Kpss, Eğitim Bilimleri, Sınıf Yönetimi Konu Anlatımı

Sınıf yönetimi; öğrenme için uygun ortamın sağlanması ve sürdürülmesidir. Öğretmen tarafından öğrencilerin önündeki çalışma engellerinin ortadan kaldınlması, öğretim zamanmın uygun kullanılması, etkinliklere öğrencilerin katılımının sağlanması ve zamanın yönetilmesidir.
Sınıf yönetimi, etkili bir öğrenme sürecinin gerçekleştirilmesi amacıyla sınıf etkinliklerinin öğrencilerle birlikte öğrenciler için yönetilmesidir. Diğer bir ifadeyle, öğrenmenin gerçekleştiği bir çevrenin oluşturulabilmesi için gerekli olanak ve süreçlerin, öğrenme düzeninin ve öğrenme ortamının sağlanması ve öğrenme kurallarının belirlenerek işletilmesidir.
Sınıf yönetimi, eğitim yönetimi sürecinin ilk ve temel basamağıdır. Sınıf yönetimi, sınıf yaşamının bir orkestra gibi yönetilmesidir. Öğrenci başarısını etkileyen değişkenlerden biri de sınıf yönetimidir. Öğrenciler arasındaki bireysel farklılıklar kadar sınıfın iyi yönetilip yönetilmediği de öğrenci başarısını etkilemektedir.

1. SINIFIN ÖZELLİKLERİ
Sınıf ortamında alınan kararlarda sınıfın bazı özelliklerinin dikkate alınması gereklidir. Sınıfın kendine özgü özeilikleri şunlardır:
a) Çok boyutluluk: Sınıfta meydana gelen olaylar
genellikle çok boyutludur. Sınıfta aynı anda birçok
olay meydana gelmektedir.
b) Eşzamanlılık: Sınıfta aynı anda birçok şey
meydana gelmektedir.
c) Çabukluk: Sınıfta meydana gelen olaylar hızla
gerçekleşir, ara vermez. Sieber, öğretmenlerin
saatte ortalama 16, günde 87, yılda tahminen
16.000 kez öğrencinin gözlenebilen davranışını
değerlendirdiklerini, onlara tepki gösterdiklerini
belirtmiştir.

d) Öngörülemezlik ve Açıklık: Sınıfta meydana
gelen olaylar sık sık önceden bilinmeyen ve tahmin
edilemeyen olaylardır. Sınıfta öğretmen-öğrenci
ilişkisi açıktır.
e) Tarih: Zamanla sınıfın bir geçmişi ve tarihi oluşur.

2. ETKİLİ SINIF YÖNETİMİNİN İLKELERİ
1. Öğrencilerle iyi ilişkiler kurma ve geliştirme:
Öğrencilerin isimlerini öğrenmek, onları hem ders içinde hem de ders dışında tanımaya çalışmaktır. Öğrencilerle iyi ilişkiler geliştirmek, onlara genel, klişeleşmiş tepkiler vermekten çok, kişisel özelliklerine göre tepki vermektir.
Yeterli hazırlanma: Ders araç ve gereçlerini
rahat kullanmak, bunları, kullanılacak yönteme göre
düzenlemek ve eksiksiz sağiandığından emin
olmaktır.
Ders esnasında eğitim araç-gereçlerinin ve
öğrenci çalışmalarının örgütlenmesi: Bütün sınıf
ve grupların katılacağı ya da bireysel nitelikteki
çalışmaların ne zaman ve nasıl yapılacağının
belirlenmesi, sınıf içi ve dışı hareketlerin farkında
olma, öğrenme etkinliğinin gerçekleştiği ortamı iyi
tanıma ve etkili biçimde kullanmaktır.
Özel pedagojik yeterlilikler: Öğrencilerle empati
kurarak, onların sorgulama ve açıklama yetenekleri
geliştirilmelidir.
5. Öğretmenin kişisel özellikleri: Öğretmenin
kendisini etkili biçimde sunabilmesine ilişkin
niteliklerdir.

