Kpss Tarih Milli Mücadele Hazırlık Dönemi Konu Anlatımı ve Ders Notları
- Mustafa Kemal, milli mücadele kararını Mondros’tan sonra Adana’da Yıldırım Orduları Grup Komutanı iken vermiş, bu konuda Ali Fuat Paşa ile görüşmüş, İstanbul’a geçerek kendisi gibi düşünenlerle görüşmüş ve nasıl bir mücadele izleneceği konusunda düşünce belirtmiştir.
- Samsun ve çevresinde karışıklık çıkararak Mondros’un 7. maddesini hayata geçirmeyi amaçlayan Rumlar birçok köyde katliam yapmaya başlamıştır. Bunun üzerine İstanbul Hükümeti bu karışıklığın giderilmesi amacıyla Mustafa Kemal’i olağanüstü yetkilerle donatarak 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun’a göndermiştir.
- 9. Ordu Müfettişi olarak atanan Mustafa Kemal’in görevleri; bölgede güvenliği sağlamak, halkın elindeki silah ve cephaneyi toplamak, silah dağıtılan ve halkı mücadeleye teşvik eden grupları engellemek.
- Mustafa Kemal Samsun’a çıktıktan sonra Ali Fuat Paşa ve Kazım Karabekir ile görüşerek ordunun ve milletin mücadeleye hazırlanması görüşlerini bildirmiştir.
- Mustafa Kemal, Samsun raporunda, bölgedeki sorunların Rum çeteleri tarafından çıkarıldığını, İngilizlerin ateşkes hükümlerine aykırı hareket ettiklerini bildirmiştir.
- 28-29 Mayıs 1919’da yayımlanan Havza Genelgesi’nin amacı, milli bilinci uyandırma isteği, kurutuluş mücadelesini halka mal etme düşüncesi, işgallere karşı halkın kaynaşması isteği.
- Havza Genelgesi Mustafa Kemal’in sahip olduğu olağanüstü yetkilerden faydalanılarak komutanlara, valilere, yerel yöneticilere, Anadolu’daki milli kuruluşlara gönderilmiştir.
- Havza Genelgesi’nin içeriğinde işgallere miting ve protestolarla tepki gösterilmesi, İstanbul Hükümetince büyük devletlerin temsilciliklerine uyarı telgraflarının gönderilmesi, şiddet yoluna başvurmadan halkın sesinin her fırsatta duyurulması, gösteriler sırasında azınlıklara saldırı ve düşmanlık yapılmaması gerekliliği yer almıştır.
- Havza Genelgesi’nin yayımlanmasından sonra 30 Mayıs 1919’da Havza’da Mustafa Kemal’in de katıldığı ilk miting düzenlenmiştir.
- İngilizler Havza Genelgesi’nden sonra İstanbul Hükümetine baskı yaparak Mustafa Kemal’in geri çağrılmasını sağlamışlardır. Fakat Mustafa Kemal sahip olduğu yetkileri olabildiğince uzun kullanabilmek için oyalama yoluna gitmiş işi haberleşmeye dökmüştür.
- 22 Haziran 1919’da yayımlanan Amasya Genelgesi’nin amaçları, milli bütünlüğü sağlama isteği, bilinçlenmeyi ve tepkileri sürekli kılma isteği, mücadeleyi bir programa göre yürütme isteği.
- Amasya genelgesinde imzası ve onayı olanlar, Mustafa Kemal, Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, Mersinli Cemal Paşa.
- Amasya Genelgesi’nin içeriği:
- Vatanın bütünlüğü ve milletin istiklali tehlikededir: Kurtuluş mücadelesinin gerekçesi bildirilmiş ve milli birliğin gerekliliği ortaya konulmuştur.
- İstanbul Hükümeti, galip devletlerin etkisinde olduğundan görevini yerine getirememektedir: Kurtuluş mücadelesinin gerekçelerinde biri daha belirtilmiştir.
- Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır: Kurtuluş mücadelesinin yöntemi belirtilmiştir. Rejimin değişebileceğinin sinyali verilmiş, ulus egemenliğine geçiş yolu açılmıştır.
- ü Milli haklarını dile getirebilmek için, her türlü etki ve denetimden uzak, milli bir heyet oluşturulmalı. Temsil Kurulunun kurulmasının temeli atılmış, milli mücadele kurumsallaştırılmak istenmiştir.
- Sivas’ta milli bir kongre toplanacaktır: Birlik ve beraberlik sağlanmak istenmiş, mücadelenin merkezi yapıya kavuşması hedeflenmiştir.
- Sivas Kongresi’ne katılmak üzere, bütün illerin her sancağından, halkın güvenini kazanmış üçer delegenin yola çıkarılması sağlanmıştır: Milli birliğin sağlanması amaçlanmış, kararların halkın istekleri doğrultusunda alınması amaçlanmıştır.
