kuvayımilliye birliklerinin bazılarının düzenli orduya katılmak istememesi ve disiplinsiz hareketleri
– Düzenli ordudan rahatsız olanlar ve Bağımsızlık duygusundan yoksun manda, himaye isteyenlerin faaliyetleri – Anadolu’nun çeşitli yörelerinde egemenlik kurmuş aile ve kişiler ile Asker kaçaklarının Anadolu’daki otorite boşluğundan yararlanmak istemeleri
TBMM’nin Ayaklanmalara Karşı Aldığı Önlemler
– Türk halkı birlik ve beraberliğe çağırıldı.
– Türk halkını bilinçlendirmek amacıyla İrşad (öğüt) Heyetleri kuruldu.
– Türk halkına Milli Mücadele hakkında doğru bilgi vermek ve Milli Mücadele’nin haklılığını dünyaya duyurmak amacıyla Anadolu Ajansı kuruldu.
– İstanbul Hükümetinin Şeyhülislam Dürrizade Mahmut Efendi’ye yayınlattığı Milli Mücadele aleyhine fetvalara karşılık, Ankara Müftüsü Rıfat Börekçi’ ye fetvalar hazırlattırılarak yayınlandı.
– İstanbul Hükümetinin yaptığı bütün işler yok sayıldı ve haberleşme kesildi.
– Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarıldı. (29 Nisan 1920) Bu kanun ile hangi suçları işleyenlerin vatan haini sayılacağını ve verilecek cezaların ne olacağı açıklandı. (Bu kanunla ilk yargılanan Damat Ferit)
– Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nu uygulamak ve meclisin otoritesini sağlamak, artırmak amacıyla milletvekillerinden oluşan İstiklal Mahkemeleri kuruldu. (18 Eylül 1920) Bu mahkemeler ayaklanmaların bastırılması ve düzenli ordunun kurulmasında büyük yarar sağladı.
– Düzenli Ordu Kurulması Kanunu çıkarılarak, Kuvayımilliye Kaldırıldı, Düzenli Ordu Kuruldu.
– Firariler Kanunu çıkarıldı. (Asker kaçaklarını önlemek için) – Seyyar Jandarma örgütü kuruldu.
Doğrudan İstanbul Hükümeti Tarafından Çıkarılan Ayaklanmalar
(Ahmet) Anzavur Ayaklanması (Kuvay-ı Muhammediye)
– İstanbul Hükümeti tarafından paşa rütbesi verilen Ahmet Anzavur, İngilizlerin de desteğini alarak Balıkesir ve çevresinde (Manyas, Susurluk, Gönen, Ulubat) Ayaklanma çıkarmıştır. Amacı bölgedeki milli kuvvetleri yok etmektir. İngilizler ise Boğazları ellerinde tutabilmek ve Anadolu’dan kendisine gelebilecek tehditleri önlemek amacıyla destekledi. Kuvay-ı Seyyare adlı Çerkez Ethem’in birlikleri ve Ali Fuat Paşa’nın birlikleri tarafından bastırıldı.
Kuvay-ı İnzibatiye Ayaklanması
– İngilizlerin desteği ile İstanbul Hükümeti tarafından oluşturulan kuvvetlere Hilafet (Halifelik) Ordusu da denir. Adapazarı ve Geyve çevresinde Ayaklanma çıkarmışlardır. Ali Fuat Paşa’nın birlikleri tarafından bastırıldı.
İstanbul Hükümeti ve İtilaflar Tarafından Çıkarılan Ayaklanmalar
İtilaflar bulundukları yerlere yerleşmek, Milli Mücadele’cileri oyalamak, Boğazları ellerinde tutabilmek, Anadolu’da karışıklık çıkarıp milleti ikiye bölmek, TBMM’yi ortadan kaldırmak ve azınlıklardan yararlanmak amacıyla Anadolu’nun birçok yerinde İstanbul Hükümetini de kullanarak ayaklanma çıkarmıştır. Tamamı milli kuvvetler tarafından bastırıldı.
Bolu, Düzce, Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları
– İngilizlerin desteği ile halkın dini duygularını istismar ederek çıkarılan bu isyanların amacı milli kuvvetleri bölgeden çıkarmaktır. – Çerkez Ethem, Refet Paşa ve Ali Fuat Paşa’nın birlikleri tarafından bastırıldı.

Yozgat (Çapanoğulları) İsyanı
– Yozgat-Tokat civarında çıkan isyan Çerkez Ethem’e bağlı Kuvayımilliye güçleri tarafından bastırıldı.
Afyon (Çopur Musa) İsyanı
– Afyon civarında Yunanlıların kışkırtmaları sonucunda çıkmıştır.
Konya (Delibaş Mehmet) İsyanı
– Refet Bele ve birlikleri tarafından bastırıldı.
Cemil Çeto İsyanı
– Siirt-Batman civarında çıkmıştır.
Koçgiri İsyanı
– Sivas’ta başlamış ilçelerine ve Erzincan bölgesine yayılmıştır. Merkez Ordusu tarafından bastırıldı.
Şeyh Eşref İsyanı
– Şeyh Eşref Peygamberlik iddiasında bulunarak Bayburt’ta çıkardı. 9. Tümen tarafından bastırıldı.
Ali Batı İsyanı
– Mardin’de aşiret lideri olan Ali Batı tarafından Mardin, Midyat, Cizre ve Nusaybin civarında çıkarıldı. 5. Tümen tarafından bastırıldı.
Milli Aşireti İsyanı
– Kürt devleti kurmak amacıyla Milli Aşireti tarafından Fransızların desteğiyle Urfa, Siverek ve Viranşehir civarında çıkarıldı.
Not: Şeyh Recep isyanı da vardır.
Azınlıklar Tarafından Çıkarılan Ayaklanmalar
– Rumlar Doğu Karadeniz’de Pontus Rum Devleti kurmak amacıyla isyan çıkarmıştır. TBMM isyanı bastırmak için Merkez Ordusu’nu kurmuştur. Komutanlığına Nurettin Paşa getirildi. TBMM’yi en çok uğraştıran isyandır.
– Yunanlılar, Doğu Trakya ve Batı Anadolu’yu Yunanistan’a bağlamak için isyan çıkarmışlardır.
– Ermeniler, Doğu Anadolu’da devlet kurmak amacıyla isyan ettiler. İsyanı 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir bastırmıştır.
Kuvayımilliye’ciler Tarafından Çıkarılan Ayaklanmalar
– Kuvayımilliye birliklerinin bazılarının düzenli orduya katılmak istememiştir. Bu yüzden bazı Kuvayımilliye liderleri isyanlar çıkarttı.
– Çerkez Ethem – Demirci Mehmet Efe – Yörük Ali Efe
– Demirci Mehmet Efe (Refet Bele) ve Çerkez Ethem (İsmet Paşa/İnönü) isyanları düzenli ordu tarafından bastırıldı.
Not: Şeyh Sait İsyanı, Nasturi İsyanı, Menemen Ayaklanması, 1. TBMM’ye karşı Yapılmamıştır.
Not: İsyanları çıkaranlar; Halkın eğitim düzeyinin düşüklüğü ve dinine ve geleneklerine bağlılığını, Uzun savaş yılların halkı yıpratması ve getirdiği yoksulluğu, Hayat şartlarının zorluğunu kullanarak isyanları çıkarmışlardır.
Not: İsyanlar 1919 başından 1921 sonuna kadar sürmüştür. Kpss açısından Çopur Musa (Afyon) haricinde isyanın yeri sınavda hiç çıkmamıştır. Soru bankaları ve denemeler açısından yazdım. İsyanların isimleri, kimler tarafından çıkarıldığı ve hangi kategoriye ait olduğu iyi bilinmelidir.
TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmaların Sonuçları
– Milli Mücadele’nin uzamasına neden olmuş, kazanılması gecikmiştir.
– Yunanlılar Anadolu içlerine kadar yayılma fırsatı bulmuştur.
– Düzenli ordunun kurulması hızlandırılmıştır.
– TBMM’nin, Devletin gücü ve otoritesi artmış, Anadolu’ya hakim olması sağlanmıştır.
– TBMM Kurtuluş Savaşı’nda harcamayı planladığı insan, malzeme, silah ve cephane gücünün önemli kısmını isyanları bastırmak için kullanmak zorunda kalmıştır.
– Hıyanet-i Vataniye Kanunu ve İstiklal Mahkemeleri isyanların bastırılmasında önemli etkileri oldu. Not: İstiklal Mahkemeleri Savaş Dönemi (1. TBMM) ve Cumhuriyet Dönemi’nde (2.TBMM) görev yaptı İlk kez Firari Kanunu ile uygulandı. Daha Kütahya-Eskişehir Savaşları sonunda, Tekalif-i Milliye Emirleri sırasında, Şeyh Sait İsyanı sırasında, Takrir-i Sükun Kanunu’nda (İnkılapların uygulanması sırasında) en son olarak İzmir Suikastı Olayı sırasında kuruldu. Resmi olarak 1949 İstiklal-i Harbiye Kanunu ile kalktı.