3. SINIF YÖNETİMİNDE ÖĞRETMENİN ROLÜ
Öğretmenin sınıf ortamındaki görevi; öğrencilerde hedefler doğrultusunda istendik davranış değişikliklerini meydana getirmektir. Sınıf yönetimi; öğretimin ve öğrenci davranışiarının yönetilmesini, öğrenme aktivitelerinin planlamasını, aktiviteler arası geçişi, sınıfın fiziksel düzeninin organizasyonunu, öğrenme materyallerinin hazırlanmasını, sınıf içi etkinliklerin ve hazırlıkların kontrol edilmesini, sınıf

prosedürü ve rutin işlerin yapılmasını, zamanın etkili kullanımını, sınıftaki çalışma koşullarının geliştirilmesini, öğretimi engelleyici unsuriarın ortadan kaldırılmasını öngören faaliyetlerden oluşur.
Öğretmenin eğitimsel/öğretimsel iiderliği; öğrencilerin başarılarını artırıcı, istendik davranışları göstermesine yönelik gerekli önlemleri alması anlamına gelmektedir.
Bir öğretim liderinin en önemli görevi, öğrenciler için bir öğrenme çevresinin oluşturulmasıdır. Öğretim çevresini oluşturma ve yapılandırma rolü, öğretim liderliğinin temelini oluşturmaktadır. Okulda öğretim lideri olarak öğretmenin;
a. Sınıfın akademik amaçlarının
gerçekleştirilebilmesi için gerekli kaynakları
sağlaması,
b. Öğrenci başarısını yükseltmeyi temel amaç
olarak belirlemesi,
c. Öğrenci merkezli öğretim yöntemleri ve
yaklaşımlarını savunması,
d. Öğretim uygulamalarının geliştirilip
yönlendirilmesi için öğretim ve program konuları
hakkında bilgi ve beceriye sahip olması,
e. Bireylerle, küçük ya da büyük gruplarla
iletişimde etkili olması,
f. Öğrenci başarısına yönelik sınıfta işbirlikçi bir
çalışma ortamı sağlaması ve takım çalışmasını
gerçekleştirmesi,
g. Sınıf toplumu duygusu ve bilincini öğrencilere
aşılaması,
h. Dış dünya ile bağlantıyı sağlayan lider olması, yeni araştırmaları ve fikirleri okula getirmesi ve öğrencileriyle paylaşması,
i. Okul içinde ve dışında, okulun bütün olarak fiziksel ve felsefi açıdan ne olduğunu personel, öğrenci ve velilerin gözünde görülebilir bir hayal (resim) olarak yaratabilmesi için vizyoner bakış açısına sahip olması gerekmektedir. Öğretmenler, öğrencilerin sınıfta karar alma sürecine katılımına izin vermeli ve yapılan hataları anlayışla karşılamalıdır. Sürekli gelişen bir sınıf kültürü yaratmak için, öğretmenler öğrencilere güvenmeli ve onların ilgi alanı içerisine giren konularda, sorumlu olmalarını sağlayacak karar verme yetkisini aktarmalıdır. Öğretmen sınıfta iyi bir takım lideri ve yetki aktarıcısı olmalıdır. Sınıf yönetiminin başarıyla

uygulanabilmesi için öğretmenlerin takımla karar alma süreci yaklaşımını kullanması gerekir.
4. SINIF YÖNETİMİNİN BOYUTLARI
Sınıf yönetimi etkinliklerini beş temel boyut altında toplamak mümkündür.
1. Fiziksel Düzen (Fiziksel Ortamın Yönetimi):
Sınıf ortamının fiziksel çevresine ilişkin faktörler görsel, işitsel, ısınma faktörleri, mekânsal ve kişisel alan faktörleri olmak üzere sınıflandırabilir (Öğrenci sayısı, ısı, ışık, renk, gürültü, temizlik, görünüm, estetik, oturma düzeni).

Sınıfta ışık düzeyinin çok düşük ya da yüksek olması öğretmenin ve öğrencinin işini güçleştirir, gözü yorar, dikkatsiziik ve sinirlilik yapar. Sınıfta oda sıcaklığı (20 derece civarlarında) olması gerekir. o Gürültü, çoğu öğretmenin duyarlı olduğu bir .52 konudur. Sınıf için liseye kadar sıcak renklerden ^ sarı, pembe, şeftali rengi, lise ve sonrasında mavi § ve mavi-yeşil tonları önerilmektedir. Sınıfta oturma ^r düzeninin küme ya da U şeklinde olması karşılıklı >- etkileşimi kolaylaştırır. Öğretmenin öğrenciyle etkileşime girmesini gerektiren çok özel bir durum yoksa öğretmenin, öğrencinin kişisel alanına girmemesi gerekir (Yakın kişisel alan 45-75 cm arasındadır).
Etkili sınıf yönetimi konusunda yapılan çalışmalar, iyi bir sınıf düzenlemesinin dört temel anahtarı
olduğunu vurgulamaktadır:
a. Trafiği yoğun alanlar rahatlatılmalıdır:
Öğretmen masası, öğrenci sıraları, kapı, kitaplık ya da öğretim materyallerinin bulunduğu yerler trafiği yoğun alanlardır. Bu alanlar olabildiğince birbirinden uzak planlanmalıdır.
b. Öğretmen bütün öğrencileri kolayca
görmelidir: Öğrenciler sıralarında çalışırken,
öğretmen sunu ya da gösterim yaparken bütün
öğrencilerini kolayca görebilmeli ve onlarla göz
teması kurabilmelidir. Böylece öğretmen, desteğe
gereksinim duyan öğrenciye kolayca ulaşabilecektir.
Öğretmenin öğrenciyi kolayca görebilmesi, etkili
sınıf yönetiminde büyük bir adımın atılması
demektir.