- Sivas Kongresi’ne katılacak temsilciler Müdafaa-i Hukuk ve Redd-i İlhak cemiyetleri ile belediyelerce seçilecektir: Halkın iradesi ön plana çıkarılmak istenmiştir.
- Doğu illeri adına Erzurum’da kongre toplanacaktır.
- Askeri ve milli örgütlemeler hiçbir şekilde dağıtılmayacak ve görev başkasına bırakılmayacak.
- Amasya Genelgesi, ulus iradesine dayalı yeni bir düzen öngörmüş, Kurtuluş Savaşı’nın gerekçe ve yönetimini belirtmiştir.
- 23 Temmuz-7 Ağustos 1919 Erzurum Kongresi’nin toplanış amacı; Doğu bölgelerinde bir Ermeni devletinin kurulmasını engelleme, Karadeniz’in kuzeyinde kurulması amaçlanan Pontus Rum Devleti’ne engel olma, doğu illerinin işgal tehlikesi altına girmesi, doğudaki kongrelerin birleştirilmesi.
- Erzurum Kongresi’ne Bitlis, Erzurum, Sivas, Trabzon ve Van (BESTVAN) illerinden gelen temsilciler katılmış, Elazığ, Diyarbakır ve Mardin delegeleri kongreye katılamamışlardır.
- Erzurum Kongresi’nde başkanı Mustafa Kemal olan 9 kişilik Temsilciler Kurulu (Heyet-i Temsiliye) oluşturulmuştur.
- Erzurum Kongresi Kararları:
- Ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez: İlk defa ulusal sınırlardan bahsedilmiştir. Misakı millinin temeli atılmıştır. Emperyalist politikalara ve azınlıkların devlet kurma hayallerine karşı çıkılmıştır.
- Her türlü işgale ulus birleşerek karşı koyacaktır: Doğudaki tüm cemiyetler tek çatı altında birleştirilmiştir.
- Vatanın bağımsızlığını İstanbul Hükümeti kurtaramazsa geçici bir hükümet kurulacak, bu hükümetin üyeleri Milli Kongre tarafından belirlenecektir. Milli kongre toplanamazsa seçimleri Temsilciler Kurulu yapacaktır: İlk kez yeni bir hükümetin gerekliliğinden bahsedilmiştir.
- Hristiyan ahaliye ve diğer azınlıklara siyasi hakimiyetimizi ve sosyal dengemizi bozucu özel haklar verilemez. Ancak bu vatandaşlar her türlü saldırıdan korunacaktır: İşgal ve ayrıcalıklara karşı çıkılmış, halkçı anlayışa ters düşmemeye çalışılmıştır.
- Manda ve himaye kabul edilemez: İlk kez manda ve himayeye karşı çıkılmış, tama bağımsızlık amaçlanmıştır.
- Kuvayı Milliye’yi etkin(amil), milli iradeyi hakim kılmak esastır: Ulusal egemenliğe dayalı bir yönetime vurgu yapılmış, milli birlikler öne çıkarılmıştır.
- Milli meclisin (Mebusan meclisi) derhal toplanması ve hükümet işlerinin meclis tarafından kontrol edilmesi için çalışılacaktır: Yönetimde halk iradesi ön plana çıkarılmış ve hükümetin meclis aracılığıyla denetlenmesi amaçlanmıştır.
- Bağımsızlığı olumsuz şekilde etkilememesi şartıyla herhangi bir devletin mali, teknik ve sanayi alanında yardımı kabul edilebilir: Dış politika esasları da belirlenmiştir.
- Şark Vilayetleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti her çeşit particilik oluşumlarından tamamen uzaktır: Milli birlik ve beraberliği zedeleyecek çalışmalara engel olunmuştur.
- Erzurum Kongresi kararları, tüm memlekete, İstanbul’daki işgal güçlerinin temsilcilerine, yabancı devlet temsilcilerine ve ABD başkanı Wilson’a gönderilmiştir.
- İstanbul Hükümeti Erzurum Kongresi kararlarına karşı çıkmış ve anayasaya aykırı bulmuştur.
- Erzurum Kongresi toplanış biçimi olarak bölgesel, kararları bakımında ulusaldır.
- Balıkesir Kongresi(27 Haziran-30 Temmuz 1919): Hacım Muhittin Bey. Kuvayı Milliye’nin Batı cephesinin oluşmasında büyük katkı sağlamıştır. Padişaha bağlılığını bildirmesi ulusal niteliği taşımasını engellemiştir. Yunanlılarla savaşmak için asker toplamıştır.
- Nazilli Kongresi(6 Ağustos 1919): Celal Bayar. Kuvayı Milliye’ye asker toplamış ve birlikler arası uyumu sağlamıştır.
