Kpss Coğrafya – TÜRKİYENİN FİZİKİ COĞRAFYASI Konu Anlatımı
Yer Şekillerinin Oluşumu
İç Kuvvetler: Gücünü dünyanın merkezinden alır.
-Orojenez: Dağ oluşumu.
-Epirojenez: Kıta oluşumu. En uzun olanı.
-Volkan
-Deprem
Dış Kuvvetler
-Heyelan: En çok Karadeniz.
-Erozyon: En çok İç Anadolu.
-Rüzgar: En çok İç Anadolu.
-Dalgalar
-Yeraltı Suları
-Buzullar: Türkiye’de buzul çok fazla değildir.(Matematik konum.). Az da olsa vardır(Özel konum.)
-Gel-Git Olayları: Okyanuslarda görülür. Türkiye’de yok.
-Akarsular: En çok Karadeniz.
Jeolojik Zamanlar
1. Jeolojik Zaman(Palezoik):
– Masif kütleler oluşmuştur.
– Türkiye deki masif alanlar: Yıldız Dağları, Menteşe Dağları, Zonguldak çevresi, Mardin eşiği.
– Masif yerlerde deprem olasılığı azdır.
– Bu zamanda taşkömürü oluşmuştur. Taşkömürü çeşitleri; antrasit, taş, linyit, turbo. Kömür ne kadar eskiyse kalori değeri o kadar çoktur. Türkiye’de taşkömürü Batı Karadeniz’de çıkarılır(Zonguldak, Ereğli). Madenlerden %100’ü bir bölgeden çıkarılan maden taşkömürüdür. Batı Karadeniz’deki demir-çelik fabrikalarının burada kurulmasının amacı enerjiye olan yakınlıktır(hammadde değil). Taşkömürü ile çalışan tek santral Çatalağzı termik santralidir.
2. Jeolojik Zaman(Mezozoik): P
– Peneplen(Yontuk düzlükler) oluşması görülmüştür. Tortullar(çukurlarda kırıntıların birikmesi) oluşmuştur. Kıtalar parçalanıp ayrılmaya başlamıştır
3. Jeolojik Zaman(Tersiyer):
– Tersiyer de denir. Kıvrım dağları(antiklinal) ve kırıklı dağlar(horst) oluşmuştur.
-Türkiyedeki kıvrımlı dağlar; Kuzey Anadolu Dağları(Karadeniz) ve Toros Dağlarıdır. Bu dağlar Alp orojenezi ile olşmuştur. Oluşmalarında kuzey ve güneydeki tabakaların birbirine kuvvet uygulamaları etkili olmuştur.
-Linyit, petrol, tuz ve bor yatakları oluşmuştur.
– İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yoğun volkanik faaliyetler görülmüştür. Bu bölgelerde deprem riski fazladır. Ege Bölgesi Linyit kömür üretiminde ve buharda elektrik üretiminde Türkiye birincisidir.
– Türkiye önemli ölçüde peneplenleşmiştir. Zamanın sonunda doğru da Türkiye toptan yükselmeye başlamıştır.
4. Jeolojik Zaman(Kuaterner):
– Buzul dönemi yaşanmıştır.
– İnsan oluşmuştur.
– Türkiye yükselmeye devam etmiş peneplenler düzlük haline gelmeye başlamıştır.
– Çanakkale ve İstanbul Boğazları oluşmuştur.
– Egeid karası çömüş Ege Denizi oluşmuştur. Kıbrıs adası oluşmuştur.
– Akdeniz ve Karadeniz suları birleşmiştir. (Akarsu vadisini deniz suyunun işgal etmesiyle ria tipi kıyılar oluşur. En güzel örnekleri İstanbul ve Çanakkale Boğazlarıdır.)
Türkiyenin Yeryüzü şekillerinin genel özellikleri
– Genç oluşumlu olduğu için deprem riski yüksektir
– Ortalama yükselti fazladır(1132 metre)
– Yükselti genel olarak batıdan doğuya doğru artar(en alçak marmara, en yüksek doğu anadolu)
– Dağlar genel olarak doğu-batı doğrultusunda uzanır
– Sönmüş volkanik dağlar çoktur
– Düzlüklerde geniş yer kaplar
Orojenez(Dağ oluşumu)
– İki çeşittir. Kıvrımlı ve kırıklı yapılar.
Kıvrımlı dağlar: Orojenez sırasında tortullar esnekse yan basınçların etkisiyle tabakalar kıvrılır. Bu şekilde kıvrımlı dağlar oluşur. Yüksek yerlerine antiklinal, alçak bölgelerine de senklinal denir.
– Türkiye’de kıvrımlı dağlar Kuzey Anadolu(Karadeniz) Dağları, Doğu Anadolu Dağları ve Toroslardır. Bunlar 3. Jeolojik zamanda Alp orojenezi ile oluşmuşlardır.
– Toroslar Antalya bölümünde Batı Toroslar, Adana bölümünde Orta Toroslar, Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde Güneydoğu Toroslar olarak uzanır.
-Kuzey Anadolu dağları da Doğu, Orta ve Batı Karadeniz dağları olarak uzanır. Türkiye’de İç Anadolu Bölgesi en geniş senklinal alandır
Kırıklı dağlar: Orojenez sırasında tortullar sertse yan basınçların etkisiyle tabakalar kırılır. Bu şekilde kırıklı dağlar oluşur. Yüksek yerlerine horst, alçak yerlerine de graben denir.
Türkiye’de kırıklı dağlar
– Ege Bölgesinde: Madra, Yunt, Boz, Menteşe, Kaz, Aydın Dağları
– Akdeniz Bölgesinde: Nur(Amanos) dağlarıdır.
Grabenler
– Ege Bölgesinde Büyük Menderes, Küçük Menderes, Bakırçay, Gediz
– Akdeniz’deki Amik ovasıdır.
Volkanik faaliyetler
– daha çok 3 ve 4. Zamanlarda olmuştur.
Volkanik dağlar;
İç Anadolu: Erciyes, Hasan, Karadağ, Karacadağ , Melendiz.
Doğu Anadolu: Ağrı, Nemrut, Süphan, Tendürek. Güneydoğu Anadolu: Karacadağ.
Ege: Kula volkanları.
Marmara: Uludağ(Krateri olmayan tek volkanik dağdır. Volfram madeni buradan çıkarılır).