c. Sık kullanılan materyallere kolay ulaşılmalıdır:
Öğretmen ya da öğrencilerin sıkça kullandığı materyallere kolayca ulaşılması, planlanan etkinliğin zamanında başlayıp bitirilmesini sağlar.
d. Öğrenciler öğretimsel sunumları rahatlıkla
görebilmelidir: Öğrenciler sıra ya da sandalyelerini
çevirmeden, arkaya ya da yana dönmeden,
yerlerinde otururlarken öğretmenin sunumunu,
tahtayı, haritayı, tepegözü ya da kullanılan başka bir
aracı rahatlıkla görebilmeli ve izleyebilmeüdirler.
Araştırmalar küçük okullarda kişiler arası ilişkiler,
öğrenci-öğretmen etkileşiminin, program ve öğretim
uygulamaları daha iyi yürütülmektedir. Küçük
okullarda öğrenci başarısı ve öğretmen morali
yüksek düzeydedir. Disiplin problemi
yaşanmamaktadır. Küçük sınıflarda öğrenci başarısı
yükselmektedir.
2. Plan ve Program Etkinlikleri (Yıilık, Ünite,
Ders, Günlük Planları) (Öğretimin Yönetimi)
Hedefler esas alınarak yıllık, ünite, günlük ve ders planlarının yapılması, kaynakların belirlenip dağılımının sağlanması, iş ve işlem süreçlerinin belirlenmesi, eğitim araç-gereçlerinin sağlanması, yöntemin seçilmesi, öğrenci özelliklerinin belirlenmesi, gelişimlerin izlenmesi ve değerlendirilmesi, öğrenci katılımının düzenlenmesi etkinliklerini içerir.
3. Zaman Düzenine Yönelik Etkinlikler (Zaman
Yönetimi) (Akademik Takvim, Ders Süreleri vb.)
Etkili öğretim; öğrenmeye ayrılan zamanın çokluğuna ve etkili kullanımına bağlıdır. Sınıf içinde geçirilen zamanın, çeşitli etkinliklere dağılımı, zamanın ders dışı ve bozucu etkinliklerle harcanmaması, sıkıcılığın önlenmesi, öğrencinin zamanının çoğunu okulda-sınıfta geçirmesinin sağlanması, devamsıziığın önlenmesi bu boyut içinde değerlendirilmelidir.
4. İlişki Düzenlemeleri (İlişki Yönetimi)
(Öğretmen-Öğrenci İlişkisini Belirleyen
Kuralların Belirlenmesi ve Uygulanması):
Sınıf kurallarının belirlenip öğrencilere benimsetilmesi, sınıf yaşamının kolaylaştırılmasına yönelik öğrenci-öğrenci, öğrenci-öğretmen ilişki düzenlemeleri bu boyut içinde incelenir. Sınıf içi iletişimde, genel olarak, kaynak öğretmendir. Öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişkiler, iletişimde kaynak-alıcı arasındaki ilişkilerle benzerdir. Sınıf içi iletişimde kaynağın diğer bir deyişle öğretmenin