- Alaşehir Kongresi(16-25 Ağustos 1919): Hacım Muhittin Bey. Yunanlılara karşı sonuna kadar mücadeleyi amaçlamıştır. Fakat Yunanlılara karşı diğer devletlerden yardım alınabileceği düşüncesi mandacılığı savunduğunu gösterir.
- Sivas Kongresi gerek İstanbul Hükümeti’nin engellemeleri gerekse Elazığ(Harput) valisi Ali Galip ve Ankara valisi Muhittin Paşa’nın engelleme çalışmalarına rağmen 4-11 Eylül 1919’da toplanmıştır.
- Sivas Kongresi’nin toplanma nedenleri; milli güçleri birleştirme isteği, yapılacak mücadelenin tek merkezden yönetilmesi isteği, milli mücadeleyi milli kongre eliyle yürütme düşüncesi.
- Sivas Kongresi’nde manda ve himayenin reddi, Mustafa Kemal’in kongre başkanı seçilmesi, padişaha bağlılık telgrafı teklifi konularında tartışmalar yaşanmıştır.
- Sivas Kongresi kararları:
- Erzurum Kongresi kararları aynen kabul edilmiştir.
- Tüm cemiyetler Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti altında birleştirildi: Milli güçler tek elde toplanarak, mücadele bölgesellikten ulusal hale gelmiştir.
- Temsil Heyeti’nin tüm yurdu temsil ettiği kararı alındı. Yetki alanı genişleyen heyetin başkanlığını Mustafa Kemal devam ettirmiş, üye sayısı 15’e çıkartılmıştır.
- Manda ve himaye kesin olarak reddedilmiştir: Manda ve himaye son kez ve kesin olarak reddedilmiş, milli bağımsızlıktan taviz verilmeyeceği belirtilmiştir.
- Her türlü işgal ve müdahaleye karşı koyulacaktır.
- Osmanlı Mebusan Meclisi’nin toplanması için çalışmalar yapılacaktır.
- Bağımsızlığın zedelenmemesi koşulu ile dış yardım alınabilecektir.
- ü Milletin sesini duyurmak ve milleti bilgilendirmek amacıyla İrade-i Milliye gazetesi çıkarılmıştır.
- Azınlıklara ve gayrimüslimlere siyasal bağımsızlığımızı zedeleyecek haklar verilmeyecektir.
- Sivas Kongresi ile yetkisi genişleyen Temsil Heyeti hükümet gibi davranarak Ali Fuat Paşa’yı Kuvayı Milliye’nin batı cephesi komutanlığına atamış ve ilk kez yürütme yetkisini kullanmıştır.
- Sivas Kongresi her yönden ulusaldır. Milli birlik ve beraberlik yolunda atılmış önemli bir adımdır. Tüme cemiyetler tek çatı altında toplanarak merkezi yönetim sağlamıştır. İhtilalci bir özellik taşımaktadır. İstanbul ile ilişkiler kesilmiş, Damat Ferit Paşa istifa etmiş Ali Rıza Paşa hükümeti kurulmuştur.
- Mustafa Kemal Erzurum ve Sivas kongrelerinde kongre başkanı olmuştur.
- Sivas Kongresi’nden sonra İstanbul’da hükümetin değişmesi milli mücadelecilerin Osmanlı yönetimine karşı aldıkları ilk siyasi zaferdir.
- General Harbourd raporunda, Ermenilerle ilgili ortaya atılan katledildikleri iddiası asılsızdır, Anadolu kaynakları yönüyle ABD’nin ihtiyaçlarını karşılayacak zenginlikte değildir, Anadolu’da mücadele verenler, yaptıkları iş konusunda kesin kararlıdırlar maddeleri yer almıştır. Bu rapor ABD’nin Anadolu ile ilgili politikasını değiştirmesinde ve manda konusunu reddetmesinde etkili olmuştur.
- Sivas Kongresi’nin toplanmasını engelleyemeyen Damat Ferit Paşa hükümetinin istifa etmesi ve yerine Kuvayı Milliye’ye sıcak bakan Ali Rıza Paşa hükümetinin gelmesi üzerine 20-22 Ekim 1919 tarihlerinde Amasya Görüşmeleri yapılmıştır. Görüşmeye İstanbul Hükümeti adına Salih Paşa, Temsil Heyeti adına Mustafa Kemal katılmış, üçü açık ve imzalı, ikisi gizli ve imzasız beş protokol yer almıştır.
- Amasya Görüşmesi protokolleri:
- 1. Protokol(Salih Paşa’nın istekleri): Ordunun siyasetle uğraşmaması. Hükümeti küçük düşürücü müdahalede bulunulmaması. Hükümet aleyhine yazı yazılmaması.
