Bergama Antik Kenti (Pergamon)

Pergamon, günümüzde İzmir iline bağlı Bergama ilçesinin merkezinin yerinde kurulu antik kentin adıdır. Pergamon, eski çağlarda Misya bölgesinin önemli merkezlerinden biriydi. MÖ 282-133 arasında da Pergamon Krallığı’nın başkentiydi. Pergamon adı, bir söylence kahramanı olan Pergamos’tan gelir. Pergamos’un, Teuthrania kralını öldürdükten sonra kenti ele geçirdiği ve kendi adını verdiği sanılır. Başka bir söylenceye göre de Teuthrania Kralı Grynos savaştaPergamos’tan yardım istemiş, zaferden sonra iki kent kurdurarak birine onun onuruna Pergamon, ötekine de Gryneion adını vermiştir.

Yazılı belgelerde Pergamon’dan ilk kez MÖ 4. yüzyılın başlarında söz edilir. Kent daha sonra Pergamon Krallığı’nın başkenti oldu. Bu dönemde saray, tapınak, tiyatro gibi yapılarla yapıldı, kent kule ve surlarla çevrildi. Pergamon, krallığın Roma’ya bağlanmasından sonra da Batı Anadolu’nun sayılı kentlerinden biri olarak kaldı.

Eski kentin kalıntılarını, 1870’lerde Batı Anadolu’da demiryolu döşenmesinde çalışan Alman mühendis Carl Humann buldu. Pergamon’da ilk araştırma ve kazı çalışmalarına da 1878’de başlandı. Kazılar ve onarım çalışmaları günümüzde de sürmektedi

 

İon, Helen, Roma, Bizans dönemlerinin en etkileyici anıtsal eserlerine sahip olan Bergama, Hellenistik dönemin kültür, bilim ve sanat merkezi olarak önem taşıyor.Devrinin sağlık ve şifa merkezi özelliğini taşıyordu. Müzik, tiyatro, spor, güneş, çamur gibi doğal tedavi yöntemlerinin ilk defa kullanıldığı, tıp ve eczacılık bilimlerinin simgesi olan yılanın bulunduğu, tarihteki ilk büyük hastane olan Asklepion’un kurulduğu bir şehirdi. Yine psikoterapinin ilk defa yapıldığı, ilk afyon tarzındaki ilaçların hazırlandığı bir sağlık şehriydi.

Akropol

Pergamon medeniyeti iki yerleşim merkezinden medana gelmektedir. Bu yerleşkelerden birincisi gymnasiumun ve stadiumun bulunduğu Akropol yerleşkesidir. Bunun yanı sıra, Zeus sunağı, yukarı agora, 10.000 kişilik Dünyanın en dik tiyatrosu, Dionysos tapınağı, Athena kutsal alanı, kral sarayları, Traian tapınağı bulunmaktadır.

M.Ö. 4.yy.’da inşaa edilen Athena tapınağı Bergama’nın bilinen en eski tapınağıdır ve şehir tanrıçası Athena’ya adanmıştır.

Asklepion

Antik dönemin en büyük kültürel miraslarından biri olan Asklepion MÖ. 4. Yüzyılda kurulmuş. En parlak dönemini olan MS 2 yüzyılda yaşamış bir şifa merkezi olan yer,Akropol’den 820 metre uzaklıkta yer alıyor. Asklepion yerleşim alanında bir hastane, bir kütüphane, bir amfi tiyatro bulunuyor.

Kızıl Avlu (Red Basilica)

Pergamon’un en büyük antik yapısı olan Kızıl Avlu, “Mısır Tanrıları Tapınağı” olarak da biliniyor. Mısır yeraltı tanrısı Serapis ve ona bağlantılı olan İsis ile Harporakes’e adanan yapı, daha sonra Havari Yuhanna’ya adanmış ve Vahiyin 7 kilisesinden biri olmuştur.

 

Zeus Sunağı

Pergamon Kralı II. Eumenes’in (MÖ.197-MS.159) Seleukos Kralı III. Antiochos’a ve Galatlara karşı kazandığı zaferin anısına Athena tapınağının güneyine ve 25 metre daha aşağıda bulunan alanın ortasına yaptırılmıştır.  Altarın girişi batı yönünde olup beş basamaklı krepidoma üzerinde iki kat halinde inşaa edilmiştir.
At nalı şeklinde bir plana sahip olan yapının alt katının içi masiftir. Bu bölümün dış yüzü Olimpos tanrılarının gigantlara karşı zaferini süsleyen kabartmalarla süslüdür. Kaideyi çevreleyen bu kabartmalar 120 metre uzunluğunda ve 2,30 metre yüksekliğindedir.

[AdsWithin]

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.