Milli Mücadele Dönemi’nin Askeri ve Mali Kaynakları
– Ağnam vergisinin artırılması – El konulan Düyun-u Umumiye, Reji İdaresi, Osmanlı Bankası gelirleri – Tekalif-i Milliye Emirleri – Gelir Vergisi Kanunu’nun 5-10 kat artırılması – Anadolu’ya getirilen mallardan alınan gümrük vergisinin 5 kat artırılması ile artan gümrük gelirleri – Zonguldak bölgesi kömürlerinden alınan gümrük vergisi ve üzerine eklenen ihracat vergisi gelirleri – Maliyenin Pul vergisi çıkartarak elde edilen gelirler – Sovyet Rusya, Türkistan Türkleri, Azerbaycan Türkleri, Hint Müslümanların yardımları – Kuvayımilliye ve kadın örgütleri ile elde edilen silah ve gelirler – Menzil Müfettişlikleri (Cephe gerisi için), Nakdi ve Ayni Teberru ile elde edilen gelirler

A) Milli Mücadele Destekçisi Basın-Yayın
– İrade-i Milliye: Sivas Kongresi’nin ardından çıkarıldı. Milli Mücadele’nin ilk yarı resmi gazetesidir.
– Hakimiyeti Milliye: Temsil Heyetinin Ankara’ya gelmesiyle çıkarıldı. TBMM’nin yarı resmi gazetesidir. (İleride Ulus adını alacaktır)
– Ceride-i Resmiye: TBMM’nin ilk resmi gazetesidir.
– Matbuat ve İstihbarat-ı Umumiye: Basın ve Haberleşme Genel Müdürlüğü
– Anadolu Ajansı: Ulusal hareketi halka ve dünyaya duyurmak için Halide Edip Adıvar ve Yunus Nadi Abalıoğlu tarafından kurulmuştur.
– Açıksöz: Kastamonu’da çıkarıldı. Kuzeyin en etkin yayın organı. (İstiklal Marşını ilk yayınlayan)
– Albayrak Gazetesi: Erzurum’da İttihat ve Terakkinin yayın organı olarak kurulsa da Rusların Erzurum işgaliyle Vilayeti Şarkiye işgal olunamaz sloganıyla çıktı. Ermeni isyan ve faaliyetleri ile Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti (Le Pays (Vatan), Hadisat ile birlikte) çatısı altında yayın yaptı.
– Minber: Mustafa Kemal Mondros Ateşkes Anlaşması’ndan sonra İstanbul’a gelerek düşüncelerini yaymak için Fethi Bey’le (Ali Fethi Okyar) birlikte çıkarmıştır.
– Öğüt Gazetesi: 1917’de Afyonkarahisar’da çıkarılmaya başlanan bu gazete Yunanlıların İzmir’i İşgali üzerine Konya’ya taşınmış, orada da İtalyan baskısı sonucunda Ankara’da yayın yapmaya başlamıştır.
İzmir’e Doğru: Balıkesir/ Yeni Adana/ İstikbal: Trabzon/ Emel: Amasya/ Ahali: Edirne
Not: Küçük Mecmua ve Sebilürreşad gibi dergilerde milli mücadeleyi desteklemişlerdir.

ÖNEMLİ SORULARDAKİ ÖNEMLİ BİLGİLER
1) Kuvayımilliye vatan topraklarının savunulma ihtiyacı ile kurulmuştur bölgesel bağımsızlığı sağlamaya çalışmıştır. Kuvayımilliye’nin Milli iradeyi sağlama amacı yoktur.
2) Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkarken görevleri; Bölgede güvenliği sağlamak, Bölgedeki orduları terhis etmek, Halkın elindeki silah ve cephaneleri toplamak, Halka silah ve cephane dağıtan ve işgallere direnen kuruluşları kapatmak, Bölgede karışıklık çıkaranları cezalandırmak, Mondros’un hükümlerini uygulamayı sağlamak, Milli girişimleri engellemek vardır. İzmir’in işgaline karşı kamuoyu oluşturmak, İşgalleri durdurmak, Kongreler düzenlemek görevleri yoktur.
3) Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçerken öncelikli amaçlarında; Devlet rejimini değiştirmek yoktur.
4) Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkarken geniş yetkilere sahip olması; Sivil-askeri makamlara emredebilmesi ve Rahat hareket etmesini kolaylaştırdı. Ancak gittiği bölgeleri düşmandan kurtarmada kolaylık gibi bir durum yoktur.
5) Mustafa Kemal’in 9. Ordu Müfettişliği yetkilerinden en çok kullandığı yetki; Haberleşmedir.
6) Mustafa Kemal Samsun’a çıktıktan sonra; Askeri ve mülki idare ile temas kurmuş, Milli kuruluşların yaygınlaştırılması için faaliyetlerde bulunmuş, Milli kuruluşları bir çatı altında toplama kararı almış, Miting ve protesto yapılması için çağrıda bulunmuş, Samsun Raporu’nu yazmıştır.
7) Samsun Raporu’nda, Yunanlıların İzmir’i işgal etmesi haksızlıktır, İşgal kabul edilemez, İşgal protesto edilmelidir diyerek Milli Mücadele’yi başlatacağının ilk sinyalini verdi. Milli Egemenlikle ve Milli kurulla ilgili madde yoktur.
8) Mustafa Kemal ile İstanbul Hükümetinin ilk görüş ayrılığı, ilk karşı çıkışı Samsun Raporu’dur. Ayrıca Milli Bağımsızlık doğrultusunda çalışmalar yapacağının ilk sinyalidir.
9) Mustafa Kemal 9. Ordu Müfettişliği görevinin dışına ilk kez Havza Genelgesi ile çıkmıştır. Mondros’a ilk açık tepki ve Mustafa Kemal’in İlk Ulusal eylemidir.
10) Mustafa Kemal’in Türk Milletini işgaller hakkında ilk kez uyararak Milli Bilincin uyandırmasının ilk adımı olan, İşgallerin mitinglerle protesto edilmesi gerektiğini ifade eden belge Havza Genelgesi’dir.
11) Havza Genelgesi’nde, Hristiyan halka saldırı ve düşmanlık yapılmamasına önem verilmesi gerekliliği Mondros hükümlerinden çekinildiği içindir (Sevr ve Wilson ilgisiz)
12) Havza Genelgesi’nde milli egemenlik ve milli iradeyi yönetimde hakim kılma düşüncesi yoktur.
13) Mustafa Kemal’in İstanbul Hükümeti ilk kez geri çağırması; Havza Genelgesi sonrasıdır.
14) Kurtuluş Savaşı’nın ilk Mitingi Havza’da yapılmıştır.
15) Türk inkılabının ihtilal safhası Amasya Genelgesi ile başlamıştır.
16) Amasya Genelgesi’nde Milli Mücadele’nin sebepleri (gerekçe): Vatanın bütünlüğü, milletin istikbali tehlikededir ve İstanbul Hükümetinin görev ve sorumluluklarını yerine getirememesidir.
17) Amasya Genelgesi’nde Kurtuluş Savaşı’nın Yöntemi; Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır (amacını da) ve her türlü etki ve denetimden uzak milli bir heyet maddeleri bildirir
18) Her türlü etki ve denetimden uzak milli bir heyet ile; Temsil Heyetinin oluşturulması, Ulusal mücadelenin kurumsallaşması, Otorite boşluğunun doldurulması hedeflendi.
19) Amasya Genelgesi’nde, Ulusun sesini dünyaya duyuracak her türlü tesir (etki) ve denetimden uzak milli bir heyetin kurulması maddesinin nedeni; İstanbul Hükümetinin görev ve sorumluluklarını yerine getirememesi ve Anadolu’nun esaret altına alınmak istemesidir. Saltanatı kaldırma fikri etken değildir
20) Amasya Genelgesi’nde; Azınlıklar, Sınırlar, Kapitülasyonlar, Borçlar, Manda ve Himaye, Mebusan Meclisi’nin toplanması konuları yoktur. Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hakim kılmak esastır, Milli sınırlar içinde vatanın bir bütün olduğu ve Cemiyetlerin birleştirilmesi hakkında Karar Yoktur.
21) Amasya Genelgesi’nin İhtilal Belgesi olduğunu kanıtlayan madde: Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır maddesidir. Aynı zamanda Türk inkılabının evrenselliğini ortaya koyan maddedir. Ulusal bağımsızlık, Ulusal egemenlik bir arada verilmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın amaç ve yöntemidir. Yeni bir yönetimin kurulacağının sinyallerini de verir.
22) Amasya Genelgesi’nde Sivas Kongresi’ne katılacak delegeleri belirleyecek olanlar; Müdafaa-i Hukuk, Redd-i İlhak cemiyetleri ve Belediyeler olarak karar verilmiştir.
23) ‘Artık İstanbul Anadolu’ya egemen değil bağlı olmak zorundadır’ sözü Mustafa Kemal tarafından Amasya Genelgesi sonrası milletin yönetilmeyecek yöneteceğini vurgulamak için söylenmiştir.
24) Amasya Genelgesi’nde: Ulusal bağımsızlık, Ulusal egemenlik, Milli kongre, İstanbul Hükümetinden bahsedildi ancak İstanbul Hükümeti ile ilişkilerin kesilmesi ve Kapitülasyonlardan bahsedilmedi. İlişkiler Sivas Kongresi ve İstanbul’un işgalinden sonra kesildi.