- 2. Protokol: Azınlıklara sosyal dengeyi ve siyasal egemenliği bozacak ayrıcalıklar verilmeyecek. Mondros’un imzalandığı sırada işgal edilmeyen toprakların korunması. Meclisin İstanbul’da toplanması.
- 3. Protokol: Temsil Heyeti seçimlere müdahale etmeyecek. Ermeni göçü sırasında suç işleyenlerin mebus seçimlerine katılması engellenecek. Siyasi partilerin ve Hristiyan toplulukların seçime katılması sağlanacak.
- 4. Protokol(Gizli): Bazı komutanlar görevden alınacak. Bazı subayların mahkemeye verilmesi emirleri düzeltilecek. Malta’ya sürülenler İstanbul’a getirilerek yargılanacak. Zararlı cemiyetlerin faaliyetlerine son verilecek. Milli kuvvetler maddi yönden desteklenecek. Milli mücadele taraftarı memurlar yerlerinden alınmayacak.
- 5. Protokol(Gizli): Barış konferansına gönderilecek delegelerin isimleri yer almıştır.
- Amasya Görüşmesi ile İstanbul Hükümeti Temsil Heyeti’ni resmen ve hukuken ilk kez tanımıştır. İstanbul Hükümeti otoritesini korumak için Amasya Görüşmesi kararlarından meclisin açılması ve seçimlerin yapılması kararları dışındakileri kabul etmemiştir.
- Meclisin İstanbul’da toplanmasını engelleyemeyen Mustafa Kemal 27 Aralık 1919’da Temsil Heyeti ile birlikte Ankara’ya gelmiş, milli mücadele ve muharebeler buradan yönetilmiştir.
- Mustafa Kemal yapılan meclis seçimlerinde Erzurum milletvekili seçilmiştir.
- Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Mustafa Kemal milletvekillerinden, kendisini meclis başkanı seçmesini, mecliste Müdafaa-i Hukuk Grubu’nu oluşturmalarını ve misak-ı milliyi kabul etmelerini istemiştir. Fakat bu isteklerinden sadece misak-ı millinin kabul edilmesi gerçekleşmiştir. Mustafa Kemal başkan seçilememiş ve Müdafaa-i Hukuk yerine Felah-ı Vatan(Vatanın Kurtuluşu) Grubu kurulmuştur. Milletvekillerinin söz verdikleri halde Mustafa Kemal’in isteklerini yerine getirmemelerinin nedeni saltanat makamının baskısıdır.
- Misak-ı Milli (28 Ocak 1920) kararları:
- Osmanlı Devleti’nin Mondros’u imzaladığı tarihte işgal altında olan Arap memleketlerinin durumu halkının vereceği karar göre belirlenecektir. Bu tarihte işgal edilmemiş(Kars, Ardahan, Batum, Musul, Hatay) ve Türk ve Müslüman çoğunluğun yerleşmiş olduğu kesimler bir bütündür ve bölünemez. Bu madde ile ilk kez Erzurum Kongresinde alınan vatanın bölünmez bütünlüğü meclis tarafından kabul edilmiştir.
- Halkın oyu ile ana vatana katılmış olan Kars, Ardahan ve Batum(Elviye-i Selase)’da gerekirse yeniden halk oylaması yapılacak.
- Batı Trakya’nın hukuki durumu da halkın vereceği oylarla belirlenecek.
- Azınlık hakları komşu devletlerin Müslümanlara verdiği haklar kadar olacak: Müslüman ahali korunarak uluslararası eşitlik ön planda tutulmuştur.
- İstanbul ve Marmara Denizi’nin güvenliği sağlanacak, boğazların ticarete açılması konusunda ilgili devletlerin vereceği kararlar esas alınacaktır.
- Kapitülasyonlar kaldırılacak payımıza düşen borçların ödenmesi bu esasa aykırı olmayacak.
- Misak-ı Milli ile Erzurum ve Sivas kongrelerinin kararları meclis tarafından onaylanmış, milli mücadelenin siyasi programı kabul edilmiştir. Mustafa Kemal Paşa’nın askerlik görevinden kendisinin ayrıldığı açıklanmış, madalya ve nişanları geri verilmiştir.
- Misak-ı Milli’nin kabul edilmesi sonucu itilaf devletleri hükümete baskı yapmaya başlamıştır. Harbiye Nazırı Cemal Paşa ile genelkurmay başkanı Cevat Paşa görevlerinden alınmıştır. Ali Rıza Paşa hükümeti istifa etmiş yerine Salih Paşa hükümeti kurulmuştur. 9 Mart’ta Türk Ocağı’nı basan itilaflar yüz elli civarı ayını tutuklamış ve Malta’ya sürmüştür. 16 Mart 1920’de İstanbul resmen itilaflarca işgal edilmiştir.
- 20 Mart’ta itilaflar meclisi basmış, milletvekillerini Malta’ya sürmüş ve bir genelge yayımlamıştır: İşgal geçicidir(Bu maddenin sebebi halkın tepkisini azaltmaktır.), amaç Osmanlı’ya kalacak bölgelerde padişahın etkinliğini arttırmak, Anadolu’da isyan çıktığı ve katliam yapıldığı takdirde İstanbul Türklerden tamamen alınacaktır.
- Milli mücadeleyi reddetmeyen Salih Paşa itilaflarca görevinden alınmış ve Damat Ferit Paşa yeniden sadrazamlığa getirilmiştir.
- İstanbul’un itilaflarca işgal edilmesi üzerine Temsilciler Kurulu, İstanbul ile olan tüm haberleşmeleri kesti. İstanbul’daki tutuklamalara karşı Anadolu’daki itilaf subayları tutuklandı. İtilafların asker ve malzeme sevkiyatına karşı Geyve-Ulukışla demir yolu tahrip edildi. Güvenliği bozan kişilere kanuni işlem yapılmıştır. Askeri ve sivil makamlar işbirliği yapmıştır. İstanbul’a gönderilen vergiler engellenmiştir.
- Milli mücadele taraftarı yayınlar ve kuruluşlar:
- İrade-i Milliye Gazetesi: Sivas Kongresi’ndeki kararla çıkarıldı(4 Eylül 1919). Sivas’ta kurulmuştur. Ulusal mücadelenin sözcülüğünü yapan ilk gazetedir. İlk yazarı Mustafa Kemal tarafından yazılmıştır.
- Hakimiyet-i Milliye Gazetesi: Milli mücadelede TBMM’nin yarı resmi yayın organı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adına yayımlanmıştır. Cumhuriyet’ten sonra ulus adını almıştır.
- Örgüt Gazetesi: İlk önce Afyon’da çıkarılmış, daha sonra Konya ve Ankara’ya taşınmıştır.
- Öğüt Gazetesi: Abdülgani Ahmet Bey tarafından çıkarılmış Yunan işgalini protesto eden yazılar yayımlanmıştır.
- Albayrak Gazetesi: Vilayet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin yayın organı olarak Erzurum’da çıkarıldı.
- Açıksöz Gazetesi: Kastamonu.
- Mimber Gazetesi: 21 Kasım 1918’de Mustafa Kemal ve Fethi Okyar tarafından çıkarıldı.
- Yeni Adana Gazetesi: Adana.
- İzmir’e Doğru Gazetesi: İzmir.
- İstikbal Gazetesi: Trabzon Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından çıkarıldı.
- Ahali Gazetesi: Samsun.
- Emel Gazetesi: Amasya.
- Tasvir-i Efkar Gazetesi: 1862’de yayına başlamış, Kurtuluş Savaşı ile ilgili haberleri yayımlamıştır.
- Vakit Gazetesi: İstanbul.
- İkdam Gazetesi: İstanbul.
- İleri Gazetesi: İstanbul.
- Hukuk-u Beşer Gazetesi: İzmir. Yunanlılara ilk kurşunu sıkan Hasan Tahsin başyazarıdır.
- Sebilürreşad Dergisi: Mehmet Akif başyazardır.
- Küçük Mecmua: Diyarbakır. Ziya Gökalp.
- Yeni Gün Gazetesi: 1918’de İstanbul’da çıkarılmış, 1920’de Ankara’ya taşınmıştır. Ankara’nın ilk günlük gazetesidir.
- Akşam Gazetesi: İstanbul.
- Tercüman Gazetesi: Ankara hükümetince resmi tebliğ ve cephe haberlerini yayımlamıştır.
- Anadolu Ajansı: Milli mücadeleyi halka ve dünyaya duyurmak için Mustafa Kemal’in onayı ile kurulmuştur.
- Milli mücadele karşıtı yayınlar: Peyamısabah, Alemdar, Güleryüz, Aydede, Ümit, Türkçe İstanbul, İrşad, Tan, Yeni Dünya, Şarkın Sesi, Zafer, Ferda ve Zincirbent gazeteleri. Bu gazetelerin merkezi İstanbul’dur.
- Misak-ı Milliye son şekli son Osmanlı mebusan meclisi vermiştir.
- Manda ve himayenin reddi ulusal bağımsızlık ve ulusal egemenlikle bağdaşır.
- Amasya görüşmesinde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin tanınması konusunda Temsilciler Kurulu ve Salih Paşa arasında fikir birliğine varılmıştır.
SONRAKİ SAYFAYA GEÇİNİZ
KAYNAK-2
- Mustafa Kemal, İstanbul’a geldikten sonra, sivil ve askeri yöneticilerle, padişah Vahdettin ile görüşmüş fakat istediği desteği alamamıştır.
- Mondros imzalandığında Mustafa Kemal’in görevi Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı’ydı.
- Milli mücadele Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışıyla fiilen başlamıştır.
- Mustafa Kemal doğum tarihi olarak milli mücadeleyi başlattığı 19 Mayıs 1919’u göstermiştir. Bu yüzden 1919-1938 arası Atatürk dönemi olarak adlandırılır.
- Samsun Raporu ile Mustafa Kemal ilk kez İstanbul Hükümeti ile görüş ayrılığına düşmüştür. Fakat İstanbul Hükümeti’nin herhangi bir yaptırımı olmamıştır.
- Ulusal mücadelede ilk kongre Kars İslam Şurası, son kongre ise Atatürk’ün de katıldığı(başkan değil) Pozantı Kongresi’dir.
- Havza Genelgesi sonucu en büyük miting İstanbul’da Sultan Ahmet Meydanı’nda yapılmıştır. Miting sonucu birçok aydın itilaflarca Malta’ya sürülmüştür.(Kara Çarşaf Mitingi)
- Amasya Genelgesi’ni Mustafa Kemal’in baskısıyla Rauf Orbay’da imzalamıştır. Amaç dönemin Osmanlı hükümetinde Bahriye Nazırı olan Rauf Orbay’ın imzasıyla genelgenin Osmanlı Hükümetince de desteklendiğini göstermek.
- Amasya Genelgesinin “Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır maddesi.” Sömürge altın yaşayan tüm uluslara örnek olmuş en önemli maddedir. Madde milliyetçilik, halkçılık ve cumhuriyetçilik ilkeleriyle bağdaşmaktadır.
- Amasya Genelgesi’nde milli egemenlik kavramından ilk kez bahsedilmiştir. İlk kez devlet kurma bilinci uyandı.
- Amasya Genelgesi ihtilal bildirisi niteliğindedir.
- Amasya Genelgesi’nde Mustafa Kemal İstanbul’a çektiği telgrafla “Artık İstanbul Anadolu’ya egemen değil, bağlı olmak zorundadır.” demiştir.
- Mustafa Kemal ilk defa Havza Genelgesi’nden sonra geri çağrıldı.
- Amasya Kongresi Mustafa Kemal’in resmi göreviyle yaptığı son kongredir.
- Erzurum Kongresi’nin toplanmasında Şark Vilayetleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Trabzon Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin etkisi olmuştur.
- Mustafa Kemal askerlik mesleğinden ve İstanbul’ Hükümeti’nin kendisine verdiği resmi görevden Erzurum’da istifa etmiştir. Dolayısıyla Erzurum Kongresi Mustafa Kemal’in sivil olarak katıldığı ilk kongredir.
- Erzurum Kongresi ile doğu illerindeki örgütlenmenin nedenleri; Erzurum’da bulunan 15. Kolordunun dağıtılmamış olması, Doğu Anadolu’nun henüz işgale uğramamış olması sebebiyle milli mücadelenin kolayca teşkilatlanabileceği düşüncesi ve Doğu Anadolu’nun büyük bir tehdit altında olması.
- Erzurum Kongresi’nde yaşanan sorunlar; Mustafa Kemal ile birlikte Rauf Orbay’ın da kongreye katılma sorunu. Bu sorun iki delegenin(Kazım ve Cevdet Beyler) istifası ve Mustafa Kemal ve Rauf Orbay’ın delege olmaları ile çözüldü. İkinci sorun ise başkanlık sorunuydu. Mustafa Kemal’in başkan seçilmesiyle bu sorun da çözüldü.
- Temsilciler Kurulu fikir olarak Amasya Genelgesi’nde ortaya atılmış Erzurum Kongresi’nde kurulmuştur.
- Erzurum Kongresi’nde dış politika ile ilgili karar alınmadı kongrenin meclis gibi hareket ettiğini gösterir.
- Erzurum Kongresi’nde ilk kez derneklerin birleştirilmesi çalışmaları başladı. Doğudaki tüm dernekler Doğu İlleri Müdafaa-i Hukuk Derneği adı altında birleştirildi.
- Nazilli Kongresi’ni düzenleyen Celal Bayar kongreye “Galip Hoca” takma adıyla katılmıştır.
- 1. Edirne(16 Ekim 1919) ve 2. Edirne(15 Ocak 1920) kongreleri Yunan ilerleyişine tepki için, Lüleburgaz Kongresi(31 Mart 1920) Trakya’yı korumak için toplanmıştır.
- Mustafa Kemal’e ilk ciddi muhalefet Sivas Kongresi’nde olmuştur.
- Erzurum ve Sivas kongrelerinde alınan kararlar Misak-ı Milli’nin temelini oluşturmuştur.
- Sivas Kongresi’ne engellemelerden dolayı Erzurum Kongresi’nden daha az delege katılmıştır.
- Amasya Genelgesi ile Erzurum ve Sivas kongreleri de ihtilalcidir.
- İrade-i Milliye Gazetesi Osmanlıca ve Fransızca çıkartıldı.
- Sivas Kongresi kararlarının izleri Misak-ı Milli’de, TBMM’nin açılışında, milli mücadelenin tüm evrelerinde, Mudanya Ateşkes Antlaşması’nda ve Lozan’da görülür.
- Amasya Görüşmesi sırasında Salih Paşa Bahriye Nazırı’dır.
- Amasya görüşmelerinde, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin hukuki bir kuruluş olarak İstanbul Hükümeti’nce tanınması, itilaflar ve Osmanlı arasındaki konferanslara Temsilciler Kurulu’nun uygun gördüğü kişiler katılması, Temsilciler Kurulu’nun onayı olmadan barış görüşmesi yapılmaması, meclisin İstanbul dışında toplanmasının gerektiği, mebusan meclisinin Misak-ı Milli’yi kabul etmesi halinde Osmanlı hükümetinin de kabul etmesi gerektiği kararları alınmıştır.
- İstanbul Hükümeti’nin meclisin İstanbul dışında toplanması kararına itirazının gerekçesi anayasaya aykırı olmasıdır. Nitekim Kanuni Esasi’ye göre başkent İstanbul’dur ve meclis başkentte toplanır.
- Amasya Görüşmelerinden sonra itilaflar Yunan ordusuna taarruz için hazır ol emri vermiştir.
- Hakimiyet-i Milliye gazetesi Temsil Heyeti’nin Ankara’ya gelmesinden sonra milli mücadele kararlarını halka duyurmak, ayaklanmalara karşı halkı bilinçlendirmek ve milli bütünlüğü sağlamak amacıyla yayımlanmıştır.
- Misak-ı Milli’de milli egemenlik ile ilgili karar alınmamıştır.
- Misak-ı Milli kararları; kapitülasyonlar, azınlıklar, boğazlar, sınırlar, Araplar, referandum konuları ile ilgilidir(K A B S A R).
- İstanbul’un itilaflarca resmen işgali üzerine; Mustafa Kemal ulusal mücadeleyi padişah adına yürüttüğünü söylemiştir. İstanbul’dan kaçan aydın, asker ve milletvekilleri daha sonra açılacak olan TBMM’ye katıldılar. Milli mücadeleye katılımlara artmıştır. İtilaflarca getirilen Damat Ferit Paşa bir beyanname ile Kuvayı Milliye aleyhine şeyhülislamdan fetva almış ve bu fetvaları Anadolu’ya dağıtmıştır. TBMM’nin kurulmasına zemin hazırlamıştır. Mustafa Kemal’in meclisin toplanma yeri konusundaki haklılığı ispatlanmıştır. Halka doğru bilgi aktarması amacıyla Anadolu Ajansı kurulmuştur. Halkı Kuvayı Milliye’den haberdar etmek için matbuat ve İstihbarat-ı Umumiye kurulmuştur. 7 Ekim 1920’de Ceride-i Resmiye(Resmi Gazete) çıkarılmıştır.
- Ceride-i Resmiye Gazetesi TBMM Hükümetinin yarı resmi gazetesidir. TBMM’nin yaptığı atamaları, genelgeleri ve yasakları yayınlıyordu. Cumhuriyet’in ilanından sonra Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazetesi adıyla çıkarıldı.
- 1925’te Telsiz ve Telgraf hakkında kanun çıkarıldı. 1927’de İstanbul ve Ankara radyoları yayına başladı.
- Meşveret ve Mizan gazeteleri İttihat ve Terakki’nin yayın organlarıdır.
- Milli mücadele dönemindeki partiler; Teceddüt Fırkası, Milli Ahrar Fırkası, Milli Türk Fırkası, Milli Kongre Fırkası, Vahdet-i Milliye Heyeti, Osmanlı Hürriyetperveran Avam Fırkası.
KAYNAK-3
- Mondros’a uymayacağını bildiren Mustafa Kemal Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı görevinden alınmış ve İstanbul’ a çağrılmıştır. Mustafa Kemal İstanbul’a gelince, Fethi Bey ile Minber Gazetesi’ni çıkarmış, diplomatik ve askeri çevrelerle görüşmüş, Tevfik Paşa kabinesine güvensizlik oyu verdirmeye çalışmış, İzzet Paşa Hükümeti’nde Bahriye Nazırlığı görevine talip olmuş, mecliste lobi oluşturmaya çalışmış, Osmanlı Hürriyet Perver Avam Fırkası’na üye olmuş, Padişah Vahdettin ile görüşmüştür.
- Amasya Genelgesi’ni imzalayanlar Mustafa Kemal, Rauf Orbay, Ali Fuat Paşa, Refet Bele; onaylayanlar ise Kazım Karabekir(Erzurum), Cemal Paşa(Konya). Bu imzalarla genelge kişisellikten çıkmış, milli mücadelenin çekirdek kadrosu ortaya çıkmıştır.
- Amasya Genelgesi milleti isyana davet eden ihtilalci bir belgedir.
- Milli Sınır, 30 Ekim 1918’de (Mondros) işgal edilmemiş olan yerlerdir.
- Erzurum Kongresi’nde silahlı mücadele resmileşmiştir.
- Erzurum Kongresi’nde Vilayet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin ismi Şarki Anadolu Müdafaa-i Hukuk olarak değiştirilmiştir.
- Erzurum Kongresi’nin en somut sonucu ve hükümet gibi hareket ettiğinin kanıtı Temsil Kurulu’nun oluşturulmasıdır.
- Milli mücadele döneminde Mustafa Kemal padişaha ılımlı fakat hükümete karşı sert bir tavır sergilemiştir.
- Sivas Kongresi Amasya Genelgesi’nin bir sonucudur. Mustafa Kemal tarafından toplanmıştır.
- Temsil Kurulu’nun atama yapması, vergi toplaması, asker alması hükümet gibi çalıştığının kanıtıdır. Başkanlığını baştan sona Mustafa Kemal yapmıştır.
- Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin yönetim kurulu Temsil Kurulu’dur.
- Yabancı unsurlara siyasal ve sosyal dengemizi bozacak imtiyazların verilmemesi kararı ilk olarak Erzurum Kongresi’nde alındı.
- Amasya Görüşmelerinin gizli kararları ordulara bildirilmiştir.
- Batı Anadolu’da son kongre Afyon’da toplanmıştır.
- Atatürk Erzurum, Sivas, Afyon ve 1. Pozantı kongrelerine katılmıştır.
- Erzurum ve Sivas kongrelerinde İstanbul Hükümeti’ne açıkça karşı çıkılmıştır.
- Mustafa Kemal’in son Osmanlı Mebusan Meclisi üyelerinden kendisini başkan seçmelerini istemesinin amacı, meclisin kapatılması durumundan Anadolu’da yeni bir meclis toplayabilme yetkisine sahip olmak, Anadolu ve İstanbul birliğini sağlamak, Mebuslar Meclisi’nin Kuvayı Milliye sayesinde daha rahat çalışabilmesini sağlamaktır.
- Misak-ı Milli bir parlamento kararıdır. Tam bağımsızlık temel ilkesidir. Vatanın yeni sınırları etnik yoğunluğa dayanılarak çizilmiştir. Milli mücadelenin son(kesin) programıdır. Padişah tarafından onaylanmamıştır.
- İtilafların İstanbul’u işgali üzerine, Ziraat Bankası, Düyun-u Umumiye ve Osmanlı Bankası’nın Anadolu’daki mal ve para varlığına el konulmuştur.
- Erzurum ve Batı Anadolu kongrelerinin düzenlenmesinde Mustafa Kemal’in doğrudan etkisi yoktur.
KARMA
- Havza Genelgesi Mustafa Kemal’in işgallere gösterdiği ilk resmi tepkidir.
- TBMM’nin açılması ile Temsil Kurulu’nun görevi sona erdi.
- Erzurum Kongresi’nde Mustafa Kemal Başkan, Rauf Bey başkan yardımcısı oldu.
- Balıkesir, Nazilli ve Alaşehir kongreleri Erzurum ve Sivas kongreleri arasında yapılmıştır.
- 5 Aralık 1920’de Ahmet İzzet Paşa başkanlığındaki Osmanlı Heyeti ile Mustafa Kemal ve arkadaşları arasında Bilecik Görüşmesi yapılmıştır. Amacı İstanbul hükümetinin kendini meşru otorite sayması, buna karşılık TBMM’nin de kendi gücünün üstünde bir güç tanımadığını belirtmesiyle başlayan anlaşmazlığı çözmektir. Mustafa Kemal İstanbul Hükümeti’ni tanımadığını belirtmiştir.
- Bilecik Görüşmesi TBMM açıldıktan sonra yapılmıştır. Yani Temsil Heyeti bu görüşmelerde yoktur.
- Kuvayı Seyyare, İzmir’in işgali sonrasında kurulmuş gönüllü birliklerden oluşan bir birliktir. Kuvayı Milliye’nin bir koludur. Çerkez Ethem tarafından örgütlenmiştir.
- İstanbul’un işgali ve mebusan meclisinin dağıtılması TBMM’nin açılmasına ortam hazırlamıştır.
İlk yorum yapan olun