*Volkanik arazilerde toprak mineral bakımından zengindir. Genelde fay hatları boyunca uzanırlar.
Türkiyenin dağlık ve engebeli olmasının sonuçları
– İklim ve bitki örtüsü kısa mesafelerde değişikliğe uğrar ve çeşitlenir
– Bazı alanlarda makroklima iklimler oluşur(Iğdırda pamuk, Rizede turunçgil)
– Tarım alanları dar ve parçalıdır
– Akarsuların akış hızları ve aşındırma güçleri fazladır
– Akarsuların hidroelektrik potansiyelleri fazladır
– Akarsu erezyonu fazladır
– Dağlar Karadeniz ve Akdenizde kıyıya paralel uzanır, Buna bağlı olarak
– Deniz etkisi iç kesimlere fazla sokulmaz
– İç kesimlerde karasal iklimin yayılış alanı geniştir
– Kıyı ile iç kesimler arasında iklim, bitki örtüsü, tarım ürünleri vs değişikliğe uğrar
– Kıyıda girinti , çıkıntı,koy,körfez,doğal liman azdır
– Kıyıdan iç kesimlere ulaşım zordur, Ulaşım geçitlerle sağlanır
– Ege dağlarının denize dik uzanışına bağlı olarak
– Kıyıda girinti,çıkıntı,koy , körfez, doğal liman fazladır
– Kıyını gerçek uzunluğu ile kuş uçumu uzunluk arasındaki fark fazladır
– Denizel iklimin yayılış alanı geniştir
TÜRKİYENİN OVALARI
1-Kıyı Ovaları
– Nüfusun büyük bölümü bu ovalarda toplanmıştır
– Mineral bakımından zengin topraklardan oluşur
– Bu nedenle verimli tarım alanlarıdır
– Kıyı ovaları iç ovalara göre daha çok yağış aldığı için tarımsal verimlilik ve ürün çeşitliliği daha fazladır
– Graben alanlarında oluşan ovalarda sıcak su kaynaklarına rastlanır. Buralarda deprem riski daha fazladır
a. Delta Ovaları
Ege Bölgesi: Büyük Menderes, Küçük Menderes, Gediz, Bakırçay(Hem delta, hem graben, hem akarsu).
Akdeniz Bölgesi: Çukurova(Türkiye’nin en büyük ovası. Seyhan, Ceyhan akarsuları oluşturur.), Silifke(Göksu). (Amik ovası delta değil grabendir.)
Karadeniz Bölgesi: Çarşamba(Yeşilırmak), Bafra(Kızılırmak).
Delta oluşabilmesi için;
-Akarsu bol alüvyon getirmeli(erozyon).
-Kıyı derin olmamalı(sığ, şelf sahası ve kıta sahanlığı geniş olmalı).
-Dalga ve akıntılar güçlü olmamalı.
-Gel-Git olayı olmamalı.
*Marmara’da delta olmamasının sebebi akıntının güçlü olması, Karadeniz’de delta olmamasının nedeni de dalgaların güçlü olmasıdır.
*Delta ve falez kıyı derinliğinden, delta ve haliç ise gel-git olayı nedeniyle aynı yerde bulunamazlar
*Türkiye’nin üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen delta yönünden fakir olmasının nedeni kıta sahanlığının genelde dar olmasıdır.
*Deltalarda zemin sağlam değil bataklıktır. Pirinç tarımı ve mandacılık için elverişlidir(pirinç-mandacılık, şeker pancarı-besi hayvancılığı, dut ağacı-ipek böceği eşleştirmeleri yapılabilir.).
b. Kıyı Düzlüğü Ovaları
– Akarsuların denize ulaşamadan taşıdıkları alüvyonları deniz seviyesine yakın yerlerde biriktirmeleri sonucu oluşur.
Akdeniz kıyısında : Köyceğiz , Dalaman, Finike, Serik ovası , Antalya ovası (traverten ova)
2-İç Ovalar
a. Tektonik Ovalar
– Kırıklı yapı boyunca iç kuvvetlerin etkisiyle çökme sonucu oluşan ovalardır
Kuzey Anadolu Fay Hattı üzeindeki ovalar :
Ezine, Manyas, Ulubat, Biga, Gönen, Bursa, İnegöl,İznik,Yenişehir,Orhangazi,Gemlik,Bolu,Düzce,Ilgaz,Ladik ,Suluova , Taşova,Vezirköprü, Turhal, Kargı,Eleşkirt,Kaynaşlı,Zile,Erbaa,Suşehri,Niksar,Erzincan,Erzurum,Pasinler ve Ağrı
Batı Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan ovalar :
-Bakırçay vadisinde : Bergama,Soma,Kırkağaç
-Gediz Vadisinde : Manisa,Akhisar,Turgutlu,Salihli,Alaşehir
-K.Menderes Vadisinde : Torbalı,Tire,Ödemiş ve Bayındır
-B.Menderes Vadisinde : Söke,Koçarlı,Aydın,Yenipazar,Nazilli ve Sarayköy
Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan ovalar :
Amik,Malatya,Elazığ,Hınıs,Muş,Varto,Elbistan,Afşin,Karlıova,Kahramanmaraş,Bingöl ve Bulanık
Bunlar Dışında :
-Güneydoğu Anadolu Bölgesinde : Nizip,Suruç,Kargamış,Batman,Ceylanpınar,Altınbaşak,Viranşehir
-İç Anadoluda: Eskişlehir,Akşehir,Mürted,Ankara,Çubuk,Ereğli ve Konya ovaları
b. Karstik Ovalar
– Kalker(kireç taşı), jips(alçı taşı) ve kaya tuzu gibi su ile temas ettiği zaman kolay çözünebilen kayaçların bulunduğu alanlarda oluşan ovalardır.Bu ovalara polye denir.
Akdeniz Bölgesinde: Tefenni,Acıpayam,Kestel,Korkuteli,Elmalı
Ege Bölgesinde : Tavas,Çivril,Muğla ovaları
c. Volkanik Ovalar
– Yeryüzüne çıkan lavların tektonik çukurları doldurmasıyla oluşur. Erciyes lavlarını ayrılması ile olşan Kayseri ve Develi ovaları volkaniktir
TÜRKİYENİN PLATOLARI
– Akarsular tarafından derince yarılmış , çevresie göre yüksekte kalan geniş düzlüklere plato denir.
– En çok İç Anadolu Bölgesi’nde bulunur. Yükseltiden dolayı Doğu Anadolu’dakiler kahverengi, Marmara’dakiler yeşil gösterilir.
– Daha çok kuru tarım yapılır(baklagiller ve tahıl). Bunun nedeni derin vadideki suyun yüksekteki düzlüğe çıkarılmasının zor olmasıdır. Fakat bu sorun baraj yapılarak çözülebilir. Örneğin GAP ile Gaziantep ve Şanlıurfa Platolarının bulunduğu yerden geçen Fırat Nehri üzerine en büyük baraj olan Atatürk Barajı inşa edilmiştir.
Başlıca platolar:
İç Anadolu: Cihanbeyli, Bozok, Haymana, Obruk(Karstik), Uzunyayla. Buralarda küçükbaş hayvancılık yapılır.
Doğu Anadolu: Erzurum-Kars-Ardahan Platosu. Burada büyükbaş hayvancılık yapılır. Türkiye’nin en verimli toprağı olan çernozyomlar bu bölgededir. Volkanik yapıdadır.
Akdeniz: Taşeli, Teke(kıl keçisi). Karstik yapıdalardır.
Güneydoğu Anadolu: Gaziantep(volkanik), Şanlı Urfa(karstik), Adıyaman, Diyarbakır. Bu platolarda humus yeterli olmadığından verimli topraklar değillerdir.
Marmara: Çatalca-Kocaeli(En gelişmiş plato), Gelibolu, Biga. Aşınım platosudurlar.
Ege: Yazlıkaya.
TÜRKİYE’DE DIŞ KUVVETLER
1- AKARSULARIN AŞINDIRMA ŞEKİLLERİ
– Aşındırma için akarsu hızlı ve güçlü olmalı. Arazi eğimli olmalı.
a.Vadi: Akarsuların içinde aktığı sürekli inişi olan yatağa vadi denir. En yaygın aşındırma şeklidir. Tabanı ne kadar darsa o kadar genç ve arazinin eğimi o kadar fazladır.
– Çentik Vadi: Derine aşındırmanın fazla olduğu yerlerde oluşan vadi tipidir ,Türkiyede en yaygın vadi tipidir. Doğu Anadolu ve Doğu karadeniz’de görülür . Taşkın ihtimali azdır.
-Kanyon Vadi: Karstik arazilerde yamaçların farklı aşınımı sonucu basamaklı bir biçimde oluşan vadi tipidir. Daha çok Akdeniz Bölgesi’ndedir.
-Geniş Tabanlı Vadi: Akarsuların denize yaklaştığı yerlerde görülür. Daha çok kıyı Ege ve Marmara’dadır.
-Boğaz(Geçit) Vadi: Sıradağların enine yarıldığı vadi tipidir.Boyuna kıyılarda görülür. Akdeniz ve Karadeniz Bölgesi.
-Yatık Yamaçlı Vadi: Mendereslerde görülür. Ege Bölgesi.
b.Menderes: Akarsuların yatak eğimlerinin azaldığı yerlerde yana aşındırma yapmasıyla oluşan büklümlerdir. Menderesler eğimin azaldığı yerlerde oluştuğu için biriktirme de yaparlar .Hem aşındırma hem de biriktirme şekline girer. Örnk: Büyük menderes,Küçük menderes
Menderes yapan bir akarsuda:
– Yatak eğimi az
– Akış hızı az
– Enerji potansiyeli düşük
– Taşıma gücü az
c.Dev Kazanı: Dev kazanı için şelale, şelale için eğim gerekir. Daha çok Doğu Anadolu’da görülür. Yükseklik 50m’den büyükse çağlayan, küçükse çavlan olur. Türkiye’dekilerin hepsi çavlandır.
d.Kırgıbayır: Akarsuların dağın yüzeyini aşındırmasıyla oluşurlar. Oluşabilmesi için eğim, sağanak yağış ve cılız bitki örtüsü gerekir. En çok İç Anadolu’da görülür. Oluşum yönünden peri bacalarına benzer. Tek fark ise peri bacalarının volkanik dağ yamaçlarında oluşması.
e.Peribacası: Aşınmaya karşı dirençsiz kayaların(tüf) sel suları ile aşınması ve alt tabakadaki dirençli kayaların(bazalt) ortaya çıkması ile oluşan şekillerdir. Oluşabilmesi için eğim, sağanak yağış ve cılız bitki örtüsü gerekir. Daha çok İç Anadolu Bölgesinde görülür. İç Anadolu Bölgesi=Kapadokya. Nevşehir(patates), Niğde(Elma)’de görülür. Yöre olarak Ürgüp-Göreme. Avanos
f.Platolar : Akarsular tarafından derince yarılmış geniş düzlüklere denir.Derin vadi ve geniş düzlükten oluşurlar. Genelde sarı renkte gösterilirler.
En çok İç Anadolu Bölgesi’nde bulunur. Yükseltiden dolayı Doğu Anadolu’dakiler kahverengi, Marmara’dakiler yeşil gösterilir. Daha çok kuru tarım yapılır(baklagiller ve tahıl). Bunun nedeni derin vadideki suyun yüksekteki düzlüğe çıkarılmasının zor olmasıdır. Fakat bu sorun baraj yapılarak çözülebilir. Örneğin GAP ile Gaziantep ve Şanlıurfa Platolarının bulunduğu yerden geçen Fırat Nehri üzerine en büyük baraj olan Atatürk Barajı inşa edilmiştir. Başlıca platolar: İç Anadolu: Cihanbeyli, Bozok, Haymana, Obruk(Karstik), Uzunyayla. Buralarda küçükbaş hayvancılık yapılır. Doğu Anadolu: Erzurum-Kars-Ardahan Platosu. Burada büyükbaş hayvancılık yapılır. Türkiye’nin en verimli toprağı olan çernozyomlar bu bölgededir. Volkanik yapıdadır. Akdeniz: Taşeli, Teke(kıl keçisi). Karstik yapıdalardır. Güneydoğu Anadolu: Gaziantep(volkanik), Şanlı Urfa(karstik), Adıyaman, Diyarbakır. Bu platolarda humus yeterli olmadığından verimli topraklar değillerdir. Marmara: Çatalca-Kocaeli(En gelişmiş plato), Gelibolu, Biga. Aşınım platosudurlar. Ege: Yazlıkaya.
g.Peneplen(Yontuk Düz): Akarsu aşındırmasının son evresinde oluşan , neredeyse deniz seviyesine kadar aşındırılmış düzlüklerdir. Yaşlı arazilerde oluşan alçak düzlüklerdir. Türkiye’de yoktur. Fakat Marmara Bölgesi’nde peneplenleşmeye başlamış alanlar görülür(çatalca-kocaeli).
2- AKARSULARIN BİRİKTİRME ŞEKİLLERİ
a.Delta Ovaları
Akarsuların taşıdıkları alüvyonları denize döküldükleri yerlerde biriktirmesiyle oluşan ovalara denir.
Delta oluşumu için gerekenler:
– Kıyı derinliği az olmalı
– Akarsu bol alğvyon taşımalı
– Kıyıda gelgit olmamalı
– Kıyıda deniz akıntısı olmamalı
– Kıta sahanlığı(şelf alanı) geniş olmalı
* Karadenizde :Çarşamba,bafra Akdenizde: silifke,çukurova Egede: Menderes,Dikili,Selçuk,Balat delta ovalarıdır
* En büyük delta ovamız Çukurovadır
b.Birikinti Konisi ve Yelpazesi
Yamaçlardan inen sel sularının düzlüğe ulaştıkları yerde taşıdıkları maddeleri yelpaze şeklinde yayarak biriktirmeleriyle oluşur.
c.Dağ Eteği Ovası
Birikinti konilerinin etek kısmında yan yana eklenmesi ile oluşan yığınlara denir, Doğu Anadoluda yaygındır.
d.Dağ İçi Ovası
Yamaçlardan taşınan malzemelerin dağların içerisindeki düzlüklerde birikmesiyle dağ içi ovası oluşur
e.Taban Seviyesi Ovası
Akarsuların denize döküldüğü yerlerde taşıma güçlerinin, azalması nedeniyle geniş alüvyal düzlükler oluşur. Bu düzlükler kıyının hemen gerisinde yer alır. Bu tür ovalara taban seviyesi ovası denir. Örneğin: Adapazarı ovası,Kıyı ege ovaları
f.Irmak Adası
Akarsuyun eğiminin azaldığı yerlerde taşıdığı malzemeleri yatağının içinde biriktirmesiyle oluşan adacıklardır.
g.Taraça(Seki)
Alüvyon tabanlı vadilerde akarsuların canlandığı zaman yatağını kazması sonucu oluşan yüksekte kalmış eski vadi tabanlarına denir.Hem aşındırma hemde biriktirme şeklidir
2- BUZUL BİRİKTİRME ŞEKİLLERİ
-Buzullar Türkiyenin şekillenmesinde en az etkiye sahip olan dış kuvvetlerdir.
-Ülkemizde dağların yüksek kesimlerinde 4. Jeolojik zamandaki Buzul Çağından kalma buzul şekilleri görülmektedir(Erciyes,Süphan,Tendürek,Uludağ ve Toroslar)
-Ülkemizde başlıca görülen buzul şekilleri ise sirk gölü,buzulve moren setleridir
–Buzulların Aşındırma Şekilleri: Hörgüç Kaya, Sirk Gölleri, U Vadiler(Bu üçü az da olsa özel konumdan dolayı Türkiye’de bulunur), Fiyord(örtü buzulu gerektiği için Türkiye’de bulunmaz).
–Buzulların Biriktirme Şekilleri: Moren(Buzul topraklarıdır. Buzulların kopup düşerken aşındırdığı toprakları biriktirmesiyle oluşur. Parlak renklidirler. Az da olsa Türkiye’de bulunur).
4- RÜZGARLARIN OLUŞTURDUĞU ŞEKİLLERİ
-Rüzgarlar kurak ve bitki örtüsünden yoksun olan alanlarda etkili olan dış kuvvetlerdir. Ülkemizde en fazla iç Anadolu’da Konya – Karapınar çevresinde etkilidir
a.Aşınıdırma Şekilleri
Mantarkaya : Ürgüp-göreme çevresindeki tüflü arazide görülür
Şahittepe(Tanık tepe):
Yardang:
b.Biriktirme Şekilleri
Kumul Tepeleri:
Barkan:
-Rüzgarların taşıyıp biriktirdiği toprağa lös denir
4- KARSTİK ŞEKİLLER
– Kalker , kaya turzu, jips gibi suda eriyebilen kayaçların bulunduğu bölgelerde yer altı ve yer üstü sularının oluşturduğu aşındırma ve biriktirme şekillerine karstik şekiller denir.
– Ülkemizde Akdeniz bölgesinde(Taşeli,Teke,Göller Yöresi) yaygındır. Ayrıca İç Anadolu’da Konya – Çankırı ve Sivas çevresinde jipsli arazilere oldukça sık rastlanır
a.Karstik aşınım şekilleri
Lapya,dolin,uvala,polye,obruk,düden,voklüz,mağara ve kör vadi bu şekiller arasındadır
Lapya: Kireçtaşlarının yağış suları tarafından eritilmesi ve aşındırılması veya toprak altında biyolojik CO2’nin yoğun eritme gücü sonucu oluşan oluk şekilli çukurluklarla bunlar arasındaki genellikle keskin görünüşlü sırtçıklardan oluşan mikro karstik şekillerdir.
Dolin: karstlaşma sonucu oluşmuş (lapyaların birleşmesiyle), boyutları bölgenin karstik özelliklerine bağlı olarak değişen, kapalı veya yarı açık çukurluklar. Kalkerli arazilerde erime ve çökme sonucu oluşan tava şeklindeki çukurluklardır.
Uvala :Karstik bir sahada oluşan dolinler zamanla genişler ve derinleşirler. Bu durumda jeolojik olarak çok kısa bir zaman diliminde dolinler’i ayıran kısımlar ortadan kalkar ve dolin çukurları birbirleriyle birleşir. Bu yolla meydana gelen karstik oluşumlara uvala adı verilir.
Polye: çözünebilen kayaların çözünmesiyle meydana gelen ve yüksek dağlar arasında bulunan geniş düzlük veya ova.
Obruk :Yeraltı suyunun CO2 ile birleşimi sonucu karbonik asit oluşur. Oluşan karbonik asit(H2CO3) kireçtaşınca zengin olan toprak tabakalarını çözerek yeraltında büyük mağaralar oluşturur. Oluşan bu büyük yeraltı mağaraları üstündeki toprak tabakasını taşıyamayınca doğal göçük oluşur. Bu göçüğe obruk denir.
Mağara, yüzeyle bağlantısı olan ve gün ışığı ile bağlantısı kaybolacak derinliğe ve en az bir insanın sürünerek girebilmesine olanak verecek genişlik ve yüksekliğe sahip olan yeraltı boşluklarıdır.
Örneğin:
– Mersindeki cennet – cehennem obruğu
– Antalyadaki düden şelalesi
– Burdurdaki insuyu mağarası
– Antalyadaki karain ve demirtaş mağaraları
– Tokattaki ballıca mağarası
– Antalyadaki elmalı polyesi
b.Karstik birikim şekilleri
Sarkıt,dikit,sütun : Mağaraların tavanından damlayan suların tabanda ve tavanda çökmesiyle sarkıt ve dikit oluşur. Satkıt ve dikitin birleşmesiyle sütun oluşur
Traverten : Karstik bölgelerde kalkeri eriterek bünyesine almış yeraltı sularının yeryüzüne çıktıkları yerde bünyesindeki kalkeri bırakması ile oluşan basamak şeklindeki yeryüzü şeklidir.
Örneğin : Pamukkale travertenleri
5- DALGA OLUŞUM ŞEKİLLERİ
a.Dalga aşınım şekilleri
Falez : Dağların denize paralel uzandığı kıyılarda dalga aşındırmalarıyla oluşan dik kıyılara denir. Türkiyede Doğu ve Batı Karadeniz ile Antalya , Taşeki, Teke kıyılarında falezler yaygındır
b.Dalga birikim şekilleri
Kıyı Okları ve Kordonları : Kıyıların derinliğinin azaldığı yerlerde dalgaların taşıdığı malzemeleri biriktirmesiyle oluşurlar. Örnek: Egedeki Fethiye Ölüdeniz , Köyceğiz yakınlarındaki Dalyan
Lagün (Deniz Kulağı) : Kıyı oklarının bir koy veya körfezin önünü kapatmasıyla oluşan kıyı gerisindeki göllere deniz.Marmara bölgesindeki Büyük Çekmece, Küçük Çekmece ve Terkos(Durusu) lagün gölleridir
Tombolo : Kıyıya yakın adalar ile kıyı arasındaki boşluğun dalgaların taşıdığı malzeme ile dolması ve adanın karaya bağlanması sonucu oluşan şekle denir. Örneğin : Marmara denizindeki Kapıdağ yarımadası, Sinop İnceburun
TÜRKİYE’DE DOĞAL AFETLER
1- HEYELAN
Yüzeydeki toprak katmanıyla birlikte alttaki tabakaların da eğim doğrultusunda hareket etmesine heyelan denir.
Heyelanı etkileyen faktörler
– Yağışın fazla olması
– Eğimin fazla olması
– Tabakaların uzanışı
– Yer çekimi
– Kar erimeleri
– Killi yapının yaygın olması
– Madencilik ve yol yapım çalışması gibi faaliyetler
*Türkiyede heyelan en fazla karadeniz bölgesinde görülür. Nedeni bu bölgemizde yağışın, killi yapının ve eğimin fazla olmasıdır
Heyelan olayı sonucunda
– Büyük çapta toprak ve kaya kütleleri yer değiştirir
– Ulaşım yolları kapanır
– Yakındaki yerleşim merkezleri toprak altında kalır
– Akarsuların önünü kapatmasıyla heyelan set gölleri oluşur
– Verimli tarım arazileri verimsiz metaryelle örtülür ve tarımsal üretim ile verimlilik azalır
Not: Türkiyede heyelanların %65 i ilkbahar mevsiminde görülür. Bunun nedeni kar ve buz erimeleri ile toprağın suya doymasıdır
2- EROZYON
Arazinin yüzeyini örten toprağın akarsu,rüzgar ve sel suları gibi dış kuvvetlerin etkisiyle süpürülmesi ve taşınmasına erozyon denir. Kurak ve yarı kurak iklim bölgeleri ile bitki örtüsünün cılız olduğu eğimli arazilerde erozyon daha fazla görülür.
Erozyonu artıran faktörler
– Bitki örtüsünün fakir olması ve tahrip edilmesi
– Eğimin fazla olması
– Yağış rejiminin düzensiz olması
– Aşırı otlanma ve meraların tarlaya dönüştürülmesi
– Arazinin yanlış kullanılması;
* Toprağın nadasa bırakılması
* Tarlanın eğime paralel sürülmesi
* Arazinin yakılması
– Halkın bilinçsiz olması
Erozyon Sonucunda
– Tarım alanlarının verimi azalır
– Çölleşme hızlanır
– Barajların ömrü kısalır
– Delta alanları genişler
– Doğal denge bozulur
Erozyonu önlemek için
– Nadas uygulamasının yerine nöbetleşe ekim yapmak
– Ağaçlandırma çalışmaları yapmak
– Toprağı eğime dik sürmek
– Anız örtüsü yakmamak
– Eğimli arazilerde basamaklar oluşturmak
– Barajların kenarlarını ağaçlandırmak
– Ormanları korumak
– Meraların aşırı ve erken otlatılmasını önlemek
– Usulsüz tarla açmayı önlemek
– Halkı biliçlendirmek
Not: Türkiyede erezyon en fazla iç anadolu , doğu anadolu ve güneydoğu anadolu bölgelerinde etkilidir, Erozyon toprağın süpürülmesi ;heyelan ise toprağın kütlesel olarak kaymasıdır
3- DEPREM
Yerin derinliklerinde meydana gelen ani titreşim haraketlerine deprem denir.Türkiye oluşum bakımından genç bir ülke olduğu için deprem ülkesidir.
Türkiyede başlıca deprem bölgeleri : Kuzey Anadolu,Batı Anadolu ve Güney Anadolu fay hattı olarak üçe ayrılır
a.Kuzey Anadolu Fay Hattı : Saros Körfezi’nden başlar, Marmara Denizi ve Van Gölü’nün kuzeyini içine alır. Alp-Himalaya Kuşağı, Türkiyenin en uzun fay hattıdır.
b.Batı Anadolu Deprem Kuşağı : Afyon, Uşak ve Kütahya ile Kıyı Egedeki çöküntü alanları.
c.Doğu Anadolu Fay Hattı: İskenderun Körfezinden Van’ a kadar devam eder. Akdeniz deprem kuşağı.
Deprem tehlikesi düşük bölgeler:
– İç Anadolu Bölgesinde Karaman çevresi
– Akdeniz Bölgesinde Taşeli Platosu ve çevresi
– Güneydoğu Anadoluda Mardin- Midyat çevresi
– Marmara Bölgesindeki Ergene havzası
– Doğu Karadeniz kıyı kesimleri, Sinop çevresi ve Yıldız Dağları Bölümü
Depremin vereceği zararı en aza indirmek için
– Yerleşim yerlerini sert yapılı arazilere kurmak
– İnşaatlarda depreme dayanıklı malzeme kullanmak
– Arama kurtarma ekipleri oluşturmak
– İmar yasalarıyla kat sayısına sınır getirmek
– Fay hatları ve çevresini yerleşime açmamak
4- ÇIĞ
Eğimin ve kar yağışının fazla olduğu yerlerde görülen doğa olayıdır.
Türkiyenin en fazla Doğu Anadolu bölgesinde oluşur, Doğu Karadeniz Bölümündede görülür
5- SEL VE TAŞKINLAR
Sağana yağışın görüldüğü ve bitki örtüsünün fakir olduğu yerlerde sel ve su taşkınları fazladır.
Sel olayları en çok İç Anadolu Bölgesinde görülür.
Meriç,Ergene,Susurluk,Büyük Menderes,Küçük Menderes,Gediz ve Bakırçay gibi ırmaklar yağışların fazla olduğu dönemlerde su taşkınları meydana getirir
Sel taşkınlarının meydana gelmesinde etkil olan beşeri faktörler
– Dere yataklarının doldurma ve yerleşime açma
– Ormanların tahribi
– Çarpık kentleşme
– Hatalı su kullanımı
TÜRKİYENİN SU VARLIĞI
1- AKARSULAR
Akarsularımızın Genel Özellikleri
– Boyları kısadır
– Rejimleri düzensizdir
– Balıkçılık için önemli potansiyele sahiptir
– Akış hızları fazlarır,Aşındırma güçleri fazladır
– Enerji potansiyelleri fazladır (en fazla Doğu Anadoluda ,en az Marmara bölgesinde)
– Ulaşıma elverişli değildir
– Bol alüvyon taşır
– Denge profiline ulaşmamıştır
Başlıca Akarsularımız
-Bazı akarsular kaynağını başka ülkeden alıp ülkemize dökülür bunlar: Meriç ve Asi
-Bazı akarsular kaynağını ülkemizden alıp başka ülkelerden denize dökülür bunlar: Çoruh,Fırat,Dicle,Aras,Kura
Karadenize Dökülen Akarsular :
-Çoruh nehri : gürcistandan karadenize dökülür, rafting sporu yapılır
-Doğankent çayı
-Yeşilırmak: Çarşamba deltasını oluşturur , üzerinde Almus,Hasan uğurlu, Suat uğurlu barajları bulunur
-Kızılırmak: En uzun akarsu,Bafra deltasını oluşturur, üzerinde Hirfanlı,Kesikköprü,Altınkaya ve Derbent barajları bulunur
-Yenice ırmağı :
-Bartın çayı: üzerinde kısmen taşımacılık yapılır
-Sakarya nehri: üzerinde hasan polatkan ve gökçekaya barajları bulunur
Marmara Denizine Dökülen Akarsular : Susurluk nehri
Ege Denizine Dökülen Akarsular :
– Meriç nehri: Bulgaristandan doğup ege denizine dökülür, Türkiye yunanistan sınırını oluşturur
– Küçük Menderes : denize döküldüğü yerde delta oluşturduğu için tarihi efes liman kenti 10 km içerde kalır
– Büyük Menderes :Bafa alüvyal set gölünü oluşturur
Akdenize Dökülen Akarsular :
– Dalaman çayı: karstik kaynaklardan beslendiği için fazla su kaybetmez
– Aksu çayı : Kanyon vadi oluşturur
– Köprü çayı :
– Manavgat çayı : Manavgat şelalesini oluşturur, karstik kaynaklardan beslendiği için her mevsim bol su taşır, üzerinde oymapınar barajı var
– Göksu: silifke deltasını oluşturur ,
– Seyhan: çukurova deltasını oluşturur, üzerinde seyhan barajı vardır
– Ceyhan: çukurova deltasını oluşturur , üzerinde Menzelet,Aslantaş ve berke barajları vardır
– Asi nehri : Kaynağını lübnan dağlarından alır amik ovası üzerinden akdenize dökülür
Basra Körfezine Dökülen Akarsular :
– Fırat nehri: yurt dışı ile birlikte en uzun akarsu, Keban,Karakaya,Atatürk barajları bulunur
– Dicle nehri : üzerinde devegeçidi,ılısu,silvan ve kralkızı barajları vardır
Hazar Gölü’ne Dökülen Akarsular(kapalı havza) :
– Aras nehri : kapalı havzadır
– Kura nehri : kapalı havzadır
Başlıca Akarsu Havzalarımız
– Havza : Akarsuyun kolları ile birlikte suyunu topladığı bölgeye denir.
– Ülkemizde akarsuların çoğu denizlere uzanır ve açık havza durumundadır
– Bazı akarsularımız ise denize dökülmez kapalı havza durumundadır.
Başlıca Kapalı Havzalar
a.İç Anadolu Kapalı Havzası
– Tuz gölü kapalı havzası,Akşehir – Eber Kapalı havzası, Afyon-Akarçay ve Konya kapalı havzası bulunur
b.Göller Yöresi Kapalı Havzası
– yörenin kalkerli araziye sahip olması büyük etmendir
– Yöredeki bazı göller yer altı gideğenleri ile sularını denize ulaştırır.(örnk:Eğirdir,Kovada gölleri)
– Yörede burdur ,Acıgöl,Salda,Yarışlı ve Kestel gölleri ile Acıpayam ve Tefenni ovaları kapalı havzalardır
c.Van Gölü Kapalı Havzası
– Nemrut volkanından çıkan lavlar bir akarsu vadisinin önünü kapattığı için Van Gölü oluşmuştur
– Gölün çevresi, sodyum bakımından zengin volkanik arazi ile çevrili olduğundan göl suyu sodalıdır
c.Hazar Gölü Kapalı Havzası
– Erzurum – Kars Bölümünden kaynağını alan Aras ve Kura nehirleri Hazar Gölüne dökülerek kapalı havza oluşturur
Akarsularımızın Rejimleri
– Akarsuyun billi bir kesitinden geçen su miktarına akım(debi)
– Akımın yıl boyunca gösterdiği değişmelere akarsu rejimi denir
– Ülkemizdeki akarsular genellikle düzensiz rejime sahiptir
– Kar erimelerinin etkisiyle ülkemizdeki akarsuların büyük bölümünde ilkbahar mevsiminde akım artışı olur
a.Yağmur sularıyla beslenen akarsular
b.Kar sularıyla beslenen akarsular : En fazla Doğu Karadeniz,Batı Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinde görülür
c.Kaynak sularıyla beslenen akarsular : En çok akdeniz bölgesinde görülür: Manavgat,Dalaman,Göksu ve Aksu nehirleri ile Köprüçay ile Alara çayı
d.Göl sularıyla beslenen akarsular : Bu tip akarsular çanaklarında yükselen suyu boşaltır, Göller yöresinde Beyşehir gölünden kaynağını alan Çarşamba suyu ile Eğirdir gölünden çıkan kovada çayı buna örnektir
e.Karma Rejimli Akarsular : Ülkemizde kısa mesafede iklim özellikleri değiştiği için bazı akarsuların değişik kolları değişik şekillerde beslene bilmektedir ,genellikle büyük akarsulardır örnk: Fırat ve Kızılırmak nehirleri
f.Sel Rejimli Akarsular: İlk baharda su taşıyıp sonra kuruyan akarsulardır, en fazla İç Anadoluda görülür
2- GÖLLER
a.Tektonik Göller: Tektonik hareketlerle çanaklaşan alanlarda suların birikmesiyle oluşan göllerdir.
-Marmara Bölgesi : Kuş,Ulubat,İznik,Sapanca
-Göller Yöresi : Beyşehir(türkiyenin en büyük doğal tatlı su gölü),Eğirdir,Acıgöl ve Burdur
-İç Anadolu Bölgesi :Tuz,Akşehir,Eber ve Seyfe
-Doğu Anadolu Bölgesi : Hazar Gölü,Van Gölü(karma oluşumlu)
b.Volkanik Göller: Volkanik çukurlarda(krater, maar, kaldera) oluşan göllerdir. İç kuvvetler etkilidir.
– Meke Tuzlası : Konya karapınar’dadır. Dünya’nın nazar boncuğu olarak kabul edilir. Maar çukurudur
– Nemrut Gölü : Kaldera
– Gölcük Gölü :Krater => M-N-G
c.Set Gölleri
– Volkanik Set Gölleri:
– Balık, Haçlı, Çıldır, Erçek, Van, Nazik => (B-A-H-Ç-E-V-A-N) Tümü Doğu Anadolu’dadır. Volkanik göllerle ortak özelliği sularının sodalı olmasıdır.
– Van gölü Türkiyenin en büyük gölüdür ve Nemrut Volkanından çıkan lavların etkisiyle oluşmuştur.
– Van gölünün oluşumunda önce tektonik hareketler sonra volkandan çıkan lavların oluşturduğu setler etkili olmuştur,
– Van gölünün suları sodalıdır, kapalı havza olduğu için tuzludur
– Van gölü üzerinde feribot seferleri Tatvan-Van arasında yapılmaktadır, inci kefali avlanır
-Kıyı Set Gölleri(Lagün, Deniz Kulağı):
– Dalgaların biriktirdiği kumların bir koy veya körfezin önünü kapatmasıyla oluşan göllerdir.
– Büyük Çekmece, Küçük Çekmece, Terkoz(Durusu). Tümü Marmara’dadır.
-Heyelan Set Gölleri:
– Bir akarsu vadisinin heyelan sonucunda kapanmasıyla oluşur
– Doğu Karadeniz : Tortum ,Sera – Batı Karadeniz: Abant ,Yedigöller,Sülük – Orta Karadeniz: Zinav
-Alüvyal Set Gölleri:
– Alüvyal ovalarda akarsuların vadi kenarlarında alüvyonları biriktirmesi ile oluşur
– Ege Bölgesinde : Bafa(Çamiçi) , Marmara gölü
– İç Anadolu Bölgesinde : Mogan,Eymir
– Karadeniz Bölgesinde : Uzungöl
– Akdeniz Bölgesinde : Köyceğiz
d.Buzul(Sirk) Gölleri: En çok Doğu Anadolu’da görülür. Ege ve Güneydoğu Anadolu’da yoktur. Kaçkar Dağları, Ağrı, Süphan, Nemrut, Tendürek, Cilo(Kıvrım dağlarının en yükseğidir), Erciyes, Aladağlar, Uludağ.
e.Karstik Göller(Polye): Kirecin ermesiyle oluşan göllerdir. Kimyasal çözünme olduğu için suları berraktır.
– Göller Yöresinde : Salda,Suğla
– Batı Toroslarda : Elmalı, Kestel, Avlan, Kızılören.
f.Baraj Gölleri: Akarsular üzerinde çeşitli amaçlar için setlerin çekilmesi ile oluşan göllerdir,Kuruluş amaçları
– İçme ve Kullanma suyu sağlamak
– Elektrik enerjisi üretmek
– Tarım alanlarını sulamak
– Su taşkınlarını önlemek ve suyu kontrol altına almak
Barajlar :
İç Anadolu
-Kızılırmak : Hirfanlı,Kesikköprü
-Sakarya : Sarıyar(Hasan Polatkan),Gökçekaya
Ege
-B.Menderes: Kemer,Adıgüzel
-Gediz : Demirköprü
Akdeniz
-Aksu : Kovada 1-2
-Ceyhan : Kartalkaya,Aslantaş
-Seyhan : Seyhan
-Manavgat : Oymapınar
Karadeniz
-Yeşilırmak : Hasan Uğurlu, Almus,Kılıçkaya
-Kızılırmak : Altınkaya
-Çoruh: Deriner
Doğu Anadolu
-Fırat : Keban,Atatürk(Türkiyenin en büyük barajı),Karakaya
-Karasu : Tercan
Güney Doğu Anadolu:
-Dicle : Devegeçidi
3- YER ALTI KAYNAKLARI
a.Fay Kaynağı
– Yer altı sularının fay hattı boyunca, yeryüzüne çıktığı kaynaklardır
– Suları sıcaktır
– Mağmadan beslendikleri için akımları yıl içinde fazla değişmez
– Ege ve Güney Marmarada görülür(denizli ve aydında jeotermal enerjiden elektrik enerjisi üretilir)
-Ülkemizde En Önemli Kaplıcalar
Güney Marmara: Bursa,Yalova,Susurluk,İnegöl;Gönen
Batı Anadolu : Çanakkale,Edremit,Havran,Burhaniye,Balçova,Dikili,Bergama,Kurşunlu,Pamukkale,Karahayıt,Sandıklı,Afton,Kütahya
Akdeniz : Erzin,Mersin,Tarsus,Mut
İç Anadolu: Ayaş,Kızılcahamam,Haymana,Kozaklı
Doğu Anadolu: Erzurum ,Malatya,Siirt,Bingöl
Güneydoğu Anadolu: Diyarbakır ve çevresi
b.Karstik Kaynak
– Kalker,Jips,kaya tuzu gibi eriyebilen kayaçların yaygın olduğu karstik arazilerle oluşan kaynaklardır
– Suları bol kireçlidir
– Yer altında su birikimi fazladır
– En fazla Akdeniz Bölgesinde görülür
c.Artezyen Kaynaklar
– İki geçirimsiz tabaka arasında biriken yer altı suyunun üstteki geçirimsiz tabakada sondaja açılan delikten basınçla yüzeye çıkmasıdır
– suları soğuktur
– İç anadolu ve trakyada yaygındır
KIYI TİPLERİ
Türkiye’de bulunan kıyı tipleri enine kıyılar, boyuna kıyılar, dalmaçya tipi kıyılar, rialı kıyılar ve limanlı kıyılardır; bulunmayanlar haliç-watt tipi kıyılar, Fiyord-Skyer tipi kıyılar, mercanlı kıyılar.
Fiyord: Buzul vadilerinin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. En çok İskandinav Yarımadasının Atlas Okyanusu kıyılarında görülür. Türkiye’de bu kıyı tipinden görülmez. Matematik konum etkilidir.
Skyer: Buzulların aşındırdığı tepeciklerle buzulların biriktirdiği moren yığınlarının oluşturduğu kıyıların sular altında kalmasıyla oluşan yüzlerce tepecik. Baltık Denizinin kuzeydoğusunda görülür. Türkiye’de görülmez. Matematik konum etkilidir.
Ria tipi: Platoları yaran derin akarsu vadilerinin deniz suyu ile dolmasıyla oluşan kıyı tipidir. Dünyada Güneybatı İrlanda ve Kuzeybatı İspanya’da bulunur. Ülkemizde de Güneybatı Ege(Muğla) kıyıları, İstanbul ve Çanakkale Boğazları ile Haliç ria tipi kıyılardır.
Liman tipi: Alçak kıyılardaki geniş vadilerin sular altında kalmasıyla oluşan kıyı tipleridir. Dalgalar tarafından oluşturulurlar. Ülkemizde Büyük Çekmece ve Küçük Çekmece kıyıları buna örnektir.
Mercan tipi: Mercan canlısı tarafından oluşturulan kıyılardır. Bu canlı daha çok sıcak iklimlerde yaşadığı için Türkiye’de görülmez. Çünkü Türkiye ılıman iklimdedir.
Dalmaçya: Deniz sularının kıyıya paralel uzanan dağlar arasındaki çukurluklara dolmasıyla oluşan kıyılardır. Ülkemizde Kaş(Antalya) çevresinde bulunur. Meyis Adası.
Haliç(estuar)-Watt: Gel-git olayı sonucunda akarsu ağızlarının aşındırılmasıyla oluşan ve huniye benzeyen kıyılardır. Gel olayı ile yani okyanusun kabarması ile Haliç tipi kıyı oluşur. Git olayı ile akarsu ağızlarında çamurdan oluşan bir kıyı görülür. Bu kıyı tipine de Watt tipi kıyı denir. Ayrıca git olayında deltalar da oluşur. Dünyanın en büyük halici Hamburg Halicidir. Ülkemizde gel-git olmadığından bu kıyı tipinden görülmez. Özel konumla ilgilidir.
Boyuna: Dağların denize paralel uzandığı yerlerde görülen kıyılardır. Kıyı derin, dalgalar güçlü ve faleze çoktur. Denizel iklim kıyıda kaldığı için iç kesimle kıyı arasında iklim, bitki, toprak farkı belirgindir. Bu farkın en belirgin görüldüğü yer Doğu Karadeniz Bölümü’dür. Yamaç yağışları görülür. Karadeniz ve Akdeniz Bölgelerinde görülür.
Enine Dağların denize dik uzandığı yerlerde görülür. Kıyı uzunluğu fazla olduğu için turizm gelişmiştir. En uzun kıyı Ege Bölgesindedir. En uzun kıyısı olan il Muğla’dır. Gerçek uzaklık ile kuş uçuşu uzaklık arasındaki fark fazladır. Turizmde Marmara birinci, Ege ikinci, Antalya üçüncüydü. Girinti(liman) fazla olduğu için ticaret gelişmiştir. İzmir Limanı en büyük ihracat limanıdır. Kıyılar sığ olduğu için delta çoktur. En çok delta Ege’dedir. Dolayısıyla tarım da gelişmiştir. Denizel iklim iç kesimlere kadar sokulabildiği için iç kesimlerle kıyı kesimler arasındaki iklim farkı azdır. Buna benzer bir durum Orta Karadeniz Bölümü’nde de vardır. Karayolu ve demiryolu yapımı kolaydır. İlk yapılan demiryolu Aydın-İzmir arasıdır. Akarsu yatakları derin olmadığı için taşkın olayları sık görülür. Ege, Marmara ve İç Anadolu Bölgesinde taşkın yoğundur. Akarsular ovalarda aktığı için menderesler çizer. En çok menderes Ege’dedir. En çok körfez ve liman Ege’dedir, daha sonra Marmara gelir. Ege kıyıları bu tiptendir.
Not: Türkiyede skayer ve fyord enlem etkisinden dolayı, watt ve haliç ise özel konumundan dolayı görülmez
İlk yorum yapan olun