25) Amasya Genelgesi, Milli Mücadele’nin merkezileşmesini sağlamadı. Sivas Kongresi’nde sağlandı.
26) Amasya Genelgesi’nde: Askeri ve milli örgütler hiçbir şekilde dağıtılmayacak, silahlar teslim edilmeyecek, komuta başkalarına verilmeyecek maddesi Askeri mücadelenin yapılacağını gösterir.
27) Amasya Genelgesi’nin, Sivas Kongresi toplanması ile ilgili maddelerine bakılarak; Milli cemiyetler ve yerel idarelerin etkin duruma getirilmek istendiği, Dağınık güçlerin birleştirilmek istendiği, Mücadelenin ulusa mal edinmek istendiği, Halkın iradesine güvenildiği çıkarımları yapılabilir ancak Milli birlik ve beraberliğin sağlandığı çıkarılamaz sağlanmasına çalışılmıştır. TBMM’nin açılış sürecini hızlandırmak amacı yoktur.
28) Mustafa Kemal Amasya Genelgesi’ni yaveri Cevat Abbas’a yazdırmıştır.
29) Amasya Genelgesi’nin sonuçları doğrultusunda yaşanan gelişmelere; Milli Mücadele’nin başlaması, Mustafa Kemal’in askerlik mesleğinden istifa etmesi, Kurtuluş Savaşı’nın halktan alınan güçle idare edilmesi, Temsil Heyetinin kurulması, Sivas Kongresi’nin toplanması örnektir.
30) İlk kez Milli egemenlik kavramından ve Milli egemenliğe dayalı yönetimden bahsedilen, İlk kez İstanbul Hükümeti açıkça eleştirildiği, İlk kez devlet kurma bilincini uyandıran Amasya Genelgesidir.
31) Amasya Genelgesi’nde İstanbul Hükümeti’ne; Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır, İstanbul Hükümeti görev ve sorumluluklarını yerine getirememektedir, her türlü tesir (etki) ve denetimden uzak milli bir heyetin kurulması kararları ile Cephe alındı.
32) Amasya Genelgesi halka ve milli cemiyetlere uyarı niteliğini; Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir maddesi ile kazanmıştır.
33) Amasya Genelgesi; Sivas Kongresi’nin toplanması ve Temsil Heyetinin kurulmasında doğrudan bağlantılıdır. Ancak Mebusan Meclisi’nin toplanmasında Doğrudan ilgili değildir.
34) Amasya Genelgesi; Mustafa Kemal’in resmi göreviyle son faaliyeti olup Saraydüzü Kışlası’nda hazırlandı, İstanbul Hükümeti’nin görevini yapamadığı ilk kez belirtildi, Yeni bir devletin kurulacağının ilk işareti verildi.
35) Amasya Genelgesi’ni; Kazım Karabekir, Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Cemal Paşa onayladı. İsmet İnönü, Fevzi Çakmak, Fethi Okyar onaylayanlardan değildir.
36) Amasya Genelgesi’ni ordu mensuplarının imzalaması; Halka güven verilmek istendiğini de gösterir.
37) Amasya Genelgesi maddelerinden; Ümmet anlayışından ulus anlayışına geçildiği çıkarılabilir.
38) Mustafa Kemal’in askerlikten ayrılmasına neden olan gelişmelere; Havza Genelgesi’ni ve Amasya Genelgesi’ni yayınlaması, İstanbul Hükümeti’nin çağrılarına uymaması örnektir. Ancak padişahı hedef alan açıklamalar yapması doğru değildir.
39) Mustafa Kemal’in Sine-i Millete dönmek olarak ifade ettiği; Askerlikten istifa etmesidir.
40) İstanbul Hükümeti’nin İç işleri bakanının Mustafa Kemal’in azledildiği ve emirlerinin dinlenmemesini istemesine neden olan; Amasya Genelgesi’ni yayınlamasıdır.
41) Erzurum Kongresi’nde, İlk kez; Milli (ulusal) sınırlardan, Manda ve himayeden, Geçici Hükümetten, Mebusan Meclisi’nin toplanmasından bahsedildi. Ulusal egemenlikten ve Temsil Heyetinden ilk kez Amasya Genelgesi’nde bahsedildi. Boğazlardan, Kapitülasyonlardan bahsedilmedi
42) Milli Mücadele Döneminde Osmanlı Hükümeti haricinde bir hükümetin kurulmasından ilk kez Erzurum Kongresi’nde bahsedildi.
43) Erzurum Kongresi’nde doğrudan ulusal egemenlik ilkesi olarak kabul edilen madde: ‘Mebusan Meclisi’nin derhal toplanmasına ve hükümet işlerinin bu meclisin denetimi altında yürütülmesi’ dir.
44) Erzurum Kongresi’nde; Manda ve Himayenin reddedilmesi, Mebusan Meclisi’nin toplanması, Milli sınırlar içinde vatanın bir bütün olduğu, Anadolu’da geçici bir hükümet kurulması, Azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozacak ayrıcalıklar verilemeyeceği, Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hakim kılmanın esas olduğu, Doğu cemiyetlerinin tek çatı altında toplanması, Doğu illeri adına Temsil Heyeti kurulması kararları alındı.
45) Erzurum Kongresi’nde İlk kez Milli egemenliğin, Milli hakimiyetin Koşulsuz, Şartsız gerçekleştirilmesine (Koşulsuz Bağımsızlık) karar verilmesini sağlayan; Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hakim kılmak esastır maddesidir. Bu maddede Ulusal bağımsızlık, Ulusal egemenlik bir arada verilmiştir. Rejimin-Siyasal sistemin değişeceği mesajı verilmiştir. Manda ve Himaye reddedilmesi ve azınlıklarla ilgili madde Milli egemenlikle ilgisizdir.
46) Erzurum Kongresi’nin Bağımsızlığı ilke edindiğine; Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür maddesi, Manda ve Himaye reddedilmesi, azınlıklarla ilgili madde ve işgal ve müdahalelere topyekün karşı koyulacaktır maddeleri örnektir. İrade-i milliyeyi hakim kılmak tam bağımsızlığın kayıtsız şartsız gerçekleştirilmek istendiğine kanıt değildir.
47) Erzurum Kongresi ile kurulan Temsil Heyeti; Geçici yönetime benzer. Milli Meclise benzemez.
48) Erzurum Kongresi’nin bölgesel toplanıp, ulusal kararlar almasının nedeni; Mustafa Kemal’in kongre başkan olmasıdır.

49) Erzurum Kongresi’nin özellikleri arasında Mustafa Kemal tarafından toplanma, Amasya Genelgesi’nde toplanma kararı alınma, Düzenli ordu kurma kararı alınma, Anayasal düzenle ilgili karar bulunmaz. Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Erzurum Kongresi ile kurulmadı Erzurum Kongresi’nin toplanmasında etkili oldu.
50) Erzurum Kongresi’nin toplanmasında Ermeni ve Rumların faaliyetleri etkilidir.
51) Erzurum Kongresi’ne delege Gönderemeyen iller; Diyarbakır, Elazığ, Mardin’dir.
52) Mustafa Kemal’in Milli Önderliğe başlaması Erzurum Kongresi iledir, Milli Mücadele dönemindeki ilk sivil faaliyetidir, Kongreye Erzurum delegesi olarak katıldı.
53) Mustafa Kemal’in ‘Tarih, bu kongremizi ender ve büyük bir eser olarak kaydedecektir’ dediği kongre Erzurum Kongresi’dir.
54) Erzurum Kongresi’nde Sömürge amacı taşımayan dış yardımlar alınabilir maddesi; Manda ve himayeye karşı çıkıldığını, Uluslararası hukuk kurallarına uyulması gerektiğini, Dış politikada Bağımsızlığa önem verildiğini gösterir. Ancak Yabancı sermaye ve Karma ekonomi ile ilgisizdir.
55) Erzurum Kongresi’nde Dış politika kararları alınması; Meclis gibi hareket edildiğini kanıtlar.
56) Erzurum Kongresi’nde Musta Kemal ve Rauf Orbay; Cevat Dursunoğlu ve Kazım Yurdalan’ın yerine kongreye katılmıştır.
57) Amasya Genelgesi ve Erzurum Kongresi’nde milli güçlerin bir arada hareket etmesi gerekliliğinden bahsedilmiştir ancak Samsun Raporu’nda böyle bir durumdan söz edilmemiştir.
58) Amasya Genelgesi’nde Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır maddesi ve Erzurum Kongresi’nde Kuvayımilliye’yi amil, irade-i milliyeyi hakim kılmak esastır maddesi; Ulusal mücadelenin halka mal edileceğini, Milletin kendi kaderini kendisin belirleyeceğini ve Egemenlik anlayışının değişeceğini kanıtlar. Milli Mücadelenin çok Yönlü olduğunuda kanıtlar.
59) Alaşehir Kongresi’nde Yunanlılara karşı direnmek için asker ve vergi toplama kararı alınması ve yapılacak mücadeleyi özel bir idarenin üstlenmesi kararları kongrede; Bağımsızlık düşüncesinin hakim olduğunu, İstanbul Hükümetinden doğan otorite boşluğunun doldurulmak istendiği çıkarılabilir ancak kongrede ulusal çapta kurtuluş hareketinin benimsendiği söylenemez bölgesel kurtuluş amaçlandı.
60) Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri Batı Cephesi’nin kurulmasında etkili olmuşlardır. Sivas Kongresi de kurulan Batı Cephesi’nin şekillendirilmesinde etkilidir.
61) Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri delegelerinin hem İstanbul Hükümeti hem Milli Mücadele kararlarına bağlılıklarını açıklaması; İstanbul’a yakınlığı, Milli Mücadele’ye olan inanç eksikliği, Başkanının lider vasfına sahip olmaması etkilidir.
62) Milli Mücadele döneminde 2 kez toplanan kongreler: Nazilli ve Balıkesir Kongreleridir.
63) Bölgesel cumhuriyet fikrinin gündeme geldiği yerler; Edirne ve Lüleburgaz Kongreleridir.
64) Mustafa Kemal, Fevzi Çakmak ve İsmet Paşa’nın katıldığı Batı Anadolu kongrelerinin sonuncusu Afyon’dur.
65) Ali Galip Olayı (Elazığ Valisi) Sivas Kongresinin toplanmasını engellemek için gerçekleşmiştir.
66) Mustafa Kemal’e ilk ciddi muhalefet Sivas Kongresi sırasında geldi.
67) Sivas Kongresi’nin, Erzurum Kongresi’nden daha az kişiyle toplanmasında; Güvenlik endişesi, Maddi sorunlar, Batı Anadolu’da da kongreler toplanması, İşgal altında olan bölgeler olması nedenlerdir. Erzurum Kongresi’nin başarısız görülmesi gibi bir neden yoktur.
68) Sivas Kongresi’nde yaşanan sorunlar: Mustafa Kemal’in kongre başkanlığına karşı çıkanlar olması, Manda ve himaye fikrinin gündeme getirilmesi, Bir partiye üye olmama yemini ettirilmesi
69) Sivas Kongresi’nde Bir partiye üye olmama yemini ettirilmesi; Siyasi çatışmaları önlemek, Ulusal birliği sağlamak, Vatanın kurtuluşuna öncelik vermek amaçlarıyladır.
70) Sivas Kongresi’nin, Erzurum Kongresi’nden farklarına; Mustafa Kemal tarafından çağrılarak toplanması, Yurdun her yerinden delegelerin katılması, Temsil Heyetinin ‘Tüm yurdu temsil eder’ şekline getirilmesi, bütün cemiyetlerin birleştirilmesi örnektir. Cemiyetlerin birleştirilmesinin Nedeni: Yurdun bütünlüğünü sağlamak, Kurtuluş mücadelesini tek başına yönetmektir.
71) Sivas Kongresi’nin, Erzurum Kongresi ile ortak kararlarına; Dış yardımlar, Azınlıklar, Milli sınırlar, Mebusan Meclisi’nin toplanması, Manda ve Himaye reddi, Geçici hükümet örnektir.
72) Erzurum Kongresi’nde reddedilmesine rağmen Manda ve Himayenin Sivas Kongresi’nde tekrar gündeme gelmesi; İstanbul’dan katılan bazı temsilcilerin Manda ve Himayenin tek kurtuluş yolu olduğunu savunmalarıdır.
73) Sivas Kongresi’nde; Tam bağımsızlık ve Saltanatın durumu hakkında karar alındı. Ancak TBMM’nin açılması, Meclisin nerede toplanacağı ve Sevr Antlaşması’nın reddedilmesi gibi kararlar yoktur.
74) Milli Mücadele’de halkın Bilinçlendirilmesine önem verildiğine kanıtlardan biri; Sivas Kongresi ile İrade-i Milliye Gazetesi çıkarılmaya başlanmasıdır.
75) Temsil Heyetinin özellikleri: İlk olarak Erzurum Kongresi’nde kurulmuştur, Sivas Kongresi’nde bütün Anadolu’yu temsil eder hale getirilmiş, Erzurum ve Sivas Kongreleri kararlarını hayata geçirmek için çalışmıştır, Kurtuluş hareketinin yürütme yetkilerini kullanmış, İstanbul Hükümetinden doğan idari boşluğu doldurmuştur, İlk başarısını Damat Ferit Hükümetinin istifa etmesini sağlayarak kazandı. Temsil Heyeti, Mustafa Kemal tarafından doğrudan yönetildi, Merkezi bir yapı kurmaya çalıştı, Milli Mücadele döneminde geçici hükümet ve yürütme kurulu görevlerini üstlendi ancak Ulusal meclis görevi yürütmedi ve Milli Mücadele için gerekli yasal düzenlemeleri yapmamıştır, TBMM açılınca TBMM yaptı. Kurtuluş Savaşı’nın idaresini üstlenmedi, Temsil Heyeti Milli Mücadele döneminin örgütlenme sürecini tamamladı denilemez
76) Temsil Heyetinin Sivas Kongresi’nde Ali Fuat Cebesoy’u Batı Anadolu Kuvayımilliye Komutanlığına ataması; Kuvayımilliye birlikleri arasında kumanda birliğini sağlamaya çalışmasının, Temsil Heyetinin hükümet gibi çalıştığının, Yürütme yetkisinin ilk kez kullanıldığının göstergesidir, İstanbul Hükümetine karşı tavır alındığını da gösterir ancak Milli Mücadele’nin yöntemi konusunda görüş ayrılıklarının sona erdiğini göstermez.
77) Temsil Heyeti’nde Mustafa Kemal dışında; Rauf Orbay ve Bekir Sami Bey bulunur. Ali Fethi Okyar, Ali Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, İsmet İnönü, Fevzi Çakmak yer almaz.
78) Sivas Kongresi’nden sonra Damat Ferit Hükümetinin istifa etmesi; Temsil Heyetinin İstanbul ile iletişimi kesmesi ve Milli Mücadenin güçlenmesi nedeniyledir.

79) Damat Ferit Hükümetinin istifa etmesinden sonra padişah Vahdettin’in ılımlı biri olan Ali Riza Paşa’yı sadrazam yapmasında; Memlekette düzenin sağlanması, Halk arasında beraberliğin güçlendirilmesi, Milli hareketçilerle iyi ilişkiler kurmak nedenlerdir. Temsil Heyeti’ni İstanbul’da etkili kılmak gibi bir neden yoktur.
80) Damat Ferit Hükümetinin istifa etmesinden sonra; Temsil Heyeti İstanbul Hükümeti ilişkisi tekrar kuruldu, İstanbul Hükümeti Anadolu’nun gücünü tanıdı. Ancak İstanbul Hükümeti ve Padişah İtilafların baskısından kurtuldu denemez.
81) Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’yi daha geniş alana yaymasını sağlayan Sivas Kongresi’dir.
82) Sivas Kongresi Padişah ve Halifeliğe karşı çıkmıştır denilemez.
83) Milli egemenlik ve Milli bağımsızlığın bir arada yer aldığı; Amasya Genelgesi, Erzurum ve Sivas Kongreleridir. Bu 3 hareketin temel amacı; Bağımsızlık savaşını kazanmaktır.
84) Erzurum ve Sivas Kongreleri; Teslimiyetçilere ve Manda-Himayeciliğe tepki niteliği taşır. Ancak Saltanata tepki olarak sayılamaz.
85) Balıkesir ve Alaşehir Kongrelerinde Batı Anadolu’daki cemiyetler, Erzurum Kongresinde Doğu Anadolu’daki cemiyetler, Sivas Kongresinde Bütün cemiyetler birleştirildi.
86) Erzurum ve Sivas Kongrelerinde (Sivas’ta son ve kesin olarak reddedildi) Manda ve Himaye reddedilmiştir ancak Amasya Genelgesi’nde Manda ve Himayenin reddi ile ilgili bir madde yoktur.
87) Manda ve Himaye reddedilmesi Ulusal Bağımsızlık hakkındadır, Mebusan Meclisi’nin toplanması Ulusal Egemenlik hakkındadır. Bir maddede halkın yönetime katılması varsa Ulusal Egemenlik vardır.
88) Erzurum ve Sivas Kongrelerinde, Komutanlar Toplantısı’nda, Amasya Görüşmesinde Mebusan Meclisi’nin toplanması ile ilgili karar alındı, Bilecik Görüşmesi’ nde bu konuda bir karar yoktur.
89) Pozantı Kongresi: Kilikyalılar Cemiyeti düzenledi. Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak katıldı, Milli güçlerin birleşmesini tamamlandı, Milli Mücadele’nin son kongresidir, Manda tartışılmadı.
90) Mebusan Meclisi’nin toplanması ile ilgili karar alınması, Milli Mücadele kararlarını ulusallaştırarak harekete katılımı artırmak, Hukuki nitelik kazandırmak, İstanbul Hükümetinin çalışmalarını kontrol altına almak amaçlandı. Son Mebusan Meclisi’nde İmzalanacak Barış ant. İle ilgili karar alınmadı.
91) Azınlıklara verilen ayrıcalıkların reddedilmesi; Erzurum ve Sivas Kongrelerinde, Amasya Görüşmesi’nde ve Misakımilli’de vardır.
92) Temsil Heyetinin Osmanlı yönetimine karşı ilk siyasi zaferi, Amasya Görüşmesi ile İstanbul Hükümeti tarafından tanınmasıdır. Bilecik Görüşmesi’ nde de TBMM tanındı. İstanbul Hükümeti tarafından tanınma Kurtuluş Savaşı’na katılımı artırmıştır.
93) Amasya Görüşmesi’ nde Temsil Heyeti ve İstanbul Hükümeti, Mebusan Meclisi’nin toplanması ile ilgili karar almışlar ancak İstanbul Hükümeti İstanbul haricinde bir yerde toplanmasını kabul etmemesinin asıl sebebi; Egemenlik haklarını korumak istemeleridir. Mustafa Kemal’i İstanbul’da tutuklamak ve İtilafların Milli Mücadele’yi engelleme düşünceside etkilidir.
94) Amasya Görüşmeleri’nde faaliyeti engellenmesi istenen cemiyetler; Azınlık cemiyetleri ve İngiliz Muhipleri Cemiyeti’dir.
95) Amasya Görüşmeleri’nde; Mebusan Meclisinin toplanması ve Seçimlerin serbestçe yapılmasında uzlaşıya varıldı. İtilaflarla barış görüşmelerine Temsil heyetinin katılması kararı yoktur. Ancak Temsil heyetinin onayını almadan gidilmemesi kabul edildi. Bu kararı İstanbul Hükümeti reddetti.
96) Amasya Görüşmeleri sırasında Temsil Heyetini zor duruma düşürmek için İstanbul Hükümeti’nin çıkardığı isyan; Şeyh Recep İsyanı’dır.
97) Temsil Heyetinin Ankara’ya gelmesinde; Ankara’yı başkent yapma isteği, Ankara’nın Milis güçlerin elinde olması yoktur. Osmanlı’nın devamı tartışmalarını bitirmek de yoktur. Bu durum Kurtuluş Savaşı sonrasında Ankara’yı başkent yapma nedenlerinden biridir.
98) İtilafların Mebusan Meclisi’nin toplanmasını engellemeye çalışmaması; Milli Mücadele’nin gücüne inanmamaları, Seçimleri saltanatçıların kazanacağını düşünmeleri, Ulus iradesinin kendi istekleri doğrultusunda karar alacağını düşünmeleri, Diplomatik yollarla isteklerini kabul ettireceklerini düşünmeleri, Açılacak mecliste istedikleri şartlarda barış antlaşmasını kabul ettirme istekleri etkendir.
99) Milli Mücadele’nin siyasi programı; Misakımilli’dir.
100) Misakımilli’nin hazırlanmasında; Erzurum ve Sivas Kongreleri, Amasya Görüşmeleri ve Son Osmanlı Mebusan Meclisinin katkısı vardır. TBMM’nin etkisi yoktur.
101) Mustafa Kemal’in Misakımilli’yi Mebusan Meclisi’nde onaylattırmak istemesi; Resmileştirmek, Etkisini artırmak, Kişisellikten çıkarmak içindir.
102) Mustafa Kemal’in ‘ Çizdiğimiz bu sınırı yabancıların eline bırakmayacağız’ sözü Misakımilli içindir.
103) Erzurum Kongresi’nde temelleri atılan Misakımilli’nin Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde kabul edilmesi; Erzurum Kongresi kararlarının Ulusal hale getirildiğini doğrudan kanıtlar. Ancak bu durum İstanbul Hükümeti’nin Anadolu hareketine çekilmek istendiğini ve İstanbul Hükümeti’nin Milli Mücadele kararlarına uyduğunu kanıtlamaz.
104) Mustafa Kemal’in Amasya Genelgesi’ni hazırladıktan sonra silah arkadaşlarının da imzalaması ile Misakımilli’nin kabul edilmesi arasında bu açıdan bir ilişki vardır.
105) Misakımilli Kararları: Boğazlar, Azınlıklar, Kapitülasyonlar, Borçlar, Sınırlar, Referandum başlıklarından oluşur.
106) Misakımilli’de Boğazlar ve Dış Borçlardan ilk kez bahsedildi, Kapitülasyonlar ilk kez reddedildi.
107) Misakımilli Kararları arasında; Mondros’un imzalandığı tarihteki sınırların milli sınır olarak kabulü, Kapitülasyonların reddedilmesi, Kars, Ardahan, Batum, Batı Trakya ve Arap memleketlerinde referandum yapılması, Boğazlar ve Dış Borçlardan ilk kez bahsedilmesi, Azınlıklara verilen ayrıcalıkların reddedilmesi, Sınırların dışındaki Müslümanların haklarının korunması vardır.
108) Misakımilli Kararları arasında; Hükümet üyelerini meclisin seçmesi, Nüfus mübadelesi yapılması, Vilayet-i Sitte ve Doğu Trakya’da Referandum yapılması, Rodos ve On İki Ada hakkında karar yoktur. Boğazlar ile ilgili kararın uluslararası bir kuruluşa bırakılması kararı da yoktur.
109) Misakımilli konuları arasında; Mebusan Meclisi’nin açılması, Manda ve Himaye, Dış yardımlara açık olunması, Miting ve protesto yapılması için çağrı konuları yoktur.
110) Misakımilli Kararları arasında; Siyasi, adli ve mali gelişmemize engel olan sınırlandırılmalar kaldırılmalı maddesi ulusal bağımsızlığa verilen önemi gösterir.
111) Misakımilli Kararları arasında; Sınırlar içindeki borçların kabul edilip diğerlerinin tanınmaması Düyun-u Umumiye’ yi kaldırmak amaçlıdır.
112) Misakımilli’de vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığını sağlamak adına alınan kararlar; TBMM kararları, Mudanya ve Lozan Antlaşmalarında etkili oldu.
113) Misakımilli’de Erzurum Kongresi kararlarından, Milli sınırlar içinde vatanın bir bütün olduğu maddesi vardır. Misakımilli’de Ulusal (Milli) Egemenlik ile ilgili bir madde yoktur.
114) Misakımilli’nin hazırlanmasında; Erzurum ve Sivas Kongrelerinin, Wilson İlkeleri’nin (Referandum konusunda) ve Fransız İhtilali’nin etkisi vardır ancak Kanuniesasi’ nin etkisi yoktur.
115) Misakımilli’nin Elviye-i Selase (Kars, Ardahan, Batum) gerekirse halkoyuna başvurulacak maddesi, Wilson İlkeleri ve Harbord Raporu ile aynı doğrultudadır.
116) Misakımilli Kararlarını aldıran Felah-ı Vatan grubunun Mebusan Meclisinde lideri Rauf Orbay’dır.
117) Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz maddesi; Erzurum Kongresi, Sivas Kongresi ve Misakımillide’ de yer almıştır.
118) Misakımilli kabul edildikten sonra; İstanbul işgal edildi, Mebusan Meclisi kapatıldı. Ancak Temsil Heyetinin Ankara’ya gelmesi Misakımilli kabul edildikten sonra değil öncedir. Temsil Heyeti Amasya Görüşmesi ve hemen ardından yapılan Komutanlar Toplantısı sonrası Ankara’ya geldi.
119) Misakımilli’nin kabul edilmesi; İstanbul’un işgaline neden oldu. Ancak Amasya Görüşmeleri’nin yapılması ve Anadolu’da İşgallerin başlamasına neden olmadı.
120) İstanbul’un işgali ile; Milli Mücadeleye katılım arttı, İstanbul Hükümeti’ne güven azaldı.
121) İstanbul’un işgali ile, İstanbul’la iletişimin kesilmesi; Anadolu’dan İstanbul’a istihbaratı ve Milli Mücadele aleyhine kamuoyu oluşmasını engellemek içindir. TBMM otoritesini artırmak amacı yoktur
122) İstanbul’un işgaline en önemli tepki, 1. TBMM’nin açılmasıdır. İtilaflarda bu gelişme üzerine Osmanlı’ya barış antlaşması imzalatmak için harekete geçti.
123) İstanbul’un işgali’ne doğrudan neden olan; Misakımilli’nin kabul edilmesidir. Son Osmanlı mebusan Meclisinin Toplanması doğrudan değil dolaylı olarak neden oldu.
124) İtilafların İstanbul’un işgali; Milli iradeyi yok etmek içindir.
125) Milli kuvvetlerin Geyve-Ulukışla demir yollarını tahrip etmesi ve İtilaf subaylarının tutuklanmasının nedeni İstanbul’un işgaline tepkidir. Temsil Heyeti İstanbul’un işgaline tepki olarak İrşat Heyetlerini kurmadı. Ayaklanmalara karşı kurdu. Temsil Heyetinin Ankara’ya gelmeside daha önce gerçekleştiği için bu durum tepki veya önlem sayılamaz.
126) İstanbul’un işgali sırasında görevde istifa eden Ali Rıza Paşa Hükümeti yerine yeni kurulan Salih Paşa Hükümeti bulunmaktaydı.
127) İstanbul’un işgali sonrası; İstanbul Hükümeti Milli Mücadele ile uzlaşma yolunu aradı denilemez.
128) İstanbul’un İşgalini Mustafa Kemal’e Manastırlı Hamdi Bey telgrafla bildirmiştir.
129) Milli Mücadele Döneminde Mustafa Kemal’in Askeri alandan çok Millet Meclisi ve Hükümet kurmak istemesindeki amaç; Bağımsızlık savaşımızdaki haklılığı dünyaya duyurmaktan daha çok Ulusal güçleri birleştirmek temel nedendir.
130) 1. TBMM’nin açılışında temel nedenler; İtilafların İstanbul’u işgal edip Mebusan Meclisini dağıtmaları, Milli Mücadeleye hukuksal dayanak oluşturulması, İstanbul Hükümetinin sorumluluklarını yerine getirmemesidir. Aydınlarımızın Malta’ya sürgün edilmesi temel neden değil.
131) 1. TBMM’nin açılışında; Düzenli ordunun kurulması ve Yunanlıların Doğu Trakya’yı işgal etmesi nedenlerden değildir.
132) 1. TBMM’nin açılış amaçları: Düzenli orduyu kurmak, Vatanı işgalden kurtarmak, Misakımilli’yi gerçekleştirmek, Milli egemenliğe dayalı yeni bir devlet kurmak ve Uluslararası alanda tanınmaktır. Ancak İnkılaplar yapmak, Yerel yönetimlere ağırlık vermek, Halifeliği kaldırmak amaçlanmadı.
133) 1. TBMM’nin Özellikleri; Kurucudur, Ulusaldır, Çok sesli ve demokratiktir, İhtilalcidir, Olağanüstü yetkilere sahiptir yani Güçler birliği ilkesini benimsemiştir, Halkçıdır, Savaş meclisidir, Meclis Hükümeti sistemine sahiptir, Milli egemenlik ilkesine sahiptir Ancak İnkılapçı bir meclis Değildir. Alınan kararlar Zabıt Ceridelerine yazılırdı.
134) 1. TBMM’nin İcra Vekilleri Heyeti; Şer’iye Vekili (Din İşleri Bakanı) Mustafa Fehmi Efendi/ Milli Savunma Bakanı Fevzi Paşa (Çakmak)/ Dış İşleri Bakanı Bekir Sami Bey (Kunduk)/ Maliye Bakanı Hakkı Behiç Bey (Koryürek)/ Bayındırlık Bakanı İsmail Fazıl Paşa/ Ekonomi Bakanı Yusuf Kemal Bey. (Tengirşek)/ Adalet Bakanı Celalettin Arif Bey/ İç İşleri Bakanı Cami Bey (Başkut) Maarif Vekili (Milli Eğitim Bakanı) Dr. Rıza Nur Bey/ Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Adnan Bey (Adıvar)/ Genelkurmay Başkanı İsmet Bey (İnönü).
135) 1. TBMM’nin açılması Temsil Heyetinin görevinin bitmesine neden oldu. Mustafa Kemal’in Temsil Heyeti başkanı görevi, 9. Ordu Müfettişi görevinden daha uzun sürdü.
136) 1. TBMM açılırken Osmanlı Mebusan Meclisi’nden vekillerin de katılması; Mustafa Kemal’in Millet Egemenliğine verdiği önemi ve Vatanın geleceğini ulusal iradenin belirleyeceğini gösterir. 2 meclisin birleştirildiğini ve Alınacak kararlardaki sorumluluğun paylaştırılmak istendiğini göstermez.
137) 1. TBMM’nin açılmasından sonra yaptığı ilk Düzenleme; Mali alandadır.
138) 1. TBMM; Saltanatı kaldırdı, Lozan’a delege gönderdi, İrşat heyetlerini oluşturdu ancak Eğitim-Öğretimin birleşmesini yapmadı.
139) 1. TBMM’nin Olağanüstü yetkilere sahip olduğunu; Yasama-Yürütme-Yargıyı kendinde toplaması, Yetkilerini Başkomutanlık yasasıyla Mustafa Kemal’e devretmesi kanıtlar.
140) 1. TBMM’nin İhtilal meclisi olduğuna kanıt Milli egemenliğe dayalı devlet kurmak amacı, Teşkilat-ı Esasiye’yi ilan etmesi, Saltanatı kaldırmasıdır. Düzenli ordu kurması ve Vatanı işgalden kurtarması kanıtlamaz.
141) 1. TBMM’yi Kurucu meclis yapan Milli egemenliğe dayalı yeni bir devlet kurması ve Hükümet kurup Anayasa yapmasıdır. Osmanlı’ya göre Egemenlik anlayışını değiştirmesi ve Saltanatı kaldırması meclisi kurucu meclis yapar. İstiklal Mahkemelerini kurmak sayılmaz.
142) 1. TBMM’de hükümet kurmak zorunludur kararı: 1. TBMM’nin Kurucu meclisi olduğuna ve Hükümetin geçici değil kalıcı olacağına kanıttır. Milli bağımsızlığın hedeflendiğini kanıtlamaz.
143) 1. TBMM’de Meclis hükümeti sistemi ve Güçler birliği tam demokratik anlayışa terstir.
144) 1. TBMM’de Yasama ve Yürütmenin meclise ait olması; Cumhuriyet’e geçileceğine en güçlü kanıttır. Ayrıca Meclis üstünlüğünün sağlandığını kanıtlar. Meclisteki gruplaşmaları önlemez.
145) 1. TBMM’nin Yürütme gücünü üstlendiğini; Bakanları kendi içinden salt çoğunlukla seçmesi, Meclis başkanının Hükümet başkanıda olması kanıtlar.
146) 1. TBMM’nin Yargı gücünü üstlenmesi; Otoritesini sağlamak, Davaların sonuçlanmasını hızlandırmak içindir. Hükümet bunalımını önlemek gibi bir amaç yoktur.
147) 1. TBMM’de Bakanların ayrı ayrı oylamalarla seçilmesi; Hükümetin oluşturulmasını ve Hükümetin uyumlu çalışmasını zorlaştırdı.
148) Hükümetin Meclise karşı sorumlu olduğunu; Bakanlar arasındaki sorunları Meclisin çözmesi, Bakanların Meclis komisyonundan görüş alabilmesi kanıtlar.
149) 1.TBMM’de; Düzenli ordu, Padişah ve halifeliğin durumu, Başkomutanlık yasası konularında tartışma yaşandı. Tekalif-i Milliye’ de tartışma yaşanmadı. (Mustafa Kemal çıkarttı, Meclis değil) Ancak 1.TBMM Döneminde çıkarılan kanunlar arasındadır.
150) 1. TBMM Güçler birliği ilkesini: Otoritesini artırmak, Hızlı karar almak, Kurtuluş Savaşı’nı kazanmak için benimsedi. Demokratikleşmek ve Rejimi değiştirmek amaçları yoktur. Güçler birliği İstanbul Hükümetinin yok sayıldığı anlamına da gelir.
151) 1.TBMM’de Müdafaa-i Hukuk (Mustafa Kemal’in), İstiklal (Mustafa Kemal’i destekleyen), Islahat (Saltanatçı), Tesanüt (İttihatçı), Yeşil Ordu (Çerkez Ethem’ e yakın parti) ve Halk Zümresi (İkisi de Bolşevikçi) grupları vardır. Felah-ı Vatan yoktur. Grupların olması meclise; Çok sesli ve demokratik özelliğini kattı.
152) Parti yerine grup olması: Asıl amacın bağımsızlık olması, Bölünmeleri, kamplaşmaları, politik çatışmaları engellemek içindir. Toplumdaki farklı görüşleri meclise yansıtmamak amaçlanmadı.
153) 1.TBMM Ulusal birliği; Güçler birliği, Olağanüstü yetki, Siyasi parti olmamasıyla sağlamaya çalıştı.
154) 1. TBMM’nin Milletin ta kendisi olması; Farklı görüşteki üyelerden ve gruplardan oluşarak, Homojen yapıda olmasıdır.
155) 1.TBMM; Teşkilat-ı Esasiye’ yi kabul etti. (Kuvvetler birliğini sağladı) İstiklal Marşı’nı kabul etti, Başkomutanlık Yasası çıkardı, Mudanya Mütarekesi’ni imzaladı, Saltanatı Kaldırdı Ancak Erkan-ı Harbiye Vekaletini 2. TBMM kaldırdı, Takrir-i Sükun Kanunu 2. TBMM Dönemindedir.
156) Lozan görüşmeleri 1.TBMM Döneminde yapıldı, 2. TBMM Döneminde onaylandı. Ankara 2. TBMM Döneminde başkent oldu, Halifelik 2. TBMM Döneminde kaldırıldı.
157) 1. TBMM’ye karşı İstanbul Hükümeti; Milli Mücadele liderlerini karalamak ve haklarında idam kararı vermek, Kuvay-ı İnzibatiye ordusunu kurmak, Halkı ayaklandırma faaliyetlerinde bulundu ancak Kuvay-ı Seyyare birlikleri kurmak yoktur. (Çerkez Ethem)
158) 24 Nisan Önergesinde; TBMM’nin üstünde bir güç yoktur maddesi, Hükümet kurmak zorunludur ve Padişah baskıdan kurtulunca Meclis kararına göre hareket edecektir ile Osmanlı yönetimi bütünüyle yok sayılmıştır, İtilafların iç politikaya karışmalarını engellemek amacı vardır.
159) 24 Nisan Önergesinde; Geçici bir hükümet başkanı tanımak, padişah vekili tanımak doğru değildir; Meclisin devamlılığının ve bağımsız hareket edeceğini, eski yönetime dönülmeyeceğinin gösterir. Saltanat makamının yok sayılması ve Meclis hükümeti bu maddeden çıkarılmaz.
160) 24 Nisan Önergesinde yeni bir Devlet Düzeni kurulacağını; Hükümet kurmak zorunludur ve Mecliste toplanan ulusal iradeyi egemen kılmak esastır maddeleri kanıtlar.
162) 24 Nisan Önergesinde; Meclisin üstünlüğü, Hükümetin oluşumu, Hükümet kurma zorunluluğu, Meclis başkanının yetki ve sorumluluğu vardır. Ancak Meclise verilecek ad, Yeni devlet rejiminin adı, Devletin Dini, Kapitülasyonların kaldırılması gerektiği hakkında bir karar yoktur.
163) 1. TBMM’nin çıkardığı Nisab-ı Müzakere Kanunu (Meclis iç tüzüğü) gayelere ulaşana kadar meclisin sürekli toplantıda olacağını ifade eder.
164) 1. TBMM’nin hızlı kararlar almasını; Yasama, Yürütme, Yargı TBMM’ye aittir kanun maddesi yani Güçler birliğine sahip olması ve Meclis hükümeti sistemine sahip olması sağladı.
165) 1. TBMM’nin Düzenli Ordu Kurmasının; Ulusal mücadelenin milis kuvvetlerle yapılamayacağının görülmesi, Kuvayımilliye’ nin Gediz Savaşı’nda yenilmesi, Mücadelenin tek elden yürütülmesi gerekliliği gibi nedenleri vardır.
166) Batı Cephesi, Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri’ nde oluşturuldu, oluşturulma aşamasında Mustafa Kemal’in etkisi yoktur.
167) 1.TBMM ekonomik kaynak sağlamak için; Ağnam vergisinin artırılması, Gelir Vergisi Kanunu’nun 5-10 kat artırılması, Gümrük vergisinin 5 kat artırılması, Pul vergisi çıkartması, Men-i İsrafat Kanunu çıkartması, Men-i Müskirat Kanunu çıkartmasını gerçekleştirdi.
168) 1.TBMM’nin açılmasının ardından İstanbul Hükümetinin halka Milli Mücadele’nin Padişah ve halifeye karşı yapıldığını söylemek için kurulan grup Nasihat Heyetleri’ dir. Buna karşılık 1.TBMM tarafından Türk halkını bilinçlendirmek amacıyla İrşad (öğüt) Heyetleri kuruldu.
169) 1.TBMM Teşkilat-ı Esasiye ilan edilene kadar otoritesini; Kanunuesasi hükümleri ile korudu
170) Kanunuesasi varken 1.TBMM’nin Teşkilat-ı Esasiye’yi ilan etmesi; Ulusal egemenliğe dayalı bir hükümet ve Meclis işleyişinin benimsenmesi nedeniyledir.
171) 1.TBMM’nin Teşkilat-ı Esasiye’yi Kurtuluş Savaşı devam ederken ilan etmesi; Ülkedeki karışıklıkları önlemek içindir.
172) 1.TBMM’nin Teşkilat-ı Esasiye’yi 1 yıl sonra ilan etmesinin temel nedeni; Halkın TBMM’ye güven duyması sağlanmak istenmesidir.
173) Kanuniesasi’ nin Teşkilat-ı Esasiye (Temeli 24 Nisan önergesi) ile çelişmeyen hükümlerinin devam etmesi; Saltanat yanlılarının desteğini almak, Teşkilat-ı Esasiye’ nin eksiklerini Kanuniesasi ile kapatmak amacı vardır. Ancak yeni anayasaya yasallık kazandırma amacı yoktur zaten yasaldır.
174) TBMM’de Meclis hükümeti sisteminden Kabine sistemine geçince; Meclis başkanı Hükümetinde başkanıdır anlayışı değişti ancak Yasama, Yürütme, Yargı TBMM’ye aittir maddesi ile değişmedi
175) Milli Mücadele Dönemi boyunca iç isyanlar: Kuvayımilliye’nin oluşmasından sonra, Temsil Heyeti’nin kurulmasından sonra ve TBMM’nin açılmasından sonra (en yoğun) yaşandı.
176) Milli Mücadele’ye karşı çıkarılan isyanların nedenleri arasında; İstanbul’un işgali, Mebuslar Meclisinin dağıtılması, Saltanatın kaldırılması, Seçim kararı, Rejim sorunu yer almaz.
177) TBMM’nin Ayaklanmalara Karşı Aldığı Önlemler; İrşad (öğüt) Heyetleri kuruldu, Anadolu Ajansı kuruldu, İstanbul Hükümeti ile haberleşme kesildi, Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarıldı, İstiklal Mahkemeleri kuruldu, Firariler Kanunu çıkarıldı, Seyyar Jandarma örgütü kuruldu, Dürrizade Mahmut Efendi’nin fetvalarına karşılık, Ankara Müftüsü Rıfat Börekçi’ ye fetvalar hazırlattırılarak yayınlandı.
178) TBMM’nin Ayaklanmalara Karşı Aldığı Önlemler arasında; Geyve ve Ulukışla demiryollarının tahribi (İstanbul’un işgali sonrası gösterilen tepki), Nasihat Heyetleri kurmak yer almaz. (İstanbul H.)
179) İstiklal Mahkemeleri Savaş Dönemi (1. TBMM) ve Cumhuriyet Dönemi’nde (2.TBMM) görev yaptı İlk kez Firari Kanunu ile uygulandı. Daha sonra Kütahya-Eskişehir Savaşları sonunda, Tekalif-i Milliye Emirleri sırasında, Şeyh Sait İsyanı sırasında, Takrir-i Sükun Kanunu’nda (İnkılapların uygulanması sırasında) en son olarak İzmir Suikastı Olayı sırasında kuruldu. Üyeleri milletvekilidir ve seçimle gelmişlerdir. İsyan edenleri, devlete karşı yıkıcı suç işleyenleri cezalandırmak ve cephe gerisinin güvenliği için kuruldu. İbret-i Alem esasını uyguladı. Kararları kesin ve net tartışmaya kapalıdır. Kararları meclis onayından geçmez. Yurdun birçok yerinde davaları gördü seyyar mahkeme olarak kullanıldı. Sevri imzalayanlara vatana ihanet suçundan giyabi İdam cezası verdi. Resmi olarak 1949 İstiklal-i Harbiye Kanunu ile kalktı.
180) İstiklal Mahkemelerinin kurulmasında: Meclise ve Milli Mücadele’ye karşı çıkan isyanları bastırmak, isyan edenleri etkisiz hale getirmek, Bozulan iç güvenliği sağlamak ve TBMM’nin otoritesini artırmak amaçları vardır.
181) Kuvayımilliye’nin suçlulara ceza vermesinin engellenmek istenmesinde; Devlet otoritesini sağlama, Ulusal birliklerin savunma dışındaki yetkilerini sınırlandırma, Halkın Kuvayımilliye’ye güvenini koruma, Suçluyu suçsuzdan ayırma etkilidir. Suçluların cezalandırılmasını geciktirme gibi bir neden yoktur.
182) 1. TBMM’ye karşı hem isyanlar çıkmasında hem isyanların bastırılmasında etkili olanlar: Fetva ve Kuvayımilliye’dir.
183) 1. TBMM’ye karşı çıkan isyanların bastırılması için Takrir-i Sükun Kanunu çıkarılmadı. Takrir-i Sükun Kanunu, Milli Mücadele Döneminde değil Şeyh Sait İsyanı’nı bastırmak için çıkarılmıştır.
184) 1. TBMM’nin çıkardığı kanunlar arasında hem TBMM’nin otoritesini artıran hem de Milli Mücadele’ye insan kaynağı sağlayan kanunlar: Hıyanet-i Vataniye Kanunu ve Firariler Kanunu’dur.
185) Hıyanet-i Vataniye Kanunu: Meclise ve Milli Mücadele’ye karşı çıkan isyanları bastırmak, TBMM’nin otoritesini artırmak ve Asker kaçaklarını önlemek amaçlarında fayda sağladı.
186) Milli Mücadele Dönemi boyunca Asker kaçağı probleminin temel kaynağı Mondros ’dur.
187) İstanbul Hükümetinin Çıkardığı Ayaklanmalar; Anzavur Ayaklanması, Kuvay-ı İnzibatiye Ayaklanmasıdır. İngilizler Boğazları ellerinde tutabilmek için bu ve Bolu-Düzce isyanlarını destekledi. İtilafların destekleme amaçları arasında; Saltanatı korumak ve Musul konusu yoktur.
188) Anzavur (Kuvay-ı Muhammediye) Ayaklanması ve Hilafet Ordusu’nun (Kuvay-ı İnzibatiye) ortak amacı: Boğazları İtilaflar lehine korumaktır.
189) Kuvayımilliye’ciler Tarafından; Çerkez Ethem, Demirci Mehmet Efe, Yörük Ali Efe isyanları çıkarıldı. Delibaş Mehmet Kuvayımilliye’ci İsyanı değildir. Demirci Mehmet Efe (Refet Bele) ve Çerkez Ethem (İsmet Paşa/1. İnönü Savaşı’nın kazanılmasıyla) isyanları düzenli ordu tarafından bastırıldı.
190) Kuvayımilliye’ciler Tarafından çıkarılan isyanlarda; Dini nedenler, Etnik ayrımcılık, İstanbul Hükümeti ve İtilafların kışkırtmaları etkisizdir.
191) Çerkez Ethem, Demirci Mehmet ve Mili Aşireti İsyanlarının ortak özelliği: Başta Hepsi milli mücadeleye destek verirken sonra Milli Mücadeleye karşı isyanlar çıkarmışlardır.
192) Kendi bölge otoritelerini kaybetmemek için isyan edenler; Çapanoğulları, Koçgiri, Milli Aşireti
193) Kürdistan’ı kurmak için Midyat’da isyan eden Ali Batı’dır.
194) 1. TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmalar’ dan Ali Fuat Paşa’nın bastırdığı isyanlar; Anzavur Ayaklanması, Kuvay-ı İnzibatiye Ayaklanması, Bolu, Düzce, Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları
195) 1. TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmalar’ dan bastırılmasında Kuvayımilliye’ cilerin payı olan ayaklanmalar: Yozgat (Çapanoğulları) İsyanı, Anzavur Ayaklanması, Bolu, Düzce, Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları
196) 1. TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmalarında en son Pontus Rum isyanı bastırıldı.
197) 1. TBMM’ye Karşı Çıkarılan Ayaklanmalar’ın Sonuçları; Kardeş kanı döküldü, İşgalciler daha rahat hareket etti, Milli mücadele uzadı, TBMM’nin otoritesi arttı. Ancak Milli egemenlik tehlikeye girmedi.
198) Amasya Görüşmeleri’ ne Temsil Heyeti adına Mustafa Kemal, Rauf Orbay ve Bekir Sami Bey, Ali Rıza Paşa Hükümeti adına Salih Paşa katıldı.
199) Bilecik Görüşmesi’ ne Mustafa Kemal ve İsmet Paşa, İstanbul Hükümeti (Tevfik Paşa Hükümeti) adına Salih Paşa ve Ahmet İzzet Paşa katıldı.
200) Sevr Antlaşması’nı (San Remo Konferansı) Saltanat Şurası adına (Damat Ferit) Rıza Tevfik, Hadi Paşa ve Reşat Halis imzaladı. Dünyada da ABD- SSCB imzalamadı.
201) Sevr’de; Kapitülasyonlar, Azınlıklar, Boğazlar, Savaş tazminatı konuları vardır. Patrikhane yoktur.
202) Sevr maddelerine; Doğu’da yeni devlet kurulması, İzmir’in Yunanlılara verilmesi, Azınlık haklarının genişletilmesi, İstanbul’un başkentliğinin devam etmesi, Kapitülasyonların genişleterek tekrar uygulanması, Boğazlar Komisyonu kurulması, Boğazların savaş zamanında tüm gemilere açık olması vardır. Ancak Boğazlar Komisyonunun başkanının Türk olması ve Azınlıkların Türk sayılması yoktur. Bu maddeler Lozan’da vardır.
203) Sevr’de bilerek ve özellikle belirsiz bırakılan konu: İstanbul hariç ülkenin sınırlarıdır.
204) Sevr’de Osmanlının egemenlik haklarının sınırlandırıldığının en açık kanıtı; İstanbul’da ayrı bayrağı ve bütçesi olan Boğazlar Komisyonunun kurulmasıdır.
205) Sevr’de bir Osmanlı vatandaşının İtilaf devletleri vatandaşlığına geçmesinin ardından Kapitülasyonlardan yararlanabilmesi; Kapitülasyonların kapsadığı alanları artırmak için değil, Osmanlı ekonomik hayatında daha fazla etkinlik kazanmak içindir.
206) Osmanlının Sevr Antlaşması’nı imzalaması; Milli Mücadeleye katılım hızı, TBMM’ye olan inancı ve Halkın direnme gücünü artırmıştır.
207) Mondros ve Sevr; Kurtuluş Savaşı’nın yapılmasında etkilidir.
208) 1. TBMM en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey’in geçici başkanlığında açıldı ve Açılış konuşmasını da Şerif Bey yaptı.
209) Milli Mücadele Döneminde Ali Galip zararlı faaliyetlerde bulunurken Hoca Raif, Galip Hoca ve Hacım Muhittin Batı Anadolu’da yararlı faaliyetlerde bulunmuştur.
210) Celal Bayar, Galip Hoca takma adını kullanarak Nazilli Kongresi başkanlığı yapmıştır. Yunan işgallerine karşı toplanmış işgalden dolayı yeri değişerek Muğla’da devam etmiştir.
211) Milli Mücadele Döneminde, Ali Rıza Paşa Hükümeti ve Tevfik Paşa Hükümeti Mustafa Kemal’e karşı uzlaşmacı hareketler sergilemiş, Ancak Damat Ferit Hükümeti ise her zaman düşman olmuştur.
212) Türklerde yürütme gücü: Heyeti Vükela, Bab-ı Ali, İcra Vekilleri Heyeti, Temsil Heyeti, Bakanlar Kurulu tarafından kullanıldı.
213) İlk dış ilişkileri bakanı olan, Londra Konferansı’nda Türk heyetinin başkanı Bekir Sami Bey
214) 1.TBMM’de; Refik Saydam, Celal Bayar ve Mehmet Akif Ersoy Vekillik yaptı. Recep Peker yapmadı. Cemal Gürsel Atatürk Döneminde Hükümetlerin hiçbirinde yoktur.
215) Milli Mücadele’nin sözcülüğünü yapan ilk gazete İrade-i Milliye’ dir.
216) Mustafa Kemal’in kurulmasında pay sahibi olduğu yayın organları Minber Gazetesi, İrade-i Milliye, Hakimiyet-i Milliye, Ceride-i Resmiye, Anadolu Ajansı
217) Tasvir’i Efkar, İkdam, İleri, Vakit, Yenigün, Tanin, Hadisat, Albayrak, Öğüt Milli Mücadele destekçisi yayınlardır. Ancak Alemdar, Peyamı Sabah, Türkçe İstanbul, Aydede, Ümit, Selamet, Ferda, İrşad, Ferda, Zincirbent, Köylü, Yeni Dünya Milli Mücadele düşmanıdır.
218) Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Yakup Kadri, Nurullah Ataç’ın yazar olduğu Milli Mücadele destekçisi yayın Dergah dergisidir.
219) Ziya Gökalp tarafından çıkarılan Milli Mücadele destekçisi yayın Küçük Mecmua dergisidir.
220) Mehmet Akif’in başyazarı olduğu Milli Mücadele destekçisi yayın Sebilürreşad dergisidir.
221) Mustafa Kemal’in İsimsiz yazılarını yayınlayan; İleri’dir.
222) İstiklal Marşını ilk yayınlayan gazete Açıksöz, TBMM’de ilk okuyan Hamdullah Suphi Bey
223) Erzurum Kongresi’nin toplanacağını ilk kez duyuran gazete Albayrak’dır.
224) Kuvayımilliye karşıtı yazılar yazan İstanbul Hükümeti’nin eski bakanlarından Ali Kemal’in çıkardığı gazete; Peyamı Sabah’dır.
225) Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır, Milli iradeyi hakim kılmak esastır, Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir maddeleri: Milli egemenliğe geçileceğini kanıtlar.
226) Milli Mücadele Döneminde; Milli iradeyi hakim kılmak esastır, Manda ve Himaye kabul edilemez, İşgaller protesto edilmelidir kararları; Milli bağımsızlık mücadelesinin başladığını, Halkı mücadeleye çekmenin amaçlandığını, Milletin ortak amaçlar etrafında toplandığı, İhtilal niteliği taşıdığını kanıtlar. Silahlı mücadelenin başladığını kanıtlamaz.
227) Milli Mücadele Döneminde Mustafa Kemal’in Mondros’u Hafifletmek gibi bir amacı hiçbir zaman olmadı. Mondros’un uygulanmasını engellemeyi hedefledi.
228) Milli Mücadele Döneminde Mustafa Kemal’in bir karar alırken temel ilkesi; Milleti temsil eden kişi ve kurumlarında onayını almaktır.
229) Mustafa Kemal’in sivil durumda yaptığı faaliyetler arasında; Tekalif-i Milliye Emirleri’ni yayımlamak yoktur. Başkomutan olarak yapmıştır.
230) Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti Milli Mücadele aleyhinde ortam oluşturduğu zamanlarda; İstanbul Hükümeti ile iletişimi kesme, Atamalarını geri gönderme ve İstanbul Hükümeti ile uzlaşmaya çalışmayı farklı dönemlerde uyguladı. Ancak hiçbir zaman Sovyet Rusya kozunu oynamadı.
231) Milli Mücadele Döneminde Ayan Meclisi kurma fikrinin reddedilmesi; Millet egemenliği fikrinin benimsenmiş olması nedeniyledir.
232) Milli Mücadele Döneminde Mücadeleye en çok zarar veren cemiyet olan Hürriyet ve İtilaf’ın Milli Mücadele açısından en zararlı söylemi; Mustafa Kemal’in İttihatçı olduğunu yaymasıdır.
233) 1. TBMM binası şuan; Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak kullanılıyor.
234) Ceride-i Resmiye Kurtuluş Savaşı Hazırlık Dönemine ait değildir.
235) Mustafa Kemal’in veliaht Vahdettin ile gittiği yer; Almanya’dır.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.