iletmeye çalıştığı mesajiar programda belirtilen ve öğrencilerin kazanması istenilen yeterliklerdir. Bu yeterlikler bilgi, beceri ve tutum düzeyinde olabilir. Öğrencilerin kazanması amaçlanan bu yeterlikler, iietilerin üretilişi, aktarılışı ve alınışındaki başarı oramnda geliştirilebilecektir. Öğretmen kaynak olarak mesajları öğrencilerin anlayabileceği biçimde harmanlar ve onlara iletmeye çalışır. Öğretmenin sınıf içi iletişimde oldukça dikkatli olması gerekmektedir. İletmeye çalıştığı mesajlar öğretmenin istediği biçimde algılanmayabilir. Bu durumda iletişim tam olarak gerçekleşmiş olmaz. Öğretmenin, sınıf içi iletişimi gerçekleştirebilmesi için, kaynak olarak öğrencisini diğer bir deyişle alıcıyı çok iyi tanıması gerekir.
İnsanın cümlelerine egemen olabilmesi için, konusuna egemen olması gerekir.
Lloyd GEORGE
Sınıf içi iletişimde öğrencilerin özelliklerinin ve ilgi duydukiarı konuların kaynak (öğretmen) tarafından bilinmesi aktarılacak bilgilerin (mesajların) daha kolay bir biçimde iletilmesini sağlayacaktır. Bu durum aynı zamanda kaynağın kanal seçimine de uygunluk sağlar. Sınıf içi iletişimde alıcı öğrenci olurken genel iletişim süreci düşünüldüğünde kaynak ile alıcı daimi olarak yer değiştirmektedir. Öğretmen çeşitli mesajları öğrencilere gönderirken bazı durumlarda öğrenciler de öğretmenlere mesajlar gönderirler. İletişim süreci dinamik olduğundan sınıf içi iletişimde ve genel olarak iletişimin olduğu hemen hemen her ortamda kaynak ile alıcı arasında iki yönlü bir ileti akışı görülür. Kaynak bazen alıcı, alıcı ise bazen kaynak durumunda bulunabilir. Dönüt, iletişim sürecinde tarafların kendilerini ve birbirlerini biçimlendirmede kullanabilecekleri bir araçtır.
Sınıf içerisinde dönüt verme yöntemleri:
Öğretmenin sözlü dönütü: Konuyu çok güzel
açıkladın. Konuya bir de şu boyuttan bakalım!
Öğretmenin yazılı dönütü: Değerlendirme şekli
(Not), küçük uyarıcı notlar vb.
Öğrencinin öğrenciye dönütü,
Öğrencinin kendisini değerlendirmesi,
Öğrenciden öğretmene dönüt.
İletişim sürecinde “dönüt”, alıcıdan kaynağa yönelen bir mesajdır. Dolayısı ile mesaj öğesi için belirtilen özelliklerin tümü “dönüt” için de geçerlidir.

5. Davramş Düzenlemeleri (Öğrenci Davranışlarınm Yönetimi):
Sınıf ortamının istenen davranışı sağlayabilir hale getirilmesi, olumlu sınıf ikliminin oluşturulması, sorunların ortaya çıkmadan önce tahmin edilmesi yoluyla, istenmeyen davranışların önlenmesi, sınıf kurallarına uyumun sağlanması bu boyutta yer alan hususlardır.
İstenmeyen davranışların önlenmesi için; istenen davranışları öne çıkararak tekrarlanmasını sağlamak, pekiştirmek, istenen davranışları ödüllendirmek, öğrencilerin zayıf ve güçlü yönlerini tanıyarak onları geliştirmek gerekmektedir. Bunun için öğrenciyi istenen davranışlara yöneltmenin bir yolu; öğretmenin örnek, anlayışlı ve destekleyici davranmasıdır. Öğretmen, istenmeyen davranışı değil, istenen davranışı gündemde tutmalı ve öğretmen de bunun modeli olmalıdır. Bir davranışı istenmeyen yapan dört önemli ölçüt vardır:
Çocuğun kendi öğrenmesiyle sınıftaki diğer
öğrencilerin öğrenmelerini kesen ve dersi bölen
davranış istenmeyen davranıştır (sınıfta gürültü
çıkarma),
Antisosyal nitelikte davranış (başkalarının
eşyalarını izinsiz alma),
Diğer öğrencilerin ve bireylerin güvenliğini
tehlikeye sokucu davranışlar ortaya koyma
(Okula kesici alet getirme)
Okul araç-gereçlerine ve diğer öğrencilerin özel
eşyalarına zarar verme (okulun duvarlarına yazı
yazma, camları kırma). Sınıfta problem yaratan
öğrenciler dört tür istenmeyen davranış sergiler:

Davranış bozukluğu: Hırçınlık, uyumsuzluk vb.
hareketlerdir. Bu gruptaki öğrenciler çoğunlukla
otoriteye uymaz. Zaman zaman saldırgan olabilirler.
Uyum sorunları: Yeni ya da farklı durumlara
ayak uydurmada güçlük çekmedir. Farklı gruplardan
ya da kötü koşullarda yaşayan ailelerin çocukları bu
gruplarda yer alabilir.
Olgun olmama: Bilişsel ve duyuşsal yeniliklere
uyum sağlayamama halidir. Bu gruptaki öğrencilerin
dikkatleri zayıftır ve okul çalışmalarına ilgileri azdır.
Duygusal bozukluklar: Etkilere olumlu ve kabul
edilebilir tepki verememe halidir. Bu gruptaki
öğrenciler kızgın ve sinirlidir. Hiç beklenmedik
durumlarda stresli, saldırgan olabilirler ya da
korkaklık gösterebilirler.

 

[wp_ad_camp_